Anababa tutumları ile gençlerdeki duygusal ve davranışsal bozukluklar arasındaki ilişki
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
BOLUM V ÖZET VE ÖNERİLER Bu bölümde, öncelikle araştırmanın bulgularının özetine yer verilerek, daha sonra bu araştırmaya ve ileride yapılacak araştırmalara ilişkin öneriler üzerinde durulacaktır. Özet Bu çalışmada, algılanan anababa tutumlarıyla ergenlerin duygusal ve davranışsal bozuklukları arasındaki ilişkiler yaş, cinsiyet ve sosyoekonomik düzey değişkenleriyle bağlantılı olarak incelenmiştir. Veriler, 400 lise öğrencisinden (200 kız, 200 erkek) ve onların öğretmenlerinden elde edilmiştir. Araştırmada, Eldeleklioğlu ve Kuzgun (Eldeleklioğlu, 1996) tarafından yeniden geliştirilen `Anababa Tutum ölçeği` ile Kaner ve Çiçekçi (2000) tarafından Türkçe çevirisi ve uyarlaması yapılan Quay ve Peterson'un (1996) `Gözden Geçirilmiş-Davranış Problemleri Kontrol Listesi - GG-PDKL` (RBPC-Revised Behavior Problems Checklist) kullanılmıştır. Anababa Tutum Ölçeği, Demokratik, Koruyucu-İstekçi ve Otoriter alt ölçeklerinden oluşmaktadır. Gözden Geçirilmiş-Davranış Problemleri128 Kontrol Listesi ise Davranım Bozukluğu-Hiperaktivite ve İmpulsivite, Depresyon-Dikkat Eksikliği ve Toplumsallaşmış Saldırganlık olmak üzere üç alt ölçekten oluşmaktadır. Anababa Tutum Ölçeği lise öğrencilerine, Gözden Geçirilmiş-Davranış Problemleri Kontrol Listesi bu öğrencilerin sınıf öğretmenlerine uygulanmıştır. 1. Araştırmanın ilk bulgusu, erkek ergenlerin annelerini daha otoriter algılamalarının dışında, hiçbir anne ve baba tutumunda cinsiyet farkının olmamasıdır. 2. 16-17 yaşındaki ergenlerin anneleri, 14-15 yaşındakilerden daha demokratik olarak algılanmaktadırlar. 14-15 yaşındakilerin anneleri ise 16-17 yaşındakilerden daha otoriter algılanıyorlar. Kısaca artan yaşla birlikte algılanan demokratik anababa tutumu artmaktadır. 14-15 yaşındakilerin babalarında, tıpkı annelerde olduğu gibi, 16-17 yaşındakilerin babalarına göre daha otoriter algılanmaktadırlar. 3. Orta ve üst SED'li anneler ve babalar, alt SED'li annelere ve babalara göre daha demokratik tutum göstermektedirler. Alt ve üst SED'li anne ve babalar da, orta SED'li anne ve babalara göre daha otoriterler. Üst SED'li anneler ise, orta SED'li annelere göre daha koruyucu ve istekçidirler.129 4. 14-15 yaşındaki alt ve üst SED'li ergenler, aynı yaştaki orta SED'lilere göre babalarını daha otoriter algılıyorlar; 14-15 yaşındaki üst SED'liler, aynı SED'li 16-17 yaşındakilere göre ise babalarını daha otoriter algılıyorlar; üst SED'liler annelerini, orta SED'lilere göre daha koruyucu ve istekçi olarak değerlendirirlerken; yaş, cinsiyet ve SED'e göre koruyucu ve istekçi baba tutumu farklılaşmamaktadır; demokratik anne ve baba tutumunda da farklılık bulunmamaktadır. 5. Sadece davranım bozukluğu - hiperaktivite ve impulsivite'de erkekler kızlara göre daha yüksek puan alırlarken, diğer problem alanlarında cinsiyete göre farkl ılıklar saptanmamıştır. 6. Yaşa göre problem davranışlar farklılık göstermemektedir. 7. Alt SED'de depresyon ve dikkat eksikliği puanları anlamlı olarak daha yüksektir. 8. Alt SED'li erkekler, hem orta hem de üst SED'li erkeklere göre daha fazla depresyon-dikkat eksikliği göstermektedirler; orta SED'li kızlar ise alt SED'li kızlara göre daha çok davranım bozukluğu-hiperaktivite ve impulsivite gösterirlerken, alt SED'li erkekler hem alt SED'li kızlara hem de üst SED'li erkeklere göre daha çok davranım bozukluğu-hiperaktivite ve impulsivite ile ilgili sorunlara sahiptirler.130 9. Problem davranışlar, demokratik tutum ile olumsuz, koruyucu ve istekçi tutum ile olumlu yönde ilişkilidir. 1 0. Üç tür anababa tutumu da problem davranışların yordayıcısıdır. Öneriler Bu bölümde okul ve aile kurumlarında çocuklarda duygusal ve davranışsal bozuklukların önlenmesiyle ilgili önerilerin yanısıra, ileride yapılacak araştırmalara yönelik önerilerde yer almaktadır. 1. Okullarda öğretmen gözlemlerine ve değerlendirmelerine dayalı olarak çocukların problemleri sistematik olarak taranmalı ve sorunları olduğu saptanan çocuklara ve ailelerine yönelik özel eğitim ve psikolojik danışma hizmetleri planlanmalı ve yürütülmelidir. Erken tanı ve erken eğitim ile varolan sorunların giderek artmasını ve herkes tarafından farkedilir düzeye gelmesini önlenmesi mümkün olacaktır. 2. Okulların rehberlik ve özel eğitim birimlerinde, duygusal ve davranışsal bozukluklara sahip çocukların anababalarına, çocuk eğitimi ve anababa tutumları konusunda bilgilendirme programları düzenlenmelidir. 3. Okul ortamında bulunan çocukların/ergenlerin duygusal ve davranışsal sorun yaşamaları, özellikle saldırganlık boyutunda yaşamaları,
Collections