Anadolu`nun Türkleşmesi ve Türk vatanı haline gelmesi meselesi

Abstract

Türk ve İslâm dünyasının inkişaf devirlerinden uzaklaşarak duraklamaya yüz tuttuğu X. yüzyılda iki dünyanın kesiştiği bölgelerde İslâmiyet'in verdiği taze bir ruhla yeniden tarih sahnesine çıkan Türkler iki tarafa da hayat vermişlerdir. Türklüğe ve Müslümanlığa yeni ufuklar açıp yeni ülkeler kazandırmışlardır. Horasan'da bir güneş gibi doğarak Türk ve İslâm âlemini nizama koyan Büyük Selçuklular devrinde Türklerin son hudut kalesi Anadolu da Malazgirt savaşını izleyen dönemde kısa sayılabilecek bir süre içerisinde fethedilerek Türk-İslâm beldelerine dâhil edilmiştir. Türkmenler meselesi başta olmak üzere fetih arifesinde ortaya çıkan birtakım tarihî şartlar, bu büyük tarihî hâdisenin başlangıç halkasını oluşturmuştur. Türk beyleri ve milleti bu hudut kalesini vatan addederek Türkleştirecek ve Anadolu günümüze kadar devam eden süreçte büyük Türk devletlerine kaynak teşkil edecektir. Anadolu'nun yüzyıllarca şahit ve alışık olduğu dışarıdan bir askerî ve siyasî iktidarın tesis edilmesinin tersine Türkler, yeni vatanlarını ve devletlerini yine bu topraklar üzerinde yönetmişlerdir. Öte yandan, askerî ve siyasî hâkimiyeti sağlamanın yanında bir ülkeyi vatanlaştıracak olan diğer amilleri de ihmal etmeyerek nüfus ve kültürel hâkimiyeti de kurup yerleştirmişlerdir. Öyle ki, her devirde Anadolu'ya koşup gelen Türkler ülkedeki Türk nüfus ve varlığını daima ikmal etmiş ve ülkenin her köşesine inşâ edilen ve kusursuz bir mekanizmayla işleyen kültür eserleri ve müesseseleri, Anadolu'nun Türkleşmesi ve Türk vatanı haline gelmesinde siyasî ve askerî başarılar kadar etkili olmuştur. Türkler Anadolu'da sağladıkları siyasî ve medenî inkişafı yıkmak ve yok etmek isteyen yabancı istilalara karşı ülkeyi çok pahalıya mâl ederek ebedî bir vatan kurmuşlardır.Anahtar Kelimeler : Türkler, Türkmenler, Türkmenler meselesi, Malazgirt savaĢı, Anadolu, TürkleĢme, Selçuklular

In the tenth century which the development of Turkish and Islamic world begin to decline, Turks who came back to the stage of history with a fresh spirit of Islam gave the life on both sides at the region of intersection of two worlds. They brought in new countries, openning new horizons to the Turkishness and Islam. Emerging like a sun in Khorasan, they put Turkish and Islamic world in an order and the last frontier fortress conquered in a short period of time was included in the Turkish-Islamic towns in the age of the Great Seljuk Turks in period following the battle of Manzikert. Some historical conditions, especially the Turkoman ıssue on the eve of conquest have created the initial ring of this great historical event. Turkish chiefs and people will turkify this frontier fortress by adopting as a homeland and Anatolia will constitute the source to the great Turkish states ongoing process until today. Contrary to the establishment of military and political power from outside which Anatolia has witnessed and was accustomed for centuries, Turks have managed their new homeland and states on this land. On the other hand, in addition to providing military and political domination, they placed and established population and cultural domination with other factors which will make a country homeland. So that, Turks who emigrated to Anatolia has always reinforced Turkish population and its presence in the country in all ages. Cultural monuments and institutions built into every corner of the country and working with an excellent mechanism have been as effective as the political and military achievements in the turkification of Anatolia and becoming a Turkish homeland. Turks have established an everlasting homeland against foreing invasions who wanted to destroy and eradicate political and civil progress which Turks provided in Anatolia.Key Words : Turks, Turkoman, Turkoman ıssue, Battle of Manzikert, Anatolia, Turkification, Seljuks