Madde güçlüklerine göre farklı sıralanan testlerde düşük ve yüksek kaygılı öğrencilerin akademik başarı puanlarının karşılaştırılması

Abstract

Eğitimde akademik başarının ölçülmesinde geçerliği, güvenirliği ve kullanışlılığı yüksek olan başarı testlerini seçmek gerekmektedir. Başarı testleri farklı sınıf seviyelerinde, öğrencilerin öğrenmeleri ile ilgili somut kanıtlar elde etmek için en yaygın olarak kullanılan ölçme araçlarıdır. Öğretmenler ve uzmanlar akademik başarıyı ölçmede veya ulusal ve uluslararası geniş ölçekli testlerde testin amacına uygun olarak farklı madde formatları kullanırlar. En yaygın olarak kullanılan madde formatı çoktan seçmeli maddelerdir. Nitelikli bir çoktan seçmeli test geliştirilirken bazı aşamaların izlenmesi gerekir. Bu aşamaların en önemlilerinden biri ön deneme formu oluşturulurken maddelerin test içindeki yeridir. Test geliştirmek ve uygulamak için test düzeninin iyi sağlanması gerekmektedir.Bu çalışmanın amacı çoktan seçmeli testlerde yer alan maddelerin, madde güçlük düzeyine göre kolaydan zora, zordan kolaya ve seçkisiz olarak sıralamanın düşük ve yüksek kaygılı öğrencilerin test puanına, madde ve test istatistiklerine etkisinin olup olmadığını incelemektir. Bu amaçla Spielberger ve bir grup doktora öğrencisi tarafından geliştirilmiş Sınav Kaygısı Envanteri ve Tağ (2012) tarafından geliştirilmiş olan Fen ve Teknoloji dersi Atomun Yapısı konusuna ilişkin 20 maddelik başarı testi kullanılmıştır.Çalışma nedensel karşılaştırma araştırması niteliğindedir. Verilerin toplanması amacıyla 2013-2014 eğitim-öğretim yılında Ankara ilinin dört merkez (Mamak, Çankaya, Altındağ, Sincan) ilçesinden okullar seçilmiştir. Seçilmiş olan okullardaki 578 yedinci sınıf öğrencisine, önce Sınav Kaygısı Envanteri ardından da Atomun Yapısı konulu Başarı Testi uygulanmıştır. Test formları öğrencilere seçkisiz olarak dağıtılmıştır. Birinci, ikinci ve üçüncü araştırma sorularına yanıt ararken, öğrencilerin düşük ve yüksek kaygılı grupta olduğuna bakılmaksızın farklı formlardaki başarı puan ortalamaları arasında manidar farklılık olup olmadığını (form temel etkisi), öğrencilerin hangi test formunu aldıklarına bakılmaksızın düşük ve yüksek kaygılı gruplardaki öğrencilerin başarı puan ortalamaları arasında manidar farklılık olup olmadığını (grup temel etkisi), farklı test formlarını alan düşük ve yüksek kaygılı öğrencilerin başarı puan ortalamaları arasında manidar farklılık olup olmadığını (form ve grup ortak etkisi ) belirlemek amacıyla karışık ölçümler için iki faktörlü ANOVA kullanılmıştır. Testin üç formundan elde edilen madde güçlük indeksleri arasında fark olup olmadığı her madde için ikişerli olarak incelenmiştir. Testin üç formundan elde edilen madde güçlük indeksleri ve iki güvenirlik katsayısı arasındaki farkın manidarlığı Fisher'in Z testi ile incelenmiştirBaşarı testlerinde maddelerin test içindeki sıralamasının değiştirilmesi düşük başarılı grupta; düşük ve yüksek olarak ayrılan grupların başarı testinin farklı formlarından elde ettikleri test puanları arasında, grup ayrımı yapmaksızın araştırmada yer alan öğrencilerin aldıkları farklı formlardan elde ettikleri test puanları arasında manidar bir fark yoktur. Yüksek başarılı grupta ise düşük ve yüksek olarak ayrılan grupların başarı testinin farklı formlarından elde ettikleri test puanları arasında manidar bir farklılık bulunmuştur, grup ayrımı yapmaksızın araştırmada yer alan öğrencilerin aldıkları farklı formlardan elde ettikleri test puanları arasında manidar bir fark bulunmamıştır.Uygulama sonucu edilen verilere yapılan analizler sonucunda, testin maddeleri kolaydan zora, zordan kolaya ve seçkisiz sıralandığında, maddelerin bazı madde güçlük indeksleri ve madde ayırıcılık gücü indekslerinin farklılaştığı gözlemlenmiştir. Testin maddelerinin kolaydan zora, zordan kolaya ve seçkisiz düzenlenen formları için hesaplanan KR-20 katsayısının kolaydan zora formda 0.69, zordan kolaya düzenlenen formda 0.68, seçkisiz formda ise 0.78 olduğu görülmüştür.

It requires to choose the achievement tests the validity, reliability, and suitability of which are high to measure the academic success in education. On the class levels whose achievement tests are different, they are the most commonly used measurement instruments to obtain the solid evidences concerning the learning of students. Teachers and education specialists use the different item formats in order to measure the achievement or according to the objection of the national and international tests at the large scale tests. The item format which is commonly used is the one that has multiple choice items. While developing a qualified multiple choice test, it requires to follow some stages. One of the most important stages is the place of items within the test while constituting the pretesting form. It requires to provide test level well in order to develop and practise test. The purpose of this study is to examine if arranging the test items existing in the multiple choice tests according to the difficulty level of item from the easy one to the difficult one, form the difficult one to the easy one, and randomly effects the test result of the low and high anxious students, and the statistics of item and test. For this reason, an achievement test consisting of 20 items on the structure of atom in Science and Technology class developed by Tağ (2012) and Test Anxiety Inventory which is developed by Spielberger and a group of Ph.D. students have been used. The study is causal – comperative research. In order to collect the data, the schools have been chosen in the four central countries of Ankara (Mamak, Çankaya, Altındağ, Sincan) in 2013-2014 Academic Year. The 578 seventh degree students in the chosen schools have been applied Test Anxiety Inventory first, and then the Achievement Test on Structure of Atom. Test forms have been randomly delivered to the students.While looking for answer to the first, second, and third research questions, without noticing that students are in the low and high anxiety group, two way split plot ANOVA has been used in order to determine if there is a significant difference amongst the achievement score avarages at different forms (form main effect), if there is a significant difference amongst the achievement score avarages of the students in the low and high anxiety groups (group main effect) without noticing which test form the students have received, and if there is a significant difference amongst the averages of achievement score avarages of the low and high anxiety students who have received the diferent test forms (form and group main effect). If there is difference amongst the item difficulty indexes obtained from the three forms of the test has been examined in pairs for each item. The item difficulty indexes obtained from the three forms of the test and the significance of difference between the two reliability co-efficient have been examined by Fischer's Z. In the low successful group, changing the arrangement of the item within the test in the achievement tests weren't found significant difference amongst the test score the low and high seperated groups have obtained from the different forms of the achievement tests, and amongst the test score the students existing in the research without performing group seperation have obtained the test score from the different forms they have received. On the other hand, in the high successful group, that the groups who are seperated as the low and high have obtained test score from the different forms of the achievement test was found significant difference, but without seperating the groups, İt wasn't found a significant difference amongst the test score the students existing in the research have obtained from the diferent forms they have took. As the result of the analyses carried for the data obtained, when the items of the test have arranged from the easy one to the difficult one, from the difficult one to the easy one, and randomly, it has been observed that some item difficulty indexes and the item seperating difficulty indexes has become different. It has been seen that the items of the test have occured from the easy one to the difficult one, from the difficult one to the easy one, and KR-20 coefficient calculated for the forms arranged randomly have occured as 0.69 in the form from the easy one to the difficuılt one, as 0,.68 in the form arranged from the difficult one to the easy one, and as 0.78 in the random form.