Musullu Davud'un ıslah-ı huruf'a dair layihası
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışma Türkiye'de alfabe tartışmalarının sadece Cumhuriyet Dönemi'ne mahsus olmayıp öncesinde de bu tartışmaların olduğunu göstermektedir. Türkiye Cumhuriyeti'nin alfabe değişikliğine gitmesine, aslında Osmanlı Devleti'nin son döneminden itibaren yapılan tartışmaların zemin hazırladığı söylenebilir. Bu çalışma Mebusan Meclisine Musullu Doktor Davud tarafından sunulan layiha ile alfabe tartışmalarının ne kadar erken bir tarihte başladığını ortaya koymaktadır. Süreç içerisinde alfabe tartışmalarının Osmanlı Devleti'nde birçok aydın tarafından ele alındığı, tümden bir değişiklik (Latin harflerine geçiş), mevcut alfabenin ıslahı (ıslah-ı huruf) veya harflerin ayrı ayrı yazılması (huruf-ı munfasıla) hatta değişik bir bakış açısı ile Türklerin tamamen kendi kültürel imgelerini yansıtan yeni bir alfabe icat edilmesi şeklinde farklı perspektiflerin ortaya çıktığı görülmektedir. Türkiye'deki alfabe değişikliğinin bir anda karar verilmiş bir olgu olmadığı, aslında bu sürecin bir tarihi arka planı olduğu gösterilmektedir. Nihayetinde 1920'lerin sonunda Latin harflerine geçişin bir `medeniyet tercihi` olduğu vurgulanmaktadır. This study shows that the alphabet debates in Turkey are not limited to the Republican period, but also dated back to earlier periods. It can be said that the debates during the last period of the Ottoman Empire paved the way for the Republic of Turkey to change the alphabet. This study reveals how early the debates on the alphabet had started with the letter presented to the Parliament by Doctor Davut from Mosul. In the process, it is seen that the discussions about the alphabet were handled by many intellectuals in the Ottoman Empire, and different perspectives emerged in the form of a complete change (transition to Latin letters), the reformation of the existing alphabet or the writing of the letters separately, or even the invention of a new alphabet that reflects the cultural images of Turks entirely from a different point of view.It is shown that the alphabet change in Turkey is not a phenomenon that has been decided out of nowhere, in fact, this process has a historical background. Ultimately, it is emphasized that the transition to Latin letters in the late 1920s was a 'civilizational choice'.
Collections