Geleneksel Türk kültür ve inanç sisteminde yer alan fantastik figürlerin çağdaş Türk sanatına yansıması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Türk Mitolojisindeki fantastik figürlerin kökleri Türk Sanatının başlangıç noktası olan medeniyetler beşiği Orta Asya ya dayanmaktadır. Değişim ve gelişim içerisinde, özgünlüğünü bozmadan günümüze kadar gelmeyi başaran ve Türk inanç sisteminin yansıması olan fantastik figürler Türk sanatında oldukça geniş kullanım alanına sahiptir. Bu özellikleri bakımından fantastik figürler arasında yaratma ilhamını veren Ak Ana, tabiatın ve tüm canlı varlıkların koruyucusu Umay Ana, bereket ve kuvvet sembolü ile ejder, İslami önemi dolayısıyla Burak ile özdeşleştirilen Tul-par, Allah'ın tecellisinin yansıması olan Anka, kılavuzumuz olan bozkurt ve ilginç fiziki özellikleri bakımından Tepegöz dikkat çekmektedir. Bu fantastik figürler en başta Mimari yapılar olmak üzere süsleme, koruma, bereket unsuru olarak sanatın her alanında çeşitli sembolik özelliklerle karşımıza çıkmaktadır. The roots of the fantastic figures in Turkish Mythology are based on Central Asia, the cradle of civilizations, which is the starting point of Turkish Art. Fantastic figures, which are the reflection of the Turkish belief system and have managed to survive until today without spoiling their originality in change and development, have a wide area of use in Turkish art. In terms of these features, Ak Ana, who inspired creation among fantastic figures, Umay Ana, the protector of nature and all living beings, dragon with the symbol of fertility and strength, Tul-par identified with Burak due to its Islamic importance, Anka, which is the reflection of the manifestation of Allah, our guide Bozkurt and Tepegoz draws attention with its interesting physical features. These fantastic figures appear with various symbolic features in every field of art as an element of decoration, protection and fertility, especially architectural structures.
Collections