1940- 1970 dönemi Türk resminde soyut eğilimler, içerik çözümlemesi ve Fikret Mualla
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Araştırmada ilk olarak soyut sanatın ortaya çıkışı ve gelişimi incelenmekte, 1940-1970 dönemi Türk resim sanatında soyuta yönelim süreci, soyut eğilimli sanatçılar etkisinde analiz edilmektedir. Analiz sürecinde betimsel içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. 1940-1970 dönemi soyutlama eğilimleri incelenirken, Batılı soyutlama yöntemleri ve biçim anlayışlarının Türk resim sanatındaki etkileri değerlendirilmekte ve 1950'lerde görülmeye başlanan özgünleşme ve ulusal bir kimliğe ulaşma çabalarının etkileri sürece dahil edilmektedir. Tezin diğer bölümünde; Fikret Mualla'nın yaşamı ve eserleri üzerine bir çözümleme yapılmaktadır. Son olarak biçimsel ve içeriksel olarak analiz edilen Fikret Mualla resimleri, Feldman eleştiri basamakları göz önünde bulundurularak değerlendirilmekte ve ayrıntılı incelenmektedir. Ağırlık noktası birden fazla olan yapıtların incelenmesinde birden fazla yöntemin kullanılmasının gerekliliği nedeniyle Fikret Mualla resimlerinde yer alan doğa, nesne ve figürlerin inceleme süreçleri; Kandinsky'nin renk temelli oluşumları olan geometrik formlar, Gestalt kuramının temelini oluşturan şekil-zemin ilişkisi, Itten'ın renk kontrastlık kuramı, fenomenoloji felsefesinin yönelimsellik kavramı, algısal farklılıklar ve aktarım süreçleri ile birlikte değerlendirilmekte, genel bir yargıya varılmaktadır. Elde edilen bu veriler kapsamında, betimleme modelinde ilişkisel çözümleme yöntemi kullanılarak sonuca ulaşılmıştır. Bu çalışma ile Türk resim sanatında, Fikret Mualla'nın kendi içinde genişletilmesi ve incelenmesi gereken bir değer barındırdığı görülmekle birlikte, eserlerinin oluşum aşamalarının ardında yatan psikolojik yaklaşımlar ve öznel algı süreçleri çözümlenmeye çalışılmaktadır. Bu anlamda araştırmanın sınırlandırıldığı ve Türk resim sanatında nesnel dünyanın algı ve aktarım farklılıkları ile soyutlama eğilimlerinin sanatsal yaratımlarda Batı ile ortak düşünsel süreçleri yakaladığı 1940-1970 döneminin analiz edilmesinin, yeni araştırmalara katkı sağlaması açısından önem taşıdığı görülmektedir. The research first takes on the emergence of the abstract art and its development, and analyzes the process of drift towards the abstract in Turkish painting between the dates of 1940-1970 with regard to artists with abstract tendencies. Descriptive content analysis method was used in the analysis process. While examining the inclination towards abstractionism, the research evaluates the effect of Western methods of abstraction and understanding of style on Turkish painting, including to this process the attempts of authentication and formation of a national identity. In another section of the thesis; an analysis is performed on the life and works of Fikret Mualla. And lastly, the paintings of Fikret Mualla, analyzed contextually and also in terms of style, are evaluated and scrutinized in detail taking into consideration the stages of Feldman critique. Since more than a single method of evaluation should be applied in review of pieces of multiple points of significance, the evaluation process of nature, object and figures in Fikret Mualla's paintings is reviewed from various aspects including the geometrical forms which are Kandinsky's color based entities, shape-surface relationship (the basis of Gestalt theory), Itten's color contrast theory, the concept of orientationality in phenomenology, perceptional differences and the process of transference, reaching a single verdict in general. In the scope of the data obtained, descriptive analysis method using the conclusions of the relational model. With this study on Turkish painting, psychological approaches and subjective perception processes underlying the formation process of Fikret Mualla's paintings are analyzed, acknowledging that Mualla is a value that must be extended and examined within itself. In this sense, analyzation of 1940-1970 period - to which this research is limited - in which a common intellectual process with West in terms of differences of perception and transference of objective world along with the tendencies of abstraction is achieved in artistic creations is thought to be of significance in its capacity to contribute new researches.
Collections