Kepçe kulak deformitelerinin düzeltilmesinde perkütanöz sutur otoplasti tekniğinin geleneksel yöntemlerle karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
GİRİŞ VE AMAÇ: Çalışmamızda kepçe kulak deformitesinin düzeltilmesi için uyguladığımız geleneksel yöntemler (G.Y.) ve perkütanöz sutur otoplasti yöntemini (P.S.O.Y.) operasyon süresi, etkinlik, rekürrens, komplikasyon oranı ve hasta memnuniyeti açısından karşılaştırmayı amaçladık.GEREÇ VE YÖNTEM: Ocak 2010 - Nisan 2014 tarihleri arasında yaşları 5 ile 31 arasında değişen ve kepçe kulak deformitesine bağlı yakınlamalar ile polikliniğimize başvuran 74 hastada (37 bayan ve 37 erkek) toplam 145 kulak (71 bilateral ve 3 unilateral) aynı cerrah tarafından opere edildi. Hastalar uygulanan cerrahi tekniğe göre iki gruba ayrıldı. Geleneksel yöntem kullanılarak opere edilen 32 hasta birinci gruba (G.Y. grubu), perkütanöz sutur otoplasti yöntemi kullanılarak opere edilen 42 hasta ise ikinci gruba (P.S.O.Y. grubu) alındı. Aurikulosefalik mesafe 3 farklı noktadan preop ve postop 1.hafta 1. ay, 3. ay, 6. ay, 12. ayda ölçüldü. Hasta memnuniyeti vizuel analog skala (V.A.S.), Glaskow benefit inventory (G.B.İ.), Glaskow children benefit inventory (G.C.B.İ.), 5-likert type skale (L.T.S.) olmak üzere 4 farklı anket skalaları kullanılarak değerlendirildi. BULGULAR: İki grup arasında yaş ve cinsiyet bakımından istatistiksel olarak önemli fark bulunmadı. P.S.O.Y. ile opere edilen kulaklarda ortalama operasyon süresi, G.Y. ile opere edilen kulaklara göre istatistiksel olarak önemli derecede daha kısa bulundu (p<0.001). Komplikasyon oranları bakımından iki grup arasında önemli istatistiksel fark bulunmadı (p=0,517). Ancak kanama ve hematom oranının birinci grupta (G.Y.), sutur ekstrüzyonu ve sutur granulomu oranının ikinci grupta (P.S.O.Y.) daha fazla olduğu saptandı. Aurikulosefalik mesafenin iki grupta da 6. aya kadar istatistiksel olarak arttığı görüldü. G.Y. grubunda ise 6. Ay ile 12. Ay arasındaki aurikulosefalik mesafe artışının istatistiksel olarak önemli olmadığı, P.S.O.Y. grubunda ise 6. Ay ile 12. Ay arasındaki aurikulosefalik mesafe artışının istatistiksel olarak önemli olduğu bulundu. P.S.O.Y. deki rekürrens gelişiminin G.Y. göre istatistiksel olarak önemli oranda fazla olduğu saptandı ( χ^2=3.890, p = 0.049). Hasta memnuniyetini değerlendirmek için uygulanan V.A.S. ve 5-Likert Type Skale (L.T.S.) ve G.C.B.I. anketlerinde hasta memnuniyeti açısından istatistiksel olarak önemli fark saptanmadı. G.B.I. anketi ise yeterli yetişkin hasta sayısı olmadığı için değerlendirilemedi.SONUÇ: Perkütanöz sutur otoplasti yöntemi operasyon süresinin kısa olması, hastanın postoperatif dönemde daha hızlı iyileşmesi, hemoraji ve hematom komplikasyon oranının düşük olması ile otoplasti de en çok tercih edilen geleneksel yöntemlere iyi bir alternatif yöntem olarak görülmektedir. Dirençli kıkırdak yapısındaki büyük kulaklar ve derin konkal hipertrofi haricindeki kepçe kulaklarda P.S.O.Y. kullanıldığında memnuniyet verici sonuçlar elde edilebileceği dününülmektedir. Kıkırdak yapıda kesi yapılmadığı için P.S.O.Y. de revizyon operasyonunun kolay yapılabilmesi önemli bir avantaj sağlamaktadır. Anahtar Sözcükler: Aurikula, kepçe kulak, otoplasti, deformite, memnuniyet INTRODUCTION AND PURPOSE: We aimed to compare the traditional surgical method (T.M.) and percutaneous suture otoplasty technique (P.S.O.T.) for correcting prominent ear deformity in terms of duration of operation, effectiveness, recurrence, complication rate and patient satisfaction. MATERIALS AND METHODS: Same surgeon operated 145 ears (71 bilateral, 3 unilateral) in 74 patients (37 male and 37 female) who attended to our outpatient clinic with prominent ear deformity between January 2010 and april 2014. Patients divided into two groups according to their type of operation. The first group consisted of 32 patients who underwent otoplasty with traditional surgical method (T.M. group) and the second group consisted of 42 patients who underwent percutaneous suture otoplasty surgery (P.S.O.T. group). The auriculosephalic distance measured from three different points preoperatively and postoperatively in first week, first month, third month, sixth month and twelfth month. Patient satisfaction measured using 4 different questionnaire like visual analog scale (V.A.S.), Glasgow benefit inventory (G.B.I.), Glasgow children benefit inventory (G.C.B.I.), 5-likert type scale (L.T.S.). FINDINGS: There was no statistically significant difference between two groups in terms of age and gender. The duration of operation was statistically significant shorter in percutaneous suture otoplasty technique by comparison with traditional method group (p<0.001). There was no statistically significant difference between two groups with regard to complication rates (p=0,517). But it is important to mention that the first group (T.M.) has higher haemorrhage and haematoma rates and the second group (P.S.O.T.) has higher suture extrusion and suture granuloma rates. The auriculosephalic distance statistically significantly increased till postoperative sixth month. Even the auriculosephalic distance didn't increase statistically significantly in T.M. group between sixth and twelfth months in P.S.O.T. group it increased statistically significant between sixth and twelfth months. The recurrence rates of P.S.O.T. group was excessive with regard to T.M. group. There was no statistically significant difference between V.A.S., 5-likert type scale, G.C.B.I. questionnares used for determining patient satisfaction. The G.B.I. questionarre can't be evaluated since the number of patients was not enough. RESULT: The percutaneous suture otoplasty technique is a good alternative for traditional otoplasty methods as it has shorter duration of operation, lesser complication rates like haemorrhage and haematoma, and faster recovery time. Except huge ears with resistive cartilages and deep conchal hypertrophy, P.S.O.T. is satisfactory in prominent ear correction. Another advantage of P.S.O.T. is simplifying the revision operations because of incisionless cartilage correction. Key Words: Auricula, prominent ear, otoplasty, deformity, satisfaction
Collections