Açık öğretim lisesi öğrenci ve mezunlarının katılım örüntüleri (Ankara ili Çankaya ilçesi örneği)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu araştırmanın amacı, Açık Öğretim Lisesi'ne devam eden öğrenci ve mezunların eğitimlerini açık öğretim lisesinde sürdürme nedenlerinin, eğitime devam etme amaçlarının, eğitim sürecinde karşılaştıkları güçlüklerin belirlenmesidir.Araştırma nitel ve nicel araştırma yaklaşımlarının bir arada kullanıldığı tarama modelinde bir araştırmadır. Nicel araştırma, 2015-2016 öğretim yılında Çankaya Halk Eğitimi Merkezi'ne kayıt yaptırarak Açık Öğretim Lisesi'ne devam eden 380 öğrenci ile gerçekleştirilmiştir. Nitel araştırma, Açık Öğretim Lisesi'ne devam eden 38 öğrenci ve 8 mezun üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmada nicel analiz verilerinin toplanacağı bir `anket` ve `nitel analiz verilerinin toplanacağı bir `yarı yapılandırılmış görüşme aracı` kullanılmıştır.Araştırmada nicel verilerin analizinde betimleyici istatistiğin yüzde ve frekans tekniğinden, değişkenler arası anlamlılık sınamasında ise anlam çıkarıcı istatistiğin kay-kare tekniğinden yararlanılmıştır. Nitel araştırma verileri analiz edilirken öncelikle sesli olarak kaydedilen veriler yazılı veri setine dönüştürülmüştür. Daha sonra kaydedilen veriler içerik analizine tabi tutulmuştur. İçerik analizi sürecinde veri setinde yer alan ve araştırma amacına cevap niteliğinde olan temalar ve alt temalar elde edilmiş ve araştırma amaçlarına cevap verecek bir biçimde yorumlanmıştır. Aşağıda araştırma bulguları kısaca özetlenmiştir.Araştırma grubunun % 40.52'si kadın, %59.47'si erkektir. Kadın oranı Türkiye'deki Genel Ortaöğretimdeki kadın oranından düşüktür. Yaş dağılımı 18 - 54 arasında değişmektedir. Yaş ilerledikçe katılım düşmektedir. Grubun yaklaşık % 70'i bekârdır. İşsizlerin oranı % 50,5'tir. Tüm grubun % 77.1'i ya hiçbir gelire sahip değildir ya da asgari ücret ve altında bir gelire sahiptir. Gelir ve çalışma durumuna ilişkin bu özellikler öğrenci profilinde alt sosyo-ekonomik statüye işaret etmektedir. Anne ve babanın eğitim düzeyinin düşüklüğü çocukların eğitim durumunu da belirleyen ve yeniden üreten bir kültürel sermaye olarak ortaya çıkmakta, okumaz yazmazlığın bir kadın sorunu olduğunu araştırma grubu açısından da ortaya koymaktadır. Tüm grup içinde düşük olan kadın oranı ileri yaşlarda yükselme eğilimi göstermektedir. Bu durum toplumsal cinsiyet rolleri ile ilişkili olarak eğitim süreci dışında kalan kadınların daha sonra eğitme dönebilmelerinde Açık Öğretim Liselerinin bir fırsat oluşturduğunu da göstermektedir. Grubun % 37.6 gibi yüksek bir oranının 18 yaş ve altında olması, birincisi geleneksel orta öğretimin çağ nüfusunu kapsama ile ilgili sorunlarına, ikincisi 4+4+4 yapısal düzenlemesi ile eğitimin açık lisede sürdürülmesinin olanaklı hale gelmesinin sonuçlarına işaret etmektedir.Ekonomik nedenlerle eğitime devam edemeyen ve çalışmak zorunda kalanlar; toplumsal cinsiyet, cinsel kimlik ve tercih, inanç ve mezhep, siyasi görüş ayrımcılığı nedeniyle eğitim sürecinden dışlananlar ve kişisel dezavantajları nedeniyle eğitime erişemeyenler için Açık Öğretim Lisesinin ikinci bir eğitim şansı oluşturduğu görülmektedir. Burada belirtilmesi gereken bir husus eğitime devam etmeme konusunda birçok nedenin ekonomik nedenlerle iç içe geçtiğidir. Açık Öğretim Lisesine devam etme amaçları içinde, daha ileri eğitime devam etmek gibi akademik amaçların en yüksek oranı oluşturduğu; iş bulmak ve iş değiştirmek, işteki pozisyonunu değiştirmek gibi mesleki amaçların bunu izlediği; kendine güvenini geliştirmek, okuma arzusunu gerçekleştirmek, daha kültürlü olmak gibi kişisel amaçların ise daha küçük oran oluşturduğu görülmektedir. Açık Öğretim Lisesine devam etme sürecinde hem çalışma ve ev yaşamı ile ilgili sorumlulukları birlikte yürütmekten kaynaklı güçlükler yaşanılmakta hem de eğitim sürecinin kendisine ilişkin sorunlar gündeme getirilmektedir. Öğrenme sürecini etkileyen sorunlarla ilgili görüşler bütünsel olarak değerlendirildiğinde eğitimin bütün boyutlarına ilişkin sorunlar gündeme getirilmekle birlikte özellikle yüz yüze eğitimin olmamasından kaynaklanan öğrenme güçlüğü, grubun büyük çoğunluğu tarafından dile getirilmektedir. Teste dayalı öğrenme sürecinin kalıcı öğrenmeyi sağlamadığının ifade edilmesi, öğrenme sürecine ilişkin olarak yapılan anlamlı bir değerlendirme olarak ortaya çıkmıştır. Eğitimi sürdürme sürecindeki sorun alanları ve saptamaların daha çok ilgili alanyazın bağlamında kurumsal ve durumsal olarak ifade edilen engel grubu ile ilişkili olduğu görülmektedir. Araştırmada Açık Öğretim Lisesinin yetişkinlere yönelik bir uygulama olarak sürdürülebilmesi için gerekli önlemlerin alınması, çağ nüfusu öğrencilerinin Açık Öğretim Lisesine geçişini destekleyen uygulamalara son verilmesi; Açık Öğretim Lisesi'nde rehberlik ve yönlendirme hizmetlerinin yeterli hale getirilmesi; eğitim materyallerinin yetişkinlerin özellikleri de göz önünde bulundurularak geliştirilmesi ve uzaktan eğitim sürecinin yüz yüze eğitim olanakları ile desteklenmesi; ortaöğretim sistemi müfredatının üniversite sınavları ile ilişkisinin gözden geçirilmesi ve geleneksel ortaöğretim sisteminde okula uyum ve başarısızlık nedeniyle okul terkini önlemek amacıyla rehberlik hizmetlerinin geliştirilmesi; çalışan yetişkinlerin eğitim için ücretli eğitim izni alabilmelerini sağlayabilecek politikaların geliştirilmesi; akşam lisesi, dışardan bitirme programları gibi yetişkinlerin farklı katılım özelliklerine cevap veren kurumların yeniden açılması ve ekonomik nedenlerle eğitime erişemeyenleri geleneksel ortaöğretim sisteminde tutmak için kamusal destek politikalarının geliştirilmesi önerilmiştir.Anahtar Kelimeler: Yetişkin Eğitimine Katılım, Açık Okullar, Uzaktan Eğitim, Açık Öğretim This research is based on a survey model that combines the qualitative and quantitative approaches. The quantitative survey was conducted among 380 students who applied to Cankaya Public Education Centre for Open High School Education in the 2015-2016 academic year. The qualitative survey was conducted among 38 open high school students and 8 open high school graduates. The quantitative survey data were collected by means of a questionnaire, whereas a semi-structured interview was used to gather information in the qualitative survey. In this research, the quantitative data analysis was carried out with the help of the percentage and frequency techniques used in descriptive statistics. The test of significance for the variables, however, is based on the chi-square technique deployed by inferential statistics. During the analysis of the qualitative research data, first, information presented as sound recordings was transformed into a written dataset. Afterwards, the written data were subjected to content analysis. The content analysis revealed topics and subtopics covered in the dataset and related to the purpose of research. These topics and subtopics were then interpreted so that they should correspond to the research objectives. The research findings are summarized below. 40.52% of the research group are women, and 59.47% are men. The percentage of women is lower than in Turkey's Public Secondary Education sector in general. The participants are 18 to 54 years old. The participation rate decreases with the growing age. Approximately 70% of the group are single. 50,5% are unemployed. 77.1% of the whole group either do not have an income at all or have an income equal to or lower than the minimum wage. These characteristics concerning the income and employment indicate a low socioeconomic status in the student profile. It becomes evident that parents' low educational level is a cultural factor that determines the educational status of their children. Following the example of the research group, it is clear that illiteracy is a woman issue. The percentage of women, which is generally low in the group, tends to increase together with the age. This situation shows that open high school education is an opportunity for women who are not engaged in the educational process due to their gender roles to continue their studies later in life. The fact that 37.6% of the group are 18 years old and younger shows, firstly, the problems connected with the involvement of younger students in traditional secondary education. Secondly, it proves that the 4+4+4 system makes it possible to continue education in an open high school. Open high schools are seen as a second chance to get education for those who cannot continue their study for economic reasons and have to work, as well as those who are alienated because of their gender, gender identity, sexual preference, beliefs, political views or those who do not have access to education due to their physical disability. It is worth mentioning that many of the reasons for not continuing education have an economic background. Research has revealed that the most popular reason for studying at open high schools is pursuing academic purposes, such as continuing education later in life. The second main reason is connected with professional goals, which include finding a job, changing jobs, or getting promotion. There is also a small percentage of personal goals, for instance developing confidence, satisfying one's wish to study, or being more cultured. Members of open high schools face a number of problems. Some of them are connected with the necessity to combine study and family life. There are also issues that concern the study process itself. A general review of people's opinions on problems that affect the study process reveals issues at all levels of the educational system. At the same time, a vast majority of the participants specifically mention learning disability that stems from the absence of face-to-face education. Another important observation concerning the study process reflects the fact that test-based education does not ensure solid learning. This research contains a number of proposals:- measures should be taken to keep the open high school focused on adults; the practice of encouraging younger students to be transferred to open high schools should come to an end;- the open high school should provide sufficient guiding and counselling service; - teaching materials should be developed considering the needs of adults, too, and distance learning should be supplemented by face to face education; - the secondary school curriculum should be revised with respect to its correlation with the university examinations; the traditional secondary school system should include effective guidance service to prevent students from dropping out due to behaviour problems and academic failure; - policies should be developed that will ensure that working adults can take a paid study leave for getting education; - adults should be provided with a variety of courses that they can attend easily, such as evening high schools or external student programmes; public support policies should be developed to provide access to the traditional secondary school system for those who experience economic problems.Key Words: Adult Education Participation, Open School, Distance Education, Open Learning
Collections