Gender and women`s studies: Situated academic marginalization
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Anabilim Dalı, Türkiye'de yaklaşık 30 yıllık tarihiyle bir bilgi ve politika üretim alanıdır. Anaakım akademik disiplinlerden kendini bir toplumsal hareketin akademik ayağı ve bununla bağlantılı olarak da politik bir duruşa sahip olma özellikleriyle ayırarak konumlandıran TCKÇ sadece bir ataerkil sistem eleştirisi değil daha geniş ölçekli ontolojik, epistemolojik ve metodolojik toplumsal gerçeklik sorgulamaları yapan interdisipliner bir programdır. Buna ek olarak, TCKÇ, bilgi üretim sürecinin hiyerarşisiz ve etkileşimsel yöntemlerle, kesişimsellikleri ve öznellikleri dikkate alan bireysel deneyimlerden doğru yapılması ve bu bireysel olarak deneyimlenmiş eşitsizliklerden ortak bir politika üretilmesi gerektiği düşüncesiyle anaakım akademik anlayışa meydan okuma ve değerlerden arındırılmış olduğu varsayılan nesnellik epistemolojisiyle toplumsal gerçekliğin anlaşılamayacağı yaklaşımıyla da toplumsal cinsiyeti göz ardı eden mevcut bilim anlayışını dönüştürme iddiasındadır. İtici gücünü feminist düşünce ve eylemden aldığı için bu programların doğrudan ve doğal olarak feminist epistemoloji ve metodoloji ile iç içe olması beklenir. Ancak TCKÇ'nin Türkiye'deki tarihsel gelişimine bakıldığında, en başından bu yana feminizm ve akademinin karşılıklı olarak çeşitli sebeplerle birbirlerini ötekileştirdikleri görülebilir. Bu tez Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Anabilim Dalı'nın Türkiye akademisindeki yerini Feminist Duruş Kuramı bakış açısıyla 'akademik marjinallik' bağlamında tartışmayı hedeflemektedir. Buna göre, Türkiye'deki iki üniversitenin Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Anabilim Dalı öğretim üyeleriyle yapılmış olan toplam 17 tane yarı-yapılandırılmış derinlemesine mülakat ışığında, TCKÇ anabilim dallarının nasıl konumlandırılmış bir akademik marjinalliğe sahip olduğu ve bu marjinalliğin `gerçekliği daha iyi anlatan` epistemik bir üstünlüğü nasıl sağladığı analiz edilmiştir.Anahtar Kelimeler: Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları, Feminist Duruş Kuramı, Akademik Ötekilik, Feminist Epistemoloji ve Metodoloji Gender and Women's Studies graduate program is an institution of knowledge production and an area of political action with an almost 30-year-history in Turkey. Different from the mainstream academic disciplines, GWS resides in an interdisciplinary vantage point which makes accounts of the patriarchal system and, in a wider scope, of the world from women's lenses. Nonetheless, it advocates a shared political agenda needed in order to transform the personally experienced inequalities into politically acquired rights. As GWS has its origins in feminist thought and action, these programs are directly and naturally supposed to be involved with feminist epistemology and methodology. When the historical process of GWS in Turkey is considered, it can be seen that feminism and academia have mutually marginalized each other from the beginning. This thesis discusses the situation of GWS within academia with a critical Feminist Standpoint Theory approach from the aspect of academic marginalization and analyses how GWS graduate programs can be thought as a field with a twofold epistemic superiority with regard to `better accounts of social reality`, as an academic marginal of academia. In this regard, the findings of the field study based on semi-structured in-depth interviews with 17 academics of GWS programs from two distinctive universities are shared and discussed.Keywords: Gender and Women's Studies, Feminist Standpoint Theory, Situated Academic Marginalization, Feminist epistemology and methodology
Collections