Türkiye`deki sanayileşmenin mesleki eğitime etkisi(1960-1990)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
18. yüzyılın sonlarında buhar makinesinin önce İngiltere'de sanayide kullanılmasıyla büyük ölçekli üretim gerçekleşmiş, sonrasında buhar makinesinin demiryollarında ve deniz yollarında kullanılmasıyla 19. yüzyılın ortalarında dünya ticaret pazarı ortaya çıkmıştır. İngiltere'de gelişen bu sanayileşme hareketi, Amerika, Fransa ve Almanya'daki ticari ve bilimsel-teknolojik gelişmelerle daha da genişlemiş bunun sonucunda Batı Avrupa ve Amerika, 20. yüzyılın başlarından itibaren çevre ülkelere göre büyük bir iktisadi ve siyasi üstünlük elde etmiştir. Batının gelişmesi karşısında Osmanlı Devleti'nde 19. yüzyılın ortalarından itibaren sanayileşme girişimlerine başlanmış ancak ticari imtiyazlar, artan dış borçlar, savaşlar, idari sıkıntılar ve teknolojik alt yapının yetersizliği nedeniyle başarısız olunmuştur. Kurtuluş Savaşının kazanılmasının ardından 29 Ekim 1923'te Cumhuriyetin ilan edilmesiyle kurulan Türkiye'de, iktisadi gelişmenin en önemli aracısı olarak sanayi görülmüş, 1930'lu yıllardan itibaren devletçi sanayileşme politikalarına ağırlık verilerek birçok sanayi tesisleri kurulmuştur. Türkiye'de İkinci Dünya Savaşı sürecinde yaşanan iktisadi durgunluktan sonra özellikle 1960'ların başından itibaren planlı döneme girilmiş, ithal ikameci sanayi stratejisine göre hazırlanan Beş Yıllık Kalkınma Planlarıyla yurt genelinde sosyal, kültürel ve ekonomik kalkınma hareketine girilmiştir. Ancak 1970'lerin sonuna doğru yaşanan ekonomik kriz neticesinde ithal ikameci sanayi stratejisi terkedilmiş, 1980'den itibaren serbest piyasa ekonomisine ağırlık verilerek ihracata dayalı stratejiye geçilmiştir. Bu araştırmanın amacı: Türkiye'de 1960-1990 arasındaki sanayileşmenin etkisiyle mesleki eğitim kurumlarında nelerin planlandığı, nelerin yapılıp yapılamadığını açıklamak; sanayilerin taleplerinin ne ölçüde yerine getirildiği tespit etmektir. Araştırma bulgularına göre: Türkiye'de 1960'larda planlı kalkınma dönemine girilerek Birinci plandan itibaren sanayileşmeye ağırlık verilmiştir. Ancak hızlı bir sanayileşmeye sonucunda büyük oranda insan gücü ihtiyacı olmuştur. Bu nedenle Birinci planda ihtiyacın karşılanmasında örgün mesleki eğitim kurumları yetersiz görüldüğünden sanayi içinde eğitim yoluyla insan gücünün yetiştirilmesine karar verilmiştir. İkinci planda yetiştirilen insan gücünün nitelik olarak yetersiz olduğu görülmüştür. Bu nedenle insan gücünün artırılması haricinde; sanayideki gelişmelerin izlenmesine, sanayi sektörü ile ilişkilerin geliştirilmesine, teknisyen okullarının dört yıla çıkarılmasına karar verilmiştir. Üçüncü planda sanayilerin talep ettiği alanlarda insan gücü ihtiyacı karşılanamamış, ihtiyaç olmayan alanlarda ise daha fazla insan gücü yetiştirilmiştir. Öğretmen başına düşen öğrenci sayısının giderek arttığı görülmüştür. Öğrenciler teknisyen okullarına yönlendirilememiştir. Bu nedenle sanayinin talepleri doğrultusunda ihtiyaç görülen alanlarda insan gücünün yetiştirilmesine, sanayiler ile ilişkilerin geliştirilmesine, okulu bitiren öğrencilerin iş yerlerindeki statü ve ücretlerinin düzenlenmesine, endüstriyel mesleki eğitim kurumlarının teknolojik ihtiyaçlarının giderilmesine, yaygın mesleki eğitim yoluyla kısa sürede insan gücünün yetiştirilmesine karar verilmiştir. Ancak Dördüncü planda bu kararların yerine getirilemediğinden benzer kararlar alınarak uygulanmasına karar verilmiştir. Beşinci planda endüstri meslek liseleri, nitelikli insan gücünün yetiştirilmesinde maliyetli olarak görüldüğünden gençlerin yaygın mesleki eğitim kurumlarına yönlendirilmesine karar verilmiştir. 1968'de Yüksek Danışma Kurulu Birinci Toplantısı düzenlenmiştir. Toplantıda mesleki eğitim sistemi ile ilgili hemen hemen her konuda tebliğde bulunulmuştur. Bu bağlamda sanayi sektörü başta olmak üzere tüm sektör, kuruluşlarla iş birliğinin yapılması ve mesleki eğitimin daha kurumsal hale getirilmesi için Mesleki ve Teknik Öğretim Danışma Kurulları Yönetmeliği Tasarısı ile çıraklık eğitiminin düzenlenerek okul-sanayi işbirliğinin sağlanması için Çırak, Kalfa ve Ustalık Kanunu Tasarısı görüşülmüştür. Bu tasarılar 1975'te düzenlenen Endüstriyel Mesleki ve Teknik Öğretim İle Sanayi İlişkileri Sempozyumu'nda tekrar gündeme getirilmiştir. Nihayet 1976'da Mesleki ve Teknik Öğretim Danışma Kurulları Yönetmeliği, 1977'de 2089 sayılı Çırak, Kalfa ve Ustalık Kanunu yürürlüğe girmiştir. Ancak çıraklık eğitiminden verim alınamadığı için tekrar düzenlenerek 1986'da 3308 sayılı Çıraklık ve Mesleki Eğitim Kanunu olarak yürürlüğe girmiştir. Böylelikle tüm mesleki eğitim kurumlarında okul-endüstri (ikili eğitim programı) programına geçilmiştir. 1977-1978 öğretim yılından itibaren dört endüstri meslek lisesinde ulusal imkânlarla Okul-Sanayi Ortaklaşa (OSANOR) Eğitimi Projesi'nin uygulanmasına karar verilmiştir. Proje gereği pratik eğitime ağırlık verildiğinden öğrenciler sanayilerde uygulama eğitimi görmüşlerdir. Proje okullarında hangi alanda eğitim verileceği sanayinin talep ettiği alanlara göre düzenlenmiştir. Yoğunlaştırılmış eğitim uygulayan her okulda okul sanayi kurulu ile meslek kurulları oluşturarak eğitim programının planlı ve amacına uygun bir şekilde yürütülmesine, öğrencilerin çeşitli alanlara yönlendirilmesine, çeşitli öğretim programlarının uygulamasına, öğrenciler mezun olduktan sonra işe girmeleri ve iş içinde ilerlemelerinin sağlanmasına karar verilmiştir. Ancak ilerleyen yıllarında artan maddi zorluklar, iş yerleri ile gerekli ilişkinin kurulamaması gibi sebeplerle 3308 sayılı Kanunla Projeye son verilmiştir. 1980'lerin sonuna doğru Türkiye'nin dışarıya açılma sürecinin etkisiyle uluslararası Projeler uygulanmıştır. Bu Projelerin amacı genel olarak sanayinin talep ettiği alanlara yönelik insan gücü temin etmek, endüstriyel mesleki eğitim kurumlarını geliştirmektir. Proje gereği belirli miktarda kredi, hibe temin edilmiş ve hükümet desteği sağlanmıştır. Proje kapsamında mesleki eğitim kurumlarının teknoloji, teçhizat ihtiyaçları giderilmiş, öğretmenlere yurtiçinde ve yurtdışında yabancı dile eğitimi ile alan eğitimi verilmiş, yabancı uzmanların teknik bilgilerinden faydalanılmıştır. Araştırmada: kuramsal (teorik) yöntem ile doküman incelemesi tekniği kullanılmış; akademik eserlerden, Kalkınma Planlarından, mevzuatlardan, istatistiki verilerden, MEB kaynaklarından yararlanılmıştır. Towards the end of the 18. century, large-scale production was achieved with the use of the steam engine in industry in the UK, followed by the use the steam engine on railways and maritime lines, and the world trade market emerged in the mid-19. century. This industrialization movement in England was further expanded by commercial and scientific -technological developments in America, France and Germany, and as a result of this; Western Europe and America gained great economic and political superiority from the beginning of the 20. century over the neigboring countries. In the face of the development of the West, attempts to industrialize the Ottoman Empire began in the mid-19th century, but failed due to trade concession, increasing foreign debts, wars, administrative difficulties and insufficient technological infrastructure.Following the acquisition of the Liberation War, established Turkey with the proclamation of the Republic on 29th 1923 in Turkey, industry has been seen as the modt important means of economic development, beginning in the 1930s statist emphasis was given to industrialization policies and established many industrial plants. After the economic recession during the Second World War in Turkey, particularly since the early 1960s entered in the planned economy period, import substitution, prepared by the industrial strategy five-year development plan with across the country socially, culturally and economically development movement started. However; as a result of the economic crisis in the late 1970s, the import substitution industry was abondoned. Since 1980, export-oriented strategy has been adopted by focusing on free market economy. The purpose of this research is to explain what was planned in vocational training institutes in Turkey which were under the influence of industrialisation between the years 1960 and 1990, explain the things that were and weren't accomplished and determine the how much the industries' demands are fulfilled. According to the findings Turkey entered a planned development period in 1960s industrialization gained more importance starting with the First plan. However, as a result of rapid industrialization, there was a great need for manpower. Therefore, in the First plan, since formal vocational education institutions were deemed insufficient to meet the need, it was decided to train manpower through education within the industry. In the second plan, it was seen that the manpower raised was insufficient in quality. Therefore, apart from increasing the manpower, it was decided to monitor the developments in the industry, to improve the relations with the industrial sector and to increase the technician schools to four years. In the third plan, manpower needs could not be met in the fields demanded by the industries and more manpower was raised in the areas that were not needed. The number of students per teacher increased gradually. Students could not be directed to technician schools. Therefore, in line with the demands of the industry, it was decided to train manpower in the fields needed, to develop relations with industries, to regulate the status and wages of the students who completed the school, to meet the technological needs of industrial vocational training institutions and to train manpower in a short time through non-formal vocational education. However, since these decisions could not be fulfilled in the fourth plan, similar decisions were taken and implemented. In the fifth plan, since industrial vocational high schools were seen as costly in the training of qualified manpower, it was decided to direct young people to non-formal vocational education institutions. In 1968, the First Meeting of the Supreme Advisory Board was held. Almost all subjects related to the vocational education system were communicated at the meeting. In this context, the Draft Regulation on Vocational and Technical Education Advisory Boards and the apprenticeship training and the apprenticeship, foremen and mastership laws were discussed in order to cooperate with all sectors and organizations, especially the industrial sector, and to make vocational education more institutional. These drafts were brought to the agenda again at the Industrial Vocational and Technical Education and Industrial Relations Symposium held in 1975. Finally, in 1976 the Regulation on Advisory Boards of Vocational and Technical Education and in 1977 the Law No. 2089 on Apprentices, Foremen and Mastership came into force. However, as the apprenticeship training wasn't effficient, it was reorganized and entered into force in 1986 as Apprenticeship and Vocational Training Law no. 3308. Thus, the school-industry (dual education program) program was started in all vocational education institutions. Since the 1977-1978 academic year, it has been decided to implement the School-Industry Collaborative (OSANOR) Education Project in four industrial vocational high schools using national means. As the project focused on practical training, the students received practical training in industrial areas. In the project schools, the field in which education will be given is arranged according to the fields demanded by the industry. In each school that has intensified education, it has been decided to establish school industry board and vocational boards and to carry out the education program in a planned and appropriate way, to direct students to various fields, to implement various teaching programs, to enable students to get a job after graduation and make progress in business. However, the Project was terminated with the Law no. 3308 due to increasing financial difficulties in the following years and the failure to establish the necessary relationship with the workplaces. Towards the end of the 1980s, international projects have been carried out with the influence of Turkey's opening up to other countries process. The aim of these projects is to provide manpower to the fields demanded by the industry in general and to develop industrial vocational training institutions. In accordance with the project, a certain amount of loans and grants were provided and government support was received. Within the scope of the project, technologcial and equipmental needs of vocational education institutions were met, teachers were given foreign language education and field training at home and abroad, and technical knowledge of foreign experts was utilized. Theoretical (academic) method and document analysis technique were used in the research and academic works, Development Plans, legislation, statistical data and resources provided by Ministry of Education were utilized.
Collections