Ulusal kimlik ve bellek tasarımı: Üsküp 2014 Projesi`ne eleştirel bir bakış
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Neolitik dönemden itibaren yerleşim yeri olarak kullanıldığı bilinen Üsküp; tarih içerisinde Paeonia, Dardani, Roma, Bizans ve Osmanlı gibi devletlerin yönetiminde bulunmuştur. 1912 Balkan Harbi ardından Osmanlı Devletinin bölgeden çekilmesiyle Bulgaristan Krallığı, Sırp-Hırvat-Sloven Krallığı, Yugoslavya Krallığı ve Nazi Almanya'sının yönetimine geçen kent; 1945 yılında kurulan Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti'ni oluşturan ülkelerden biri olan Makedonya Sosyalist Cumhuriyeti'nin başkenti olmuştur. 1991 yılında yaşanan dağılma ile federasyon yapısını kaybeden Yugoslavya'nın ardından (Kuzey) Makedonya Cumhuriyeti'nin de başkenti olan Üsküp birçok etnik gruptan kentliye ev sahipliği yapmaktadır.15. Yüzyıla kadar bir kale kenti olan Üsküp, Osmanlı yönetiminde kale çevresinde konumlanan camiler, imaretler ve mahalleler ile kale dışına genişlemiştir. 19. Yüzyılın son çeyreğinde etkisi gözlenen Tanzimat Reformları ile kentte önemli dini, askeri ve sanat yapılarını içeren imar faaliyetleri yaşandığı görülmektedir. 1912 ile 1945 yılları arasında savaşlar, yönetim değişiklikleri ve göçler kentin demografik yapısında ve mimari dokusunda önemli değişikliklere sebep olmuştur. 1945 ile 1963 yılları arasında ise kentin yapılanmış çevresinde hem Osmanlı hem de Modernizm etkileri vardır.1963 yılında yaşanan Büyük Üsküp Depremi sonrası neredeyse tamamen yıkılan kentin milli mimarlar tarafından, çağdaş tasarımlar ile yeniden inşasına imkan tanıyan master plan mimar Kenzo Tange tarafından hazırlanmıştır. 1965 yılında tamamlanan master plan ile sosyalist dönemin karakteristik mimarisi olan Brütalizm etkisi kent dokusuna hakim olmuştur. Devam eden süreçte ise Üsküp 2014 adlı bir proje ile belirlenen bölgedeki yapılara geçmişin biçimlerini kopyalayan neoklasik müdahaleler neticesinde anakronistik bir yaşam alanı ortaya konmuştur.Dönemin kamu yöneticileri tarafından geliştirilen Üsküp 2014 Projesi'nin gerçekleştirilmesi için kamu kaynakları kullanılmış ancak, kentin demografik yapısında önemli yoğunluğa sahip olan etnik grupların görüşleri göz ardı edilmiştir. Makedon ulus kimliğinin tarihsel bağlantısını gösteren 73 heykel ve anıtın proje alanında konumlandırılmış olmasına karşın, 2018 yılında imzalanan Prespa Antlaşması ile Makedonya Cumhuriyeti'nin adı Kuzey Makedonya Cumhuriyeti olarak değiştirilmiş ve tarihi Makedonya mirasının Yunanistan ile paylaşılması kabul edilmiştir.Bu çalışmanın amacı, Üsküp 2014 Projesi ile hedeflenen ulusal kimlik ve bellek tasarımının 2014 yılı sonrasında yaşanan siyasi ve sosyal gelişmeler ile değerlendirilerek mimarlık disiplinin bu amaçlar doğrultusunda üstlendiği rolün ortaya konulmasıdır. Bu amaç doğrultusunda Üsküp 2014 Projesi'nin çalışıldığı alanda yaşanan değişim nicel veriler ile ortaya konularak eleştirel bir bakış açısıyla incelenmiştir. Kent dokusuna yapılan etnik güdümlü müdahalelerin kentli belleğinde yer edinme ve kabul görme durumunu projeye yöneltilen tepkiler de göz önünde bulundurularak ortaya konmuştur. Bununla beraber Üsküp kentinin Kenzo Tange tarafından hazırlanılan 1965 Master Planı ve Üsküp 2014 Projesi kapsamında geçirdiği büyük değişimlerin kentli belleği ve projelerin kabul görmesi açılarından karşılaştırılmıştır. Skopje, known to have been used as a settlement since the Neolithic period, have been under the rule of kingdoms such as Paeonia, Dardani, Roman Empire, Byzantine Empire, and Ottoman Empire. Upon the withdrawal of the Ottoman Empire from the area after the Balkan War in 1912, the city was taken over by the Bulgarian Kingdom, Serbian-Croatian-Slovenian Kingdom, Yugoslavian Kingdom and Nazi Germany. After that, Skopje ended up as the capital of the Socialist Republic of Macedonia, one of the countries that constituted the Socialist Federal Republic of Yugoslavia. After Yugoslavia, which lost its federal structure following the breakup in 1991; Skopje, as the capital of the Republic of (North) Macedonia, has been home to many ethnic groups.Skopje, which had been a fortress city until the 15th century, expanded out of the fortress with mosques, imarets, and neighborhoods located around the fortress during the rule of Ottoman Empire. Reconstruction activities involving important religious, military, and artistic structures took place in the city with the Tanzimat Reforms, effects of which could be observed in the last quarter of the 19th century. The wars between 1912 and 1945, changes in governance, and migrations caused significant changes in the demographic structure and architectural texture of the city. Between 1945 and 1963, Ottoman influence and the impact Post-War Modernism can be observed in the urban environment of the city.The master plan, which allowed the city to be reconstructed with contemporary designs by national architects after it had been almost completely demolished by the Great Skopje Earthquake in 1963, was designed by the architect Kenzo Tange. Brutalism as the characteristic architecture of the socialist era dominated the urban texture with the master plan that was completed in 1965. In the ongoing process an anachronistic habitat has been revealed as a result of neoclassical interventions copying the forms of the past to the buildings in the area determined by a project called Skopje 2014.Although public resources were used to implement the Skopje 2014 Project, which was developed by the public administrators of the period, the views of ethnic groups with considerable density in the demographic structure of the city were ignored. Despite the fact that 73 statues and monuments showing the historical linkage of Macedonian national identity were located in the project area, the Prespa Agreement was signed in 2018 and the name of the Republic of Macedonia was changed as the Republic of Northern Macedonia and it was agreed that the historical Macedonian heritage should be shared with Greece.The aim of this study is to evaluate the national identity and memory design targeted by the Skopje 2014 Project with the political and social developments after 2014 and to reveal the role that the architecture discipline plays in this direction. For this purpose, the change in the area in which the Skopje 2014 Project was studied was examined with a critical point of view with quantitative data, and the responses to the project were also taken into consideration in the urban memory of ethnic-driven interventions made in the urban memory. In addition, the 1965 Master Plan of Skopje prepared by Kenzo Tange and the major changes under the Skopje 2014 Project were compared in terms of urban memory and acceptance of projects.
Collections