Pers Kral Yolu'nun Anadolu güzergâhları
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
MÖ 559 yılında Kurucu Kral II. Kyros'un Pers (Akhaimenid) tahtına çıkmasından sonra tarih sahnesinde önemli bir yer edenin Persler, Lydia Krallığı'nın başkenti Sardeis'in ele geçirilmesiyle de MÖ 547/334 yılları arasında Anadolu'da varlıklarına uzun bir süre şahit olmamıza neden olmuştur. İki yüz yılı aşkın bir süre Anadolu'da ikamet eden Pers İmparatorluğu, bu süreç içerisinde birçok değişimin gerçekleşmesinde önemli adımlar atmıştır. Söz konusu bu değişimler idari, ekonomik, askeri ve haberleşme gibi alanlarda gerçekleşmiştir. Tüm bu alanları kapsayan ve bu alanların gelişmesine neden olan, literatürde de Pers Kral Yolu olarak bilinen antik yoldur. Anadolu'nun batısında Lydia Krallığı'nın yaptığı bu yolları, Mezopotamya coğrafyasında Asurluların yaptığını görmekteyiz. Pers coğrafyasının kraliyet merkezi Sousa'dan başlayan yol, Anadolu'nun batısı Sardeis ve Ephesos'a kadar uzanmaktadır. Böylesine uzun bir yolun geçtiği merkezlerin kazandığı arkeolojik ve ticari değer diğer merkezlere nazaran önemli olarak görülmektedir. Çalışmamızda, Kral Yolu'nun Anadolu'daki rotaları tespit edilerek geçmiş olduğu güzergâh belirlenmeye çalışılmıştır. Güzergâh üzerinde yer alan merkezler incelenerek yapılan arkeolojik çalışmalar ışığında tespitler yapılmıştır. Yapılan arkeolojik çalışmalarda ele geçirilen ve haberleşme ağı için önemli görülen bullaların varlığı güzergâh tespitinde değerli görülmektedir. Çalışmamızın temelini oluşturan Kral Yolu'nun geçmiş olduğu yerlere kattığı kültürel değer dışında, Anadolu'ya taşıdığı Pers misyonu açısından da irdelenmiştir. Pers Kralları'nın birçok amaç için kullanmış olduğu söz konusu yolun yönetimsel değeri de görülmeye çalışılmıştır. Bu bağlamda Pers Kral Yolu'nun siyasi, sosyal, askeri, ekonomik ve haberleşme açısından önemi anlatılmıştır. Bu yol aracılığıyla, Anadolu'dan İran coğrafyasına ve Pers topraklarından Anadolu'ya taşınan kültür etkileşimi irdelenmiştir. After the Founding King Cyrus II ascended to the Persian (Achaemenid) throne in 559 BC, the Persians who gained an important place in the history scene enabled us to witness their existence in Anatolia for a long time between the years 547/334 BC, with the capture of Sardis, the capital of the Lydian Kingdom. The Persian Empire, inhabiting in Anatolia for more than two hundred years, took important steps in the realization of many changes in this process. These changes took place in areas such as administrative, economic, military and communication. It is the ancient road known as the Persian Royal Road, which caused the development of these areas. We see these roads built by the Lydian Kingdom in the west of Anatolia, and by the Assyrians in the Mesopotamia region. The road starting from Sousa, the royal center of Persian geography, extends to Sardis and Ephesos in the west of Anatolia. The archaeological and commercial value of the centers where such a long road passes is seen as more important than other centers. By determining the routes of the Royal Road in Anatolia, the route it passed was tried to be determined. The centers on the route were examined and determinations were made in the light of archaeological studies. The presence of bullae, which was found in the archaeological studies and considered important for the communication network, is considered valuable in determining the route. As well as the cultural value that the Royal Road, which forms the basis of our study, brought to the places where it passed, it has also been examined in terms of the Persian mission it carried to Anatolia. The administrative value of this road which was used by the Persian Kings for many purposes, was also tried to be understood. In this context, the importance of the Persian Royal Road has been explained in terms of political, social, military, economic and communication. By means of this road, the cultural interaction carried from Anatolia to Iran and from Persian lands to Anatolia has been examined
Collections