Üç tanı sistemine göre alttiplendirilmiş şizofren hastaların antipsikotik tedaviye yanıt, subjektif yakınma düzeyi ve beyin biyoelektrik aktivitesi yönünden karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
-92- ÖZET Bu çalışma 1992 yılı Mart-Ekim ayları arasında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Kliniği'nde yapılmış ve Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (Third edition-Revised) DSM III-R, Tsuang-Winokur (T/W) ve Negatif- Pozitif (N/P) tanı sistemlerine göre alttiplendirilen 35 şizofren hasta incelenmiştir. Bu hastalara 1 ay süre ile 400-600 mg/gün klorpromazin eşdeğeri antipsikotik tedavi başlanmış; psikopatolojilerindeki düzelme Kısa Psikiyatrik Muayene ölçeği (BPRS), sübjektif yakınma düzeyleri Sübjektif Defişit Sendrom ölçeği (SDSS), depresif duygudurum düzeyleri Hamilton Depresyon ölçeği (HDS), ekstrapiramidal yan etkileri ise Simpson Ekstrapiramidal Yan Etki ölçüm ölçeği ile değerlendirilmiştir. Tedavinin başlangıç ve sonunda hastaların beyin biyoelektrik aktivitelerine (EEG) bakılmıştır. Tüm alttiplerde hastalığın başlangıç yaşının kadınlarda daha geç olduğu, hebefrenik ve dezorganize alttipe giren hastaların tümünün, negatif alttipe giren hastaların çoğunun hiç evlenmemiş oldukları, hastaların çoğunlukla kış aylarında doğdukları, paranoid hastalar dışındaki hastaların genellikle en çok lise düzeyine kadar eğitimlerine devam edebildikleri izlenmiştir. Hastahaneye yatış sayısı ve ortalama yatış sıklığı yönünden alttipler arasında bir fark saptanmamıştır. Üç tanı sistemine göre alttiplendirilen şizofrenlerin hemen hemen yarısında 10-11 c/s alfa ritmi saptanmış, tedavi sonrasında ise tüm hastalarda alfa dalgalarında yavaşlama olduğu görülmüştür. Genel olarak tedavi öncesi ve sonrasında-93- alfa dalgalarının simetrik olduğu ve alfa dalga organizasyonunun tedavi ile değişmediği saptanmıştır. Alfa dalgaları tüm alttiplerde genellikle orta ve düşük amplitüdlü olarak izlenmiştir. Ancak paranoid ve pozitif alttipe giren hastalarda düşük alfa oranının daha yüksek olduğu görülmüştür. Tüm alttiplerde değişik oranlarda hızlı dalga aktivitesine (beta dalgaları) rastlanmıştır. Hastaların SDSS ölçek puanlarının dezorganize ve hebefrenik alttiplerde son dönemde, diğerlerinde ise tedavinin başlangıç döneminde yüksek görülmesi bu yakınmaların şizofreninin her döneminde hastalığın önemli bir parçası olarak görülebileceği ve burada, hastalardaki alttiplere göre değişen entellektüel yıkım düzeylerinin olasılıkla rol oynayabileceği düşünülmüştür. Depresif duygudurum yönünden alttipler arasında bir fark izlenmemiştir. Yine alttipler arasında standart doz antipsikotik tedaviye cevap yönünden farklılığın saptanamaması, alttiplerin homojenite yönünden yeterince belirgin sınırlara sahip olmadıkları ya da antipsikotik ilaçların tüm hastalarda benzer etkiler oluşturma olasılıklarıyla açıklanabileceği kanaatini vermiştir. Yine bu sonuçlar, prefrontal korteks bozukluğu ve dopamin fazlalığının şizofreninin değişik tiplerine göre farklı roller oynadığını ileri süren görüşlerin bir daha gözden geçirilmesi gereğini gözler önüne sermektedir.
Collections