Bir yalanın iç-gerçekliği olarak sanat; Günümüz sanatına eleştirel bir bakış

Abstract

Bu tezde postfordist üretim biçiminin ve neoliberal kapitalizmin sanat alanı ve sanatsal üretimin doğasına etkileri, bu süreçte yer alan ilişki ağı araştırılmakta; günümüzde bilgi üretme ve yönetselliğin gerçek-hakikat bağlamında sanatın doğasına sızarak onu araşsallaştırması, bu bağlamda sanatın muhalifi olduğu kurumsallığın onayına ihtiyaç duyar hale gelmesi tartışılmaktadır. Küreselleşme sürecinin yanı sıra enformasyon kaynaklarının kolay ulaşılabilirliği, teknolojik gelişimin beraberinde getirdiği imge üretiminin çoğulluğu ve nu imge üretimine demokratik ulaşımın sanatçıyı üretim bağlamında açımladığı kadar krize soktuğu; günümüzde sanatçının üretimini durdurması (grev) ya da kimliğini belirsizleştirdiği pratikleri araştırmasının ideolojik olarak ötekileştirme politikalarına dair bir farkındalık sunduğu savlanmakta, üretimin artmasının sanatçının değil piyasanın bir güdüsü olduğu ve dolayısıyla bu süreci bozacak bir anlayışın benimsenmesinin gerekip gerekmediğine bakılmaktadır.

In this thesis, the effects of post-fordist production mode and neoliberal capitalism on the nature of art space and artistic production, as well as the network involved in this process are investigated. It is discussed that today's production of information and governmentality have infiltrated into the nature of art in the context of reality-truth, and so, art has changed into a mode in which it needs the approval of institutionality to which it indeed is opposed. It is argued that in addition to the globalization process, information sources have become easily accessible, and technological development is accompanied by the pluralism as well as democratic transportation of image production and the artistic production context. Today, the artist's efforts to stop the production (strike) or to undermine his identity have raised awareness of ideologically alienation policies. It is aimed to find out whether the increase in production is an act of the market, not the artist, and therefore, whether or not an understanding that would distort this process should be adopted.