Barajların aplikasyonu ve Atatürk Barajı üzerinde bir uygulama
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Türkiye, önemli su ve toprak kaynakları bulunan, bunların belli bir bölümünü geliştirmiş ve kalan büyük kısmını geliştirme çabalarını sürdüren bir ülkedir. Günümüzün çok hızlı nüfus artışının yanısıra, ekonomik yönden gelişmiş ülkelere nazaran görülen farklar, bu çabaların çok daha hızlı bir tempoya sahip olmasını zorunlu kılmaktadır. insan yaşamıyla ilgili uygarlık eserlerinin kalıntıları onbin yıl öncesine kadar izlenmekte, insan varlığının başlangıcından çok daha eski olduğu bilinmektedir. Anadolu'da yaşayan ilk kavimler dahi su biriktirme tesisleri kurmuşlardır. Çok eski devirlerden kalma gölet ve depolama tesislerine rastlanmaktadır. Genellikle içme suyu ihtiyacı için yapılmış iki tarafı taş duvar ve arası geçirimsiz toprakla doldurulmuş tarihi bentler halen görev yapmaktadır. Romalı'lar devrinden kalma, yükseklikleri 8-10 m'yi bulan ve genellikle feyezanlar sebebiyle yıkılmış gölet kalıntılarına Anadolu'nun birçok yerlerinde rastlanılmaktadır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde İstanbul içme suyu ihtiyacı için yapılmış olan bentler halen görevlerini sürdürmektedirler. Yüzyılımızda ve özellikle Birinci Dünya Savaşından sonra hızla gelişen sulama, taşkın kontrolü ve kullanma suyu ihtiyacı ile sanayinin ve büyük şehirlerin elektrik enerjisi ihtiyacı, yüksek baraj ve hidroelektrik santrallerin kurulması gereğini ortaya çıkarmıştır. Büyük kapasiteli inşaat makinalarının yapılabilmesi ve gelişen teknoloji, inşaat maliyetlerini düşürerek kitle halinde iş yapılmasını mümkün hale getirmiştir. Türkiye'de Cumhuriyet dönemindeki ilk baraj Ankara ilinin içme suyu için yapılmış olan Çubuk l barajıdır. Bunun dışında İkinci Dünya Savaşı sonuna kadar yapılmış olan birkaç sulama amaçlı küçük barajın dışında bir faaliyet söz konusu değildir. Bu tarihen sonra baraj ve hidroelektrik santral inşaatında hızlanma görülür. Sunulan tezde; bir baraj projesinin amacının, ondan faydalanacak olan insanların refah düzeylerini arttırmak olduğu, onlara hizmet götürmek viive baraj inşaatının çevre üzerindeki olumsuz etkilerinin en aza indirilmesinin gerektiği, barajların ve hidroelektrik santrallerinin daha fazla geliştirilmesini kolaylaştırmak için ne gibi çalışmalar yapılması gerektiği üzerinde durulmuştur. Yaşam için suya, yaşam koşullarını iyileştirmek için de enerjiye ihtiyaç vardır. Tezde ayrıca can ve mal güvenliğinin sağlanmasının taşkın kontrolleri sayesinde olacağı, bütün bunların depolama gerektirdiği için barajlara ihtiyaç duyulduğu ve dengeli baraj projelerinin sağladığı hayati faydaların toplumun barajlar konusunda ikna edilmesine bağlı olduğu vurgulanmıştır. Bütün bunları düşündüğümüzde, baraj projelerinin planlanması, aplikasyonu ve güvenirliğinin önemi daha iyi ortaya çıktığından bu gibi mühendislik çalışmalarında, gelişen teknolojiden maksimum düzeyde yararlanmanın gerekliliğine değinilmiştir. Nihayet bu konudaki sonuç ve öneriler işlenmiştir. viii Turkey has important source of water and soil, but only some part of it has already been made for use and the great part of it will able to be useful for country. That working have to be more fast because of the speed of the population and the differences of economy between the Turkey and the advanced countries. The remains of the civilization tracements about human life is watched ten thousand years ago and it is known that, the tracements remains is older than the human-being life. Even the first tribes living in Anatolia have been successful in building water storage installations. It is possible to find small dams and water storage installations dating from ancient periods. Built for the use of drinking water, old historic embankments were generally constructed by building stone walls on both sides of an impervious earth core. Such installations still exist and they are functioning. In many locations of Anatolia, it is possible to find ruins of small dams as big as 8 to 10 meters high, dated from Roman era, which were destroyed by heavy floods. Some of the small dams built during the Ottoman Empire for drinking water requirements of Istanbul are still in use. During our century and especially after World War I. the rapid development of irrigation, flood control and domestic water requirements and the large demand of electricity for the industry and large cities have necessitated the construction of large dams and hydroelectric power plants. The progress in technology and in the manufacturing of large capacity construction equipment have decreased the construction cost and made possible the execution of mass production works. The first dam built in Turkey during the Republic era is the Çubuk I dam, built for the domestic water requirement of the city of Ankara. No serious activities in dam construction can be observed until the end of second World War other than Çubuk I dam mentioned above and some other small dams built for irrigation purposes. After this date, however, an IXincrease in construction of dams and hydroelectric power plants can be observed. In this thesis it was explained that the aim of a dam project is to increase humans, who will make use of them, living condition and to serve them, moreover it was told how it can be decrease to minimum, negative effects of dam building and what it should be done to more develop dams and hydroelectric power plants. For life, water is essential and energy is necessary for improving it. In this thesis, it is stated security for life end property is enhanced by building, means of corralling flood, which is creating a reservoir of water by building dams and his requires convincing the habitats of the area by educating the about the benefits of dams. When all the above items are concerned, planning, application and reliability of such projects become more important, and in this thesis it is stated that using high technology in such applications is a necessity. Furthermore the results and proposals are evaluated on this subject in the contest of this thesis.
Collections