R.M Pirsig`in nitelik düşüncesi ve mimarlık
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZETTez mimari üründe nitelik sorununu tartışmak amacı ile yazılmıştır. Tezin odağını R.M.Pirsig'in nitelik düşüncesi oluşturur. Pirsig'in seçilmesinin nedeni nitelik kavramı ile değersistemleri, deneyim ve teknoloji arasında kurduğu özgün ilişkinin, mimari üründe nitelik içinanahtar bir okuma yapılmasına olanak sağlayacağının düşünülmesidir.İlk bölümde R.M. Pirsig'in yaşamı ve çalışmaları tanıtılmış, ek olarak 20. yüzyılın nitelikbağlamındaki önemi aktarılmaya çalışılmıştır.İkinci bölümde R.M. Pirsig'in nitelik düşüncesinin mimarlık ile ilişkilenebilecek alt başlıklarıseçilmiş ve seçilen bu alt başlıklar ayrı bölümler halinde mimarlık ile ilişkilendirilerektartışılmıştır.Üçüncü bölümde, Türkiye de yaşamakta olduğumuz fiziksel çevrede oluşan niteliksizliğinneden ve sonuçlarının, yazarın görüşlerinden faydalanarak okuma çalışması yer alır.Sonuç bölümünde R.M. Pirsig'in görüşleri ve mimari üründe nitelik konusunda kısa birdeğerlendirme yer alır.Anahtar Kelimeler: R.M. Pirsig, nitelik, mimarlık, deneyim, değer , teknolojiv ABSTRACTThe aim of this dissertation is to discuss quality and how it relates to architectural product.The focus of the dissertation is the concept of quality expressed in R.M. Pirsig?s works. Thereason behind this particular choice is that the original relation Pirsig establishes betweenvalue systems and quality , experience and technology can become a key to analyse quality inarchitecture.The first chapter focuses on R.M.Pirsig?s life and his works, as well as the significance of?quality? in the twentieth century.The second chapter introduces subheadings to the title and its various aspects in relation toarchitecture. Each aspect is then discussed separately in following chapters.The third chapter includes a reading of Turkey?s physical environment and discusses thereasons for and consequences of its lack of quality from R.M.Pirsig?s point of view.The last chapter includes a brief evaluation of Pirsig?s ideas and the subject of quality inarchitecture.Keywords: R.M.Pirsig, Quality, Architecture, Experience, Value, Technologyvi11. GİRİŞ1.1 Sorunun Tanımı ve Amaç?Modern hayatın girdabı birçok kaynaktan beslene gelmiştir. Fiziksel bilimlerde gerçekleşen,evrene ve onun içindeki yerimize dair düşüncelerimizi değiştiren büyük keşifler; bilimselbilgiyi teknolojiye dönüştüren, yeni insan ortamları yaratıp eskileri yok eden, hayatın tümtemposunu hızlandıran, yeni tekelci iktidar ve sınıf mücadelesi biçimleri yaratan sanayileşme;milyonlarca insanı atalarından kalma doğal çevrelerinden koparıp dünyanın başka birucunda yeni hayatlara sürükleyen muazzam demografik alt-üst oluşlar; hızlı ve çoğu kezsarsıntılı kentleşme; dinamik bir gelişme içinde birbirinden çok farklı insanları ve toplumlarıbirbirlerine bağlayan, kapsayan kitle iletişim sistemleri yapı ve işleyiş açısından bürokratikdiye tanımlanan, her an güçlerini daha da artırmak için çabalayan ve gitgide güçlenen ulusdevletler; siyasal ve ekonomik alandaki egemenlere karşı direnen kendi hayatları üzerindebiraz olsun denetim sağlayabilmek için didinen insanların kitlesel toplumsal hareketleri; sonolarak tüm bu insanları ve kurumları bir araya getiren ve yönlendiren, keskin dalgalanmalariçindeki kapitalist dünya pazarı. Yirminci yüzyılda, bu girdabı doğuran ve onu sürekli bir oluşiçerisinde yaşatan süreçler modernleşme diye adlandırılmışlardır.? (Berman, 1994, s. 28)20. yüzyılda yaşanan bu yoğun süreç sonunda tüketim ekonomisi, kullanım ve yaşamalışkanlıklarının neredeyse tamamını biçimlendiren etkin bir güç haline gelmiştir. Özneninnesneyi değerlendirme süreci, ilişkinin şeklini tanımlamaya çalışan tüketim ekonomisininetkileri ile bozulmaktadır. Özne nesneyi kendi deneyimlerine bağlı olarak değil ona?yüklenen? anlam üzerinden değerlendirmeye çalışmakta ve çoğu zaman kaybettiği anlamınfarkına varamamaktadır.Baudrillard bu yeni anlamı tüketimin tanımı ile ilişkilendirir. Tüketimi maddi bir pratik ya dabolluktan çok, bunların bir göstergeler örüntüsü olarak örgütlenmesi olarak tanımlar. Onagöre tüketim, az ya da çok tutarlı bir söylem içinde biraraya gelen tüm ileti ve nesnelerin sanaltoplamıdır. Tüketimin bir nesnesi olabilmek için nesne önce bir işaret olmalıdır. O artıkkeyfidir; ve böylece anlamını tüm diğer işaret edilen nesnelerin soyut ve sistematikilişkisinden alır. Sadece bu bağlamda kişilik kazanır, bir serinin parçası olur; aslamaddeselliği ile değil farklılığı ile tüketilebilir. Bu yüzden geleneksel sembolik nesneler(araçlar, mobilyalar, evin kendisi) tüketim nesneleri olmadan önce gerçek bir ilişkinin ya dadoğrudan deneyimlenen bir durumun aracısı iken, bugün tüketim nesneleri olarak başkacaanlamlarla donatılmışlardır. (Baudrillard, 2002, s.67-72)2Nesnenin bu göstergeler bütününün bir parçası haline dönüşmesi, eş zamanlı olarak insaniilişkinin de bir tüketim ilişkisi haline dönüşmesi anlamını taşır. İnsan nesneyi direkt olarakdeneyimleyemez, nesnenin anlamı farklılaşmıştır.R.M. Pirsig, ilişkideki sorunun nitelik sorunundan kaynaklandığını savunur. Nitelik; insan venesnesi arasında, insanın nesneyi gördüğü anda olan ?şey?dir. Öznenin nesneyi anlamabiçimidir. Nitelik bugün nesnenin bir özelliği olarak düşünülmektedir. Oysa nitelik, özneye venesneye ait bir özellik değil özne nesne arasındaki ilişkidedir. Öznenin nesne ile kurduğuniteliksel bağ teknolojinin gelişmesine bağlı olarak farklılaşmıştır. Öznenin nesneyideğerlendirmekte zorlanmasının sonucu olarak nitelik kavramı da anlamını kaybetmiş,sorgulanmayan bir ?şey? olarak gündelik hayatımızda yerini almıştır.Mimarlık da bu anlam kaybından payına düşeni alır. Mimarlık ürünü anlamını yalnızcakullanıcı ile kurduğu ilişkiden almaz. O da bir tüketim nesnesi haline gelmiştir. Ancak mimariürün ölçeği nedeniyle kolayca değiştirilebilir, yenisi alınabilir, çöpe atılabilir sıradan birtüketim nesnesi değildir. Günlük hayatın içinde geçtiği fiziksel ortamı oluşturma gücü ile buanlam sorununda yeri çok önemlidir. Mimarlık ürününün yaşadığı anlam kayıpları,teknolojinin mimarlıktaki kullanımında, mimarlığın kavramsal çerçevesinin gün geçtikçedeneyimsel yanını baskı altına almasına, eleştiri için değer yargılarının muğlaklaşmasınabakılarak anlaşılabilir.Sonuçta mimari üründe nitelik sorunu tartışılmaz bir şekilde hayatımızdadır. Tüketimalışkanlıklarının nesneye verdiği önem sonucunda nitelik nesnenin bir özelliği olarakalgılanmaktadır. Niteliğin, nesne ile öznenin ilişkisinden kaynaklandığı unutulmuştur. Süreçsonunda mimari üründe nitelik; bazıları için yapının fiziksel yeterliliklerinde, bazıları içinteknolojik değerinde, bazıları için kavramsal arka planında olabilir. Ancak yine de ?Aynıfiziksel çevrede, teknoloji kullanım yöntemleri aynı, mekansal olarak eş iki yapıdan birinikullanıcı için daha nitelikli kılan nedir?? sorusunun cevabını vermek kolay değildir.Pirsig, nitelik olgusunu anlayabilmek için bir çok soru sorar. ?Nitelik bilimsel olarakispatlanabilir bir şey midir? Üniversitelerde bilimsel olarak öğretildiği varsayılan nitelik nekadar gerçektir? Nitelik hemen fark edilen bir şey midir yoksa düşünselleştirilerek mi farkınavarılır? İnsanların nitelik tanımı üzerine anlaşamayıp, nitelikli nesneler üzerinde ortakdüşünceleri olmasının nedeni nedir?? sorularının cevaplarını ararken, nitelik değer ve deneyimilişkisi üzerine bir yorum getirir.Niteliğin nasıl oluştuğunu, neden kişiden kişiye farklılaştığını, deneyim ve değerler ile olan3ilişkisini, tarihteki kullanım biçimlerini anlamak, niteliksizlik sorununun çözüm yollarınıortaya çıkarmasa bile, nedenlerini anlamak açısından önemlidir. Çalışmada amaçlananPirsig?in nitelik çalışmasının sonuçlarını mimarlık bağlamında tartışmak, mimari üründeniteliğin ancak değerler ve deneyim ile ilişkilendirilerek anlaşılabilir olduğunu göstermektir.41.2 Kapsam ve YöntemÇalışmada mimari üründe nitelik olgusunun değişimini, binanın kullanıcı ile ilişkisinibelirleyen yeni şartları anlayabilmek için R.M. Pirsig?in nitelik düşüncesi temel alınmıştır.Pirsig?in seçilmesinin nedeni; nitelik, deneyim ve değer kavramları arasında ilişki kurması vebunu yaparken niteliksizliğin aşılabilmesi için olası çözüm yollarından bahsetmesidir.Çalışmasının mimarlık alanına uygulanabilir olduğu düşünülmüş ve bu nedenle mimariüründe nitelik olgusu, onun görüşleri yardımıyla anlaşılmaya çalışılmıştır.Çalışmanın ilk bölümünde sorunun genel tanımı yapılmaya çalışılmış, içinde bulunduğumuzzaman diliminin nitelik açısından önemine değinilmiş ve kısaca Pirsig?in yaşamı veçalışmaları tanıtılmıştır.İkinci bölümde, Pirsig?in nitelik düşüncesinin mimari üründe nitelik bağlamında yararlıolabileceği düşünülen kısımları alt başlıklar halinde tartışılmıştır.Bu alt bölümlerden ilki, niteliğin özne veya nesnenin bir özelliği olamayacağını, buna karşınikisinin birbiri ile olan ilişkisinde ortaya çıkabileceğini savunur. Bahsedilen ?ortaya çıkma?hali, yapılan işin ?kendi olma?, ?anlamını kendi içinde bulma? halidir. Heidegger bu konuyuvarlığın gizini açma olarak tanımlar. Ortaya çıkma hali bütün amaç, araç dengelerinden başkanesneyi kullanan özne ile de ilgilidir. Niteliğin kişiden kişiye farklılaşmasının nedeni budur.Öznenin nesneyi nasıl deneyimlediği, deneyimini nasıl anlamlandırdığı niteliği etkiler.Hafızada birikmiş deneyimler ve onların anlamlanma sürecinden bağımsız niteliğinolamayacağı düşünülmelidir. (Heidegger, 1998, s.58)Öznenin nesne ile ilişkiye girişi onun deneyimidir. Özne ne kadar çok deneyimlersehafızasında bunları o kadar çok depolar. Deneyimlere daha çok değer verir, kendi ileilişkilendirir. Benjamin?in tekniğin olanaklarının bizi gerçeği deneyimlemekten uzaklaştırdığıdüşüncesi, Pirsig?te de tekrarlanır. Gerçek, artık bilimin sürekli yeniden tanımladığı birolgudur. Bu sürekli yeniden tanımlanış, öznenin anlamlandırma süreçlerini zedeler. Öznenindeneyimleyerek anlamlandırdığı nesne ile ilişkisi de bu süreçten zarar görür. Özneler,nesnelere anlamlarını, onlarla kurdukları deneyimsel ilişki sonucunda değil, nesnelerin birertüketim nesnesi olarak onlara verilmiş değerleri üzerinden verirler. Deneyimsel değer arkaplana atılmıştır. Mimarlık bağlamında deneyimin önemsiz hale gelişi, niteliğin sadece daha?ticari? ve daha ?güzel? olanın karşılığı olarak algılanması sonucunu doğurur. (Benjamin,2001, s.50-86)Bir şeyi diğerinden ayırt etmek için değerleri kullanırız. Deneyimin hafızamızda5depolanabilmesi için bu deneyim sonucunda bir değer ortaya çıkması gerekir. Oysa tüketimtoplumunda, nesnenin değeri tüketim değeri olarak ölçülür. Nitelikli yapılaşmanınoluşabilmesi için toplumun onunla değer üreten bir ilişki kurması gerekir. Değerler toplumsalyapıdan bağımsız olarak oluşamazlar.Pirsig, niteliğin varlığını öncelikle evrimsel bir sınıflandırma içinde oluşturduğu bir değersistematiği içinde açıklar. Bu şekilde değerlerin daha iyi anlaşılmasını amaçlamaktadır.İddiası; değerlerin iç düzeninin anlaşılması sonucunda, toplumsal kaosun, anlamınkayboluşunun, disiplinlerarası ilişkilerdeki sorunların aşılabileceğidir.Oluşturduğu değerler sistemi, temel olarak statik ve dinamik olarak ikiye ayrılır. Statikdeğerler, kültürün kolay değişmeyen yasalarından, toplumsal düzenden kaynaklanırlar.Dinamik değerler ise basit ve yeni olan, süreç sonunda statik değerlerin yavaş da olsadeğişmesini sağlayan olgulardır. Dinamik zamanla statiğe dönüşür, statik zamanla dinamik iledeğişir. Sürekliliği sağlayan budur. Gelişme, batı düşüncesindeki doğrusal şemasından farklıalgılanır. Doğu ve batı yaklaşımının bir aradalığını çözüm olarak önerir. Toplumun, yalnızyasalar ile ya da yalnız değişme yeterliliği ile nitelikli yapıya dönüşemeyeceğini, ikisininbirlikteliğinin gerekli olduğunu söyler.Statik değerleri kendi içinde inorganik, biyolojik, sosyal ve entelektüel olarak ayırır. Bu ayrımevrimsel gelişimi tanımlar. Evrimsel olarak üst sistem alt sistemi kendi amaçları içinkullanabilir ancak onu baskı altına almaması gerekir. 20. yüzyılda yaşanan, entelektüel aklınyani evrimsel olarak en üst sistemin, sosyal hayatı yani bir alt sistemini baskılamayaçalışmasıdır. Niteliksizliğin ana nedenlerinden biri budur. Kent, statik ve dinamik değerlerinyoğun biçimde çarpıştığı bir alandır. Kent hem dinin ve yasaların oluştuğu, politik iradeninmerkezidir hem de sürekli değişen kültürel girdilerin bir arada olduğu en dinamik yerdir.Kentin niteliğini statik ve dinamik değerler arasındaki ilişki belirler. Niteliğin toplumsal yönüaçığa çıkmıştır.Tezin diğer bir alt alt başlığı olan niteliğin bilimselliği ve eğitim, niteliğin bilimsel olarakkanıtlanamaz oluşunu ve bu bağlamda eğitim sisteminin geçirmesi gereken değişimi tartışır.Bilimsel olarak kanıtlanamaz olan niteliğin, bilimsel eğitimi de verilemez. Diğer bütünalanlarda olduğu gibi mimarlık eğitiminin de değişim geçirmesi gerekir. Bölüm sonunda?Yeni mimarlık eğitiminin değerleri neler olmalıdır?? sorusu tartışılır.Bir sonraki bölüm, Türkiye?de yaşadığımız yoğun niteliksiz yapılaşmanın tartışıldığı,nedenlerinin anlaşılmaya çalışıldığı bölümdür. Pirsig?in görüşünde niteliğin ortaya6çıkabilmesi için toplumun ona değer vermesi gerekir düşüncesinden hareketle ?Türkiye?deneden nitelikli yapılaşmaya değer verilmiyor?? sorusunun cevabı aranmaya çalışılır. Bubağlamda mimar kimliğinin toplum ile ilişkisine bakılır. Süreçte modernleşmenin ve tüketimekonomisine geçişin ne tür bir etkisi olduğu anlaşılmaya çalışılır.Sonuç bölümünde çalışmanın sonuçları hakkında kısa bir değerlendirme yer alır.1.3 R.M. Pirsig?in Yaşamı ve Çalışmaları1928?de Minneapolis?te doğan Robert Maynard Pirsig, Minnesota Üniversitesi?nde felsefe,kimya ve gazetecilik eğitimi görmüş, Hindistan?daki Benares Hindu Üniversitesi?nde Doğufelsefesi üzerine çalışmıştır. 1959 ile 1962 yılları arasında Montana ve İllinois?daki çeşitliüniversitelerde kompozisyon ve retorik dersleri vermiştir. Bu dönem, nitelik üzerinedüşüncelerinin oluştuğu dönemdir. Dönem sonrası, 1963-1967 yılları arasında teknik yazarolarak çalışmış, mekanik aletlerin kullanım kılavuzlarını yazmıştır. Pirsig?in düşüncesine görenesnenin kullanma kılavuzunu yazmak, aslında öznenin nesne ile olan ilişkisini oluşturmasınayardımcı olmaktır. Kılavuzun yokluğunda, çoğu teknolojik aletin kullanılması olanaksızdır.İnsanın nesnesi ile ilişkisindeki dolaylılık, kullanma kılavuzları ile aşılmaya çalışılır. Yazarınilk kitabında (motosiklet üzerinde) bu ilişkideki tıkanıklıkları anlatmaya çalışması yazarınretorik profesörü ve teknik yazar oluşunun bir sonucudur.İlk kitabı olan Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı* (Z.V.M.B.S), 68 gençlik hareketininarkasından, 1974 yılında yayınlanmış ve oldukça yoğun bir ilgiyle karşılanmıştır.İlk kitabın devamı olarak da görülebilecek olan ikinci kitabı Lila** 1991 yılındayayınlanmıştır. 2005 yılında Liverpool Üniversitesinde yazarın da katılımıyla NitelikMetafiziği üzerine bir seminer düzenlenmiştir.*** Çok az ürün veren bir yazar olmasına karşınR.M. Pirsig, Nitelik Metafiziği üzerine görüşleri ile bugün özellikle internet üzerinde yapılançeşitli felsefi tartışmalara konu ve kaynak olmaktadır.*****Pirsig R.M., (1995) ?Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı?, Ayrıntı Yayınları, İstanbul**Pirsig R.M., (1998) ?Lila?, Ayrıntı Yayınları, İstanbul***Seminerde yapılan sunumların metinleri için bkz. www.robertpirsig.com****R.M. Pirsig?in görüşlerini internet üzerinden yayınlayan ve tartışan çeşitli siteler bulunmaktadır. Bunlardanen önemlisi www.moq.org (Metaphysics of Quality) olarak gösterilebilir. Nitelik metafiziği üzerine yapılançalışmalar, yazılan makaleler, yapılan toplantılarda sunulan konuşma metinleri, bazen yazarın kendisinin dekatılımıyla sunulmakta ve çeşitli tartışma oturumları yapılmaktadır.
Collections