Hipertansif gebeliklerde doppler ultrasonografinin yeri

Abstract

ÖZET Doppler ultrasonografinin preeklampsi ve kronik hipertansiyondaki tanısal ve kullanım etkinliği 36'sı preeklamptik, 26'sı kronik hipertansif ve 36'sıda normotansif kontrol hastası olmak üzere toplam 98 olguda araştırıldı. Gestasyonel yaşları 21 ile 41 arasında olan bu olgulara umbilikal ve uterin arter doppler çalışması 21-27; 28-34 ve 35-41 gebelik haftalarına göre gruplandırılarak yapıldı. Bütün olgulara doppler çalışması öncesi ayrıntılı ultrasonografik inceleme yapılarak fetal anomali varlığı ekarte edildi. Olguların ultrasonografik inceleme sonunda oturur halde kan basınçları kaydedildi. Kronik hipertansiyon ve preeklampsi ve normotansif kontrol olgularında umbilikal ve uterin arter sistol/diastol (A/B) oranları ile rezistans indeks (Rİ= A-B/A) hesaplamaları yapıldı. Sonuç olarak, doppler ultrasonogram preeklampsi ve kronik hipertansif gebeliklerde tanısal ve ayırt edici değeri henüz sınırlı olan ancak diğer antepartum fetal iyilik testlerinin yetersiz kaldığı durumlarda kadın doğum hekimine yardımcı olan bir araçtır. Rutin obstetrik kullanıma geçebilmesi için daha ayrıntılı klinik çalışmalara ihtiyaç vardır. 37

SUMMARY The efficacy and diagnostic usage of doppler ultrasound was investigated on 36 preeclamptic, 26 chronic hypertensive and 36 normotensive, in total of 98 pregnant women. The gestational ages were between 21-41 weeks. The umbilical and uterine artery doppler velocimetry studies were done on all of them. For the analyses of doppler indices, patients were classified into three gestational age groups and these groups were 21-27, 28-34 and 35-41 weeks. All of the patients underwent level III ultrasound examination prior to the doppler study of the umbilical and uterine arteries. The blood pressure values were recorded while the patient was in sitting position. Systolic/diastolic ratio (A/B), resistance index (RI) calculations were done in all patient groups. We conclude that currently doppler ultrasonography has a limited diagnostic and distinguishing value in preeclampsia and chronic hypertension but it could be useful when the present fetal surveillance tests cannot be helpful to the obstetrician. Further clinical investigations has to be done before it is used on a routine basis. 38