Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası`nın zorunlu karşılık politikasının bankaların kredi hacimlerine etkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
1990'lı yıllardan sonra enflasyon hedeflemesi rejiminin merkez bankaları tarafından sıklıkla kullanılması ile kısa vadeli faiz oranları ön plana çıkarken, zorunlu karşılıklar başta olmak üzere diğer para politikası araçları ikincil araçlar haline gelmiştir.Günümüzde merkez bankalarının fiyat istikrarı yanında finansal istikrarı da korumayı hedeflemesi ve yaşanan önemli krizlerin varlık fiyatlarındaki aşırılıklar nedeniyle oluşması sonucunda kredi piyasalarının yakından izlenmesinin gerekliliği ve bu konuda merkez bankaların rolü daha da vurgulanır hale gelmiştir. Bu çerçevede, faiz dışı politika araçlarının da fiyat istikrarı amacı ile çelişmeyecek şekilde öncelikle finansal istikrar amacıyla kullanılması fikri öne çıkmış, yaşanan küresel finansal krizi takip eden dönemde, zorunlu karşılıkların rolü daha çok sınanmaya başlamıştır.Bu çalışmada, faiz dışı araçlardan biri olarak zorunlu karşılıkların, merkez bankaları tarafından, bankaların ve diğer mali kurumların ellerinde bulunan kredi verilebilir fon miktarının kontrol edilmesi yoluyla kredi genişlemesi ve kredi daralması dönemlerinde kullanıldığında fon miktarını ne büyüklükte etkilediği analiz edilmektedir. Literatürde zorunlu karşılık aracının etkinliğine ilişkin çok araştırma bulunmamaktadır. Bu çalışma, bu konuda yapılan öncül araştırmalardan biri olarak ele alınabilir.Sonuçta, zorunlu karşılıkların merkez bankalarınca finansal istikrarın sağlanması ve sürdürülmesi amacıyla kullanılabileceği, ancak uygulamada tek başına yeterli olmadığı görülmüştür. Bu nedenle, zorunlu karşılıkların diğer makro riskleri azaltıcı araçlar ile eşgüdümlü olarak kullanılması önerilmektedir. Following the 1990?s, as the short term interest rates came forefront through the frequent use of inflation targeting regime by central banks, the other monetary policy tools, primarily the reserve requirements, have become secondary tools.Today, since the central banks target to preserve the financial stability along with the price stability and because the most important crises experienced have resulted from excessiveness in assets prices , the necessity of close monitoring of the credit markets and the role of central banks in this respect have become ever more underlined. Within this framework, the idea of using the non-interest policy instruments, primarily with the aim of financial stability without compromising with the price stability aim, has come to the forefront and following the global financial crisis, the role of reserve requirements has been tested more than before.This study analyzes the usability and effects of the reserve requirements as a non-interest policy instrument of central banks by means of controlling the amount of loanable funds in possession of the banks and other financial institutions during the periods of credit expansion and credit crunch. The literature offers only a very limited number of studies on the usability of reserve requirements for the purpose of financial stability. Hence, this study can be viewed as one of the leading in this area.It is concluded that reserve requirements can be an effective tool for central banks to preserve and maintain financial stability; however, it is not adequate by itself. For this reason, it is recommended that the reserve requirements should be used in coordination with the other macro-prudential tools.
Collections