Benign prostat hiperplazisinde alfa-1 adrenerjik blokör tedavisinin sonuçlarını öngörmede manyetik rezonans görüntüleme yönteminin rolü
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Eylül 1996-- Kasım 1997 tarihleri arasında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı'na alt üriner sistem yakınmaları ile başvuran, serum prostat spesifik antijen(PSA) değerleri 4-10 ng/ml, International Prostate Symptom Score(BPSS)'lan >7, maksimum idrar akım hizi(Qmax) değerleri <15 ml/sn ve rezidüel idrar hacim(RİH)'leri<300 mi olan ve histopatolojik olarak benign prostat hiperplazisi(BPH) tanısı konulan 36 erkek hasta çalışmaya alınmıştır. Bu çalışmada, MRI(Manyetik Rezonans Görüntüleme) bulguları ve biyopsiye göre prostatın histopatolojik içeriği ile Terazosin tedavisine bağlı IPSS, Qmax ve RİH değişimleri karşılaştırılarak, MRI ve prostat biyopsisi bulgularının Terazosin tedavisi sonuçlan ile ilişkisi, MRI bulgularının, biyopsiye göre prostatın histopatolojik içeriği ile uyumlu olup olmadığı incelenmiş ve MRI gibi oldukça noninvaziv olan bir yöntemin, BPH'de medikal tedavi seçeneğini belirlemedeki rolü araştırılmıştır. MRI'ye göre oluşturulan stromal ve nonstromal gruplarda tedaviye bağlı ortalama IPSS ve ortalama Qmax değerleri arasındaki değişimler istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur(Sırasıyla; p<0.01, pO.001, pO.001, p<0.001). Ortalama RİH değerlerindeki değişimler nonstromal grupta anlamlı bulunurken, stromal grupta anlamlı bulunmamıştır(p<0.05, p>0.05). MRI'lerde elde edilen iç gland epitel oranlan veya iç gland sinyal intensitesi / obturator internus kası sinyal intensitesi ile Terazosin tedavisine bağlı %IPSS değişimleri, %Qmax değişimleri ve %RİH değişimleri arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır(Sırasıyla; p>0.05, p>0.05, p>0.05).Biyopsilerdeki epitel/stroma(E/S) oranına göre gruplar değerlendirildiğinde, grupI(E/S=%0-25) ve H(E/S=%26-50)'de tedaviye bağlı ortalama IPSS değişimleri ve ortalama Qmax değişimleri istatistiksel olarak anlamlı bulunurken, grup III(E/S=%51-75) ve IV(E/S=%76-100)'te anlamlı bulunmamıştır(Sırasıyla; p<0.05, p<0.01, p<0.05, p<0.01, p>0.05, p>0.05, p>0.05, p>0.05). Ortalama RİH değişimleri değerlendirildiğinde ise, grup I, II ve IlI'te istatistiksel olarak anlamlı bulunurken, grup IV'te ise anlamlı bulunmamıştır.(Sırasıyla; p<0.05, p<0.01, p<0.05, p>0.05). Biyopsilerdeki kollajen oranına göre oluşturulan her üç grupta da Terazosin tedavine bağlı ortalama IPSS değişimleri ve ortalama Qmax değişimleri istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur(SırasıyIa; p<0.01, p<0.001, pO.001, p<0.01, p<0.05, p<0.001). Ortalama RİH değişimleri değerlendirildiğinde, grup A(kollajen zengin) ve B(kollajen= kollajen dışı stroma)'de istatistiksel olarak anlamlı bulunmazken, grup C(kollajen düşük)'de anlamlı bulunmuştur(Sırasıyla; p>0.055 p>0.05, p<0.05). MRI'lere göre oluşturulan stromal ve nonstromal gruplar ile biyopsilerde E/S oranlarına göre oluşturulan gruplar arasında anlamlı ilişki bulunmamıştır(p>0.05). Sonuç olarak; MRI'nin BPH'nin medikal tedavi seçeneğini belirlemede başanlı olmadığı görülmüştür. Serum PSA değerleri 4-10 ng/ml arası olan ve prostat kanseri şüphesi ile biyopsi yapılan BPH'li olgularda basit, ucuz ve her patologun yapabileceği rutine girmiş boyama yöntemleri ile stromadan zengin BPH'lan saptayıp, bunlara alfa-1 adrenerjik blokör tedavisi verip basan sağlamak olasıdır. 45 SUMMARY Thirty-six patients who were diagnosed as benign prostate hyperplasia(BPH) with serum prostate specific antigen(PSA) values 4-10 ng/ml, International Prostate Symptom Score(IPSS) >7, maximum flow rate(Qmax) < 15 ml/sec and residuel urine volume(RUV) < 300 ml were included to the study. In this study, comparing the histopathologic pattern of the prostate and Magnetic Resonance Imaging(MRI) with the changes of EPSS, Qmax and RUV after Terazosin treatment, the relationship between the results of Terazosin treatment and MRI and prostate biopsy were investigated as if the MRI results were comparable with biopsy regarding the histopathologic pattern of the prostate, and the role of MRI for the selection of suitable medical treatment in BPH was determined. The mean IPSS and Qmax changes of the stromal and nonstromal groups according to MRI were found statistically significant(p<0.01, pO.OOl, p<0.001, p<0.001). The difference of mean RUV changes were significant in nonstromal group(p<0.05), however, it was not found significant in stromal group(p>0.05). There were not any statistically significant relationship between %IPSS, %Qmax and %RUV values according to the inner gland epithelial value or inner gland signal intensity/obturator internus muscle signal intensity rate on MRI after Terazosin treatment( p>0.05, p>0.05, p>0.05). When we compare the groups according to epithelial/ stromal(E/S) rate in biopsy groups, mean IPSS and mean Qmax changes were statistically significant in group I(E/S= %0-25) and n(E/S=%26-50) after treatment(p<0.05, p<0.01, p<0.05, p<0.01), whereas, there were not any statistically significance in group m(E/S=%51-75) and IV(E/S=%76-100)(p>0.05, p>0.05,46 p>O.OŞ, p>0.05) When we compare the mean the RUV; the changes in both groups I, n, EI were statistically significant(p<0.05, p<0.0l, p<0.05), however, it was not significant in group IV(p>0.05). Mean IPSS and Qmax changes after Terazosin treatment were found significant in the 3 groups which were divided according to the kollagen ratio of the biopsy material(p<0.01, p<0.001, p<0.001, p<0.01, p<0.05, p<0.001). Mean RUV changes were not statistically significant in group A(Rich in kollagen) and B(Kollagen=stroma except kollagen)(p>0.05, p>0.05), whereas, it was significant in group C(Poor in kollagen)(p<0.05). There wasn't any statistically significant difference between the groups which divided to stromal and nonstromal according to MRI and the groups which divided to E/S rate according to the biopsy(p>0.05). As a conclusion, MRI failed to determine the medical treatment selection of BPH. It could be possible to determine the stroma rich BPH with a biopsy which is simple, cheap and easy to every pathologist with routine staining, and alpha- 1 adrenergic blocker could be successfull in some patients who have serum PSA values between 4-10 ng/ml and undergoing prostate biopsy to exclude the suspicion of prostate cancer.
Collections