Muhalif öğretmen kimliği ve muhaliflik deneyimlerine ilişkin fenomenolojik bir çalışma
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Bu araştırmanın amacı; öğretmenlerde muhalif kimliğin oluşumunu ve bu kimliğin yansımalarını pratik deneyimleri doğrultusunda nasıl anlamlandırdıklarını keşfetmektir. Bu genel amaca yönelik öncelikle muhalif kimliğin oluşumunda etkili olan faktörler ve sonrasında muhaliflik deneyimlerine katılımcılar tarafından yüklenen anlamlar ile bunun pratik sonuçları araştırılmıştır.Yöntem: Araştırmada nitel araştırma desenlerinden fenomenoloji tercih edilmiş-tir. Pilot çalışma ve uzman görüşleri ile son şekli verilen görüşme soruları 20 katılımcıya yöneltilmiş ve açık, eksen ve seçici kodlama süreçleriyle analiz edilerek bulgular raporlanmıştır. Araştırmanın geçerlik ve güvenirliğinde veri ve araştırmacı çeşitlendirmesi ile yansıtıcı düşüncelerden yararlanılmış, araştırmacı etkisi ve etik ilkeler konusunda gereken hassasiyet gösterilmiştir.Bulgular: Araştırmada muhalif kimliğin oluşumunda rol oynayan başlıca faktör-ler olarak; aile yapısı, sosyal çevre, karakter ve kişilik özellikleri, eğitim hayatı, meslek hayatı ve üst faktörler göze çarpmıştır. Üst faktörlerin diğer etkenleri kapsayan yapısı dikkat çekmiştir. Özellikle üst faktörlerin küresel etmenlerle birlikte kendi ideolojik doktrinlerini dayatma ve hegemonya kurma, böylece üzerinde tahakküm kurduğu kitleyi kendi konfor alanında tutma eğilimi taşıdığı söylenebilir. Bu tahakküm biçimlerinin karakteristik özelliklerinde ise paternalizm izleri görülmektedir. Muhalif hareket ise bu dayatmaya karşı tepki içinde ve ağırlıklı olarak savunma şeklinde bir görünüme sahiptir. Bu karşı tepki paternalist ilişkinin toplumsal baskısına yönelik bir karşı duruş olarak da nitelendirilebilir. Eleştirel pedagojinin bu noktada epistemolojik ve ampirik açıdan mu-halif kimliğin biçimlenme mekanizması üzerinde olumlu etkileri bulunabilir. Özellikle teorik temellere dayanan bir muhalif eylem biçimine katkı sağlayabilir. Sonuç ve Öneriler: Sonuç olarak muhalif kimliğin gelişiminde üst faktörler ve aile yapısı en etkili boyutlar olarak göze çarpmaktadır. Muhalif kitlenin sosyolojik, poli-tik, kültürel ve ekonomik temellerini anlamada bütüncül yaklaşılması gerekmektedir. Bu sebeple eleştirel pedagojinin ele aldığı temel konular etrafında bir tartışma zemininin yaratılması, hem kimlik gelişimi anlamında muhalif öğretmenlere sağlam bir zemin yaratırken, hem de muhalif eylem biçimlerinin sosyal ve politik geçerliğini sağlayabilir. Bu doğrultuda araştırmacılara; eleştirel pedagoji alanında daha derinlemesine saha araş-tırmaları yapmaları ve muhalif hareketlerin bu alan içindeki konumlarını açıklamaları, uygulayıcılara ise; sendikal örgütlenmelerin gerektirdiği nitelikli eylemler vasıtasıyla iktidar baskılarına direnç göstermeleri önerilebilir. Böylece iktidarın paternal tahakküm biçimlerine hem teorik hem de pratik alanda güçlü bir karşı tepki söylemi geliştirilebilir. Purpose: The purpose of this research is to discover the formation of dissident identity in teachers and how they make sense of the reflections of this identity based on their practical experience. For this general purpose, first of all, the factors affecting the formation of the dissident identity were investigated. Then the meanings, which were attributed by the dissent experiences of participants, and their practical results were in-vestigated.Method: In the study, phenomenology was preferred among qualitative research designs. Interview questions, which were finalised after pilot study and expert opinions, were directed to the 20 participants and analysed using open, axis and selective coding processes then reported. In the validity and reliability of the study, data and researcher diversification and reflective thoughts were utilised, and necessary sensitivity was shown in terms of researcher effect and ethical principles. Results: The main factors that play a role in the formation of dissident identity; family structure, social environment, character and personality traits, educational life, professional life and higher factors were outstanding. The structure of the higher factors, including other factors, was noteworthy. In particular, it can be said that the higher factors tend to impose their ideological doctrines together with global factors and to establish hegemony, thus keeping the masses they dominate in their comfort zone. The characteristic features of these forms of domination are traces of paternalism. On the other hand, the opposition movement reacts to this imposition and has a predominantly defensive appearance. This counter-reaction can also be described as a counter-attitude towards the social pressure of the paternalist relationship. At this point, critical pedagogy can have positive effects on the epistemological and empirical aspects of the shaping mechanism of opposing identity. In particular, it can contribute to a form of dissenting action based on theoretical foundations.Conclusion and Suggestions: As a result, the most influential dimensions are the most critical factors in the development of opposing identity and family structure. The sociological, political, cultural and economic foundations of the opposing masses need to be approached holistically. For this reason, creating a basis for discussion around the critical issues addressed by critical pedagogy can both provide a solid basis for dissident teachers in terms of identity development and provide social and political validity of oppositional forms of action. In this direction; conducting in-depth field research in the field of critical pedagogy and explaining the position of oppositional movements in this field; it can be suggested to resist the pressure of power through the qualified actions required by trade union organisations. Thus, a robust counter-discourse discourse can be developed in both theoretical and practical fields to the forms of paternal domination of power.
Collections