Enez-Tekirdağ sahil hattı turizm potansiyelinin demografik yapı bağlamında sosyal ve mekansal özellikler açısından irdelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Türkiye toprakları, eski çağlardan bu yana pek çok yerleşime şahit olmuş, coğrafi konumu nedeniyle de gerek iklim özellikleri gerek doğal varlıkları açısından pek çok turizm türü için tercih edilen bir destinasyondur. Bir iç deniz olan Marmara Denizi kuzey kıyıları ile onun Ege Denizi'ne bakan devamı niteliğindeki Saroz Körfezi ise özellikle civar kentlerde yaşayanlar tarafından bilinmekle birlikte, kısa süren yaz sezonu nedeniyle Ege ve Akdeniz sahillerine kıyasla turizm altyapısı ve planlaması açısından göz ardı edilen bir bölgedir. Yapılan bu çalışmada, bu duruma erişim konusunda yaşanan zorlukların da neden olduğu görülmüştür. Ancak kıtalararası bir geçiş güzergahı üzerinde olması dolayısıyla pek çok kent yerleşimine sahne olması bu bölgenin kültür varlıkları açısından zenginliğine kanıt oluşturmaktadır. Ayrıca pek çok doğal oluşumu da barındıran bu çalışma alanında doğal turizm potansiyelinin de göz önüne alınması gerekmektedir. Küresel iklim değişikliği ile birlikte yaz sezonunun uzaması, sahip olduğu tüm bu değerlerin daha verimli kullanılabilmesi için uygun zemin hazırlarken, bu bölgede bir turizm planlamasının yapılması, bu planlamaya altlık oluşturmak için de öncelikle mevcut destinasyonların her açıdan değerlendirilmesi gerekmiştir. Bölgedeki turizm potansiyelini gösteren nicel veriler dışında, turist tercihlerinin de değerlendirmeye alınması bu çalışmada önemsenmiş ve her bölgede belli örneklem sayısında ve rastgele seçilen turistler ile anket çalışması yapılmıştır. Çalışma alanında seçilen kültürel ve doğal destinasyonların değerlendirilmesinde tarihi ve doğal değer, erişilebilirlik, güvenlik ve ekonomi olmak üzere dört ana kriter ve bunların dört ana bölgeye ayrılarak ((Enez, Erikli, Şarköy, Tekirdağ) incelenen çalışma alanının her bölgesinde turist tercihlerine göre farklılık gösteren alt kriterleri, Analitik Hiyerarşi Yöntemi (AHP) ile öncelik sıralamasına tabi tutulmuştur. Bu kriterlerin her birine karşılık, en yüksek beş olmak üzere yapılan puanlandırma vasıtası ile, ilgili kriterin ağırlığı ile çarpılan sonuç puanlarına göre bir sıralama oluşturulmuştur. Bunların yanı sıra her destinasyon için bir envanter fişi hazırlanmış ve hem eser hakkında bilgileri hem de kriterlerden aldığı puan hesaplamasını içeren tablo bu fişlere yansıtılmıştır. Mekânsal özelliklere bağlı kriterler değerlendirilirken Space Syntax ve coğrafi bilgi sistemlerinden faydalanılmış, nitel veriler için ise uzman görüşlerine başvurulmuş, bunun için de yerel paydaşlarla ayrıca bir anket düzenlenmiştir. Sonuçlar, bölgenin hem kültürel hem de doğal turistik yerleri ziyaret etmek için birçok turistik tur geliştirme potansiyeline sahip olduğunu, popüler doğal ve tarihi alanların nispeten zayıf erişilebilirlik ve hizmetlere sahip olduğunu, bu yüzden turistik yerlerin dağılımı ile yol ağının incelenmesinin önemli olduğunu göstermiştir. Ayrıca bölgedeki altyapı yetersizliğinin ortadan kaldırılması ile giderek artan bilinirliğine ve kalabalıklaşan nüfusa karşın hizmet imkanlarının eksikliğinin, çevreye duyarlı çözümler üretilerek tamamlanması gerekliliği ortaya çıkmıştır. The lands of Turkey have witnessed many settlements since ancient times, and due to its geographical location, it is a preferred destination for many types of tourism in terms of climate characteristics and natural assets. The northern shores of the Marmara Sea, which is an inland sea, and the Gulf of Saros, facing the Aegean Sea part, are known especially by those living in the surrounding cities, but due to the short summer season, it is a region that is overlooked in terms of tourism infrastructure and planning compared to the Aegean and Mediterranean coasts. In this study, it is seen that the difficulties experienced in accessing this region is the other reason of this ignoring. However, the fact that it is on an intercontinental transit route and is the scene of many urban settlements is evidence of the richness of this region in terms of cultural assets. In addition, the potential of natural tourism should be taken into account in this study area, which also includes many natural formations. While the prolongation of the summer season together with the global climate change prepared the ground for the more efficient use of all these values, it was necessary to make a tourism planning in this region and to evaluate the existing destinations from all aspects in order to form a basis for this planning.In addition to the quantitative data showing the tourism potential in the region, the evaluation of tourist preferences was considered important in this study and a survey is conducted with randomly selected tourists in a certain number of samples in each region. In the evaluation of cultural and natural destinations selected in the study area, four main criteria, namely historical and natural value, accessibility, security and economy, and their sub-criteria, which are divided into four main regions (Enez, Erikli, Şarköy, Tekirdağ) and differ according to tourist preferences in each region of the study area, are preceded by the Analytical Hierarchy Method (AHP). In response to each of these criteria, a ranking was created according to the result scores multiplied by the weight of the relevant criterion, by means of scoring five as the highest. In addition to these, an inventory slip was prepared for each destination and the table containing both information about the work and the score calculation from the criteria was reflected on these slips. While evaluating the criteria based on spatial characteristics, Space Syntax and geographic information systems were used, expert opinions were sought for qualitative data, and a separate survey was conducted with local stakeholders for this purpose.The results showed that the region has the potential to develop many touristic activities to visit both cultural and natural attractions, popular natural and historical areas have relatively poor accessibility and services, so it is important to study the distribution of tourist attractions and the road network. In addition, with the elimination of the inadequacy of infrastructure in the region, the necessity of completing the lack of service opportunities by producing environmentally sensitive solutions has emerged despite the increasing awareness and crowded population.
Collections