Stanley Kubrick`in ?Otomatik Portakal? filminin, Türkçeye çevirisinin incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Çeviri etkinlikleri, modern dünyanın ana iletişim yöntemini temsil etmektedir. Farklı toplumları birbirine tanıtan, birbirleriyle etkileşime girmelerini, gelişip zenginleşmelerini sağlayan çeviribilim sahası, oldukça dinamik ve güçlü bir saha olarak, kitle iletişiminin geniş ağını canlı tutmaktadır.Çeviribilim sahası, çok içerikli ve çok disiplinli bir sahadır. Çünkü, çeviri etkinlikleri, dil ve kültür kodlu ürünler üzerinde çalışmaktadır. Dil ve kültür, toplum yaşantılarıyla oluşan ve bu oluşumlarıyla yine toplumu bir bütün halinde tutan, onu yönlendiren canlı bir potansiyele sahiptir.Dil, insanı çıkış noktası olarak alan, tarihsel süreçler içinde yönünü bulan, psikolojik, sosyolojik, felsefi ve daha pek çok veriyi bünyesinde dinamik tutan canlı bir oluşumdur. Kültür, dilin oluşumuna zemin olan, yine oluşan bu dile gücünü ve potansiyelini borçlu olan canlı bir diğer oluşumdur. Toplumun ortaya koyduğu tüm değerler, ürünler, birer dil ve kültür ürünü olarak kendini göstermektedir. Bu nedenle, çeviri etkinlikleri, öncelikle kültür ve dili çözümlemekte, özümsemekte ve aktarmak istediği ürünü bu şekilde tanımaktadır. Daha sonra, aktarılacak kültür ve dili adres alarak ve orijinal örüntüye zarar vermeden iletişimi mümkün kılmaktadır.Bu çalışmada, dil ve kültür kodlarının yoğun olduğu ve toplum hayatına en çok etkide bulunan kitle iletişim yolu olan film çevirilerine değinilmektedir. Filmler, görsel özellikleri ile toplumlar üzerinde hızlı ve güçlü bir etkiye sahiptirler. Filmler, kültürel ve dilsel etmenlerle örülü olmaları sebebiyle çeviri etkinliklerinde yoğun bir çalışma gerektirmektedirler. Filmlerde bulunan özellikle argo ifadelerin çevirisi, kaynak ve erek kültür, dil dizgeleri üzerine daha fazla yoğunlaşmayı gerektirmektedir.Bu çalışmada, topluma dair olan her türlü detayın birer yaşantısal ürün, dolayısıyla kültür ve dil kodlu bir ürün olduğu incelenmekte; farklı toplumlar, kültürler ve diller arasındaki sağlıklı ve gerekli iletişimi sağlayan çeviribilim etkinliklerinin, bu kültürel ve dilsel etmenlerce nasıl etkilendiğini, izlediği yönünü nasıl belirlediği incelenmekte; kültürel ve dilsel elementlerin yoğun bir şekilde varlığını gösterdiği bir kara film örneği Otomatik Portakal filminin kitle iletişiminin bir ürünü olarak çevirilerinin ne tür detaylarla gerçekleştirildiği incelenmektedir. Translation studies, symbolize the method of the communication in the modern world. As a dynamic and strong field, translation studies, which not only give the societies the chance of meeting and interacting with each other but also the chance of reinforcing and enriching each other, keep the network of the mass communication active.Translation studies is an interdisciplinary and sophisticated field. It is because of the fact that, translation studies work on the culturally and linguistically coded products.Language and culture, which are made up of the social experience, have the active potential of keeping the society as a whole unit and leading it with that same experience.Language, of which the basic element is human while leading itself along the historical processes, is an active formation with the dynamic data of psychology, philosophy, sociology and on. Culture is the other formation which is the base of the formation of the language and owes its strength and potential to that formation. All the figures and the products that a society present prove themselves as each of them is a cultural and linguistical element. For that reason, the translation studies, first of all, decode the culture and the language, internalize them and that way can get to know the product being transferred. After that, it enables communication by addressing to the target language and culture without giving any harm to the original pattern.In this study, a method of mass communication, which affects the social life most, the translation of the films which are embedded intensively with the cultural and linguistic codes are mentioned. With their visual features, films have a quick and strong effect over socities. Because of the reason that films are embedded with the cultural and linguistic features, they require an intensive study during the translation processes. Especially the slang translation in films require a more intensive study in the source and target cultures and languages.In this study, it is studied that each detail about a society is an experiential product, that is a product coded culturally and linguistically; how the translation studies, which provides a healthy and necessary communication between different societies, cultures and languages, is affected by those cultural and linguistic elements and it can determine its direction; as a product of mass communication, in what type of details the translation of the film Clockwork Orange, a sample of Film Noir, in which cultural and linguistic elements are mainly seen, is made.
Collections