Küreselleşme ve yurttaşlık hukuku Avrupa Birliği sürecinde yargı reformu ve (yeni)ceza muhakemesi kanunu

Abstract

Bu çalısmada, Avrupa Birliği sürecinde kabul edilerek 1 Haziran 2005tarihinde yürürlüğe giren 5271 Sayılı Yeni Ceza Muhakemesi Kanunu'nun yurttashak ve özgürlükleri temelinde getirdiği yenilikler konu edinilmistir. 20. yüzyılın sonçeyreğine kadar reel demokrasinin bas aktörü ve siyasal mesruiyetin temel kaynağıolarak kabul edilen yurttaslar ve yurttaslık statüsü son çeyrek yüzyılda cidditartısmalara maruz kalmıstır. Küresellesme diye anılan süreçte, klasik ulus-devletyurttas denklemi, sanayi sonrası enformasyon toplumunun ihtiyaçlarını karsılamaktayetersiz kaldığından, reel demokrasi, mesruiyet krizi ile karsı karsıya kalmıstır. Bukrizin asılmasında yeni yurttaslık arayısları gündeme gelmis, bu bağlamda JurgenHabermas tarafından ortaya atılan ?anayasal yurttaslık? tezi, bu krizin asılmasındaönemli bir çıkıs yolu olarak sosyal bilimcilerin gündemine girmistir.Küresellesmenin bölgesel düzeydeki en önemli ve etkili bir örneği olan AvrupaBirliği bir yönüyle ulus üstü bir örgütlenme örneği olarak ulus-devletin egemenlikyetkilerini devralarak, yurttaslığın yapısını değistirmis, diğer taraftan bu birliğe üyeolmak isteyen devletlerin siyasal, ekonomik ve hukuki yapılarında bir çokdeğisikliğin meydana gelmesi sonucunu doğurmustur.Bu birliğe üye olmak isteyen Türkiye de bu süreçte çok ciddi siyasi,ekonomik ve hukuki değisimler yasamıstır. Özellikle toplumsal düzenin genelyapısını, isleyisini ve yurttaslık statüsünün içeriğini belirleyen nitelikte, hukukXIIIalanında yapılan değisiklikler tek tek yurttasların hak ve özgürlüklerini çok derindenetkilemistir. Bu süreçte kabul edilen 5271 Sayılı Yeni Ceza Muhakemesi Kanunu herbir yurttasın ceza muhakemesi alanında gündeme gelen hak ve özgürlüklerini çokciddi bir sekilde gelistirmis, yurttasın temel hak ve özgürlüklerinin korunmasınısağlayacak yeni etkili ve çağdas mekanizmalara yer vermistir.

The purpose of this study is to define the innovations brought about on thebasis of civil rights and freedoms through the Turkish Criminal Law no 5271, theNew Code of Criminal Procedure, put into action on June the 1st, 2005,which waslegitimated in the process of adaptation to the European Union. The status ofcitizens, who had been regarded as the main actors of real democracy and thefoundation of political legitimacy up to the last quarter of twentieth century, has beenexposed to serious controversy in the last twenty five years. The so-called process ofglobalisation has rendered the traditional equation of nation-state and citizeninadequate in meeting the needs of post-industrial information society, and thereforehas led into a crisis of legitimacy. In order to overcome the crisis, new forms ofcitizenship were sought, one of which is the ?constitutional citizenship?, proposed byJurgen Habermas. This formulation has become a part of the agenda of socialsciences as a way out of the crisis.European Union (EU), which is the most important and the most influentialcase of globalism at the regional level, being a transnational organization, took overthe sovereignty of the nation-state and, in due course, changed the form ofcitizenship. On the other hand, it brought about many changes in economic, politicaland juridical structure of the state which went through the process of becoming amember of European community.Turkey, desiring to be a member of European community has also experiencedserious political, economic and juridical change. Especially the changes in theXVgeneral and operational structure of social order, which had direct impact on thecontent of the status of citizenship, have affected the rights and freedoms of hercitizens very seriously. The Turkish Criminal Law no 5271, that is, the New Code ofCriminal Procedure, accepted during this process, has improved the rights andfreedoms of citizens, concerning criminal procedure, seriously; and has provided anew influential and modern mechanism that maintains fundamental rights andfreedoms of citizens.