Retina sinir lifi tabakası kalınlığının sisnir lifi analizatörü ile değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Glokom optik sinir başında (OSB) progresif ve geri dönüşümü olmayan akson kaybı ile karakterize bir retina sinir lifi tabakası (RSLT) hastalığıdır. Günümüzde erken glokomatöz akson hasarının en duyarlı ve güvenilir olarak RSLT'nın incelenmesi ile belirlenebileceği düşünülmektedir. Sinir lifi analizatörü (NFA) ise bu amaçla kullanılan en popüler cihazlardan biridir. Çalışmamızda sinir lifi analizatörü kullanılarak normal insanlarda, miyopi ve glokom hastalarında ve C/D oranı yüksek olan glokom şüpheli olgularda RSLT kalınlığı ölçülerek, Türk toplumunda referans olabilecek normogramların elde edilmesi ve belirtilen hasta gruplarında RSLT'ndaki değişikliklerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu çalışmada çeşitli nedenlerle Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Polikliniğine başvuran ve yaşları 7 ila 83 arasında değişen toplam 295 hastanın 410 gözünde (180 sağlıklı, 97 miyopik, 80 glokomatöz ve 53 disk görünümü nedeniyle glokom şüpheli gözde) NFA kullanılarak RSLT kalınlık ölçümü yapılmıştır. Normal insanlardaki RSLT kalınlığının yaşla değişimi regresyon analizi kullanılarak incelenmiş ve artan yaşla RSLT kalınlığının azaldığı görülmüştür (p <0.05).Miyopik olgularda ise ortalama RSLT kalınlığının, kontrol grubundan superiorda %13, inferiorda %9 daha az olduğu ve regresyon analizinde artan miyopi derecesiyle azaldığı görülmüştür (p Glokom olgularında ise ortalama RSLT kalınlığının, kontrol grubuna oranla superiorda %18,7, inferiorda %14.6 oranında daha az olduğu, regresyon analizinde görme alanındaki ortalama defekt (MD) ile orta derecede korelasyon gösterirken, OSB'ındaki çukur/disk (C/D) oranı ile anlamlı bir korelasyon göstermediği belirlenmiştir. Glokom şüpheli olgulardaki RSLT kalınlığı ise kontrol grubundan az, glokom olgularından ise fazla olacak şekilde iki grup arasında yer almıştır. Sonuç olarak NFA gelecekte glokom tanısında ilk basamak tanı yöntemi olma yolundadır ve bu çalışmada elde edilen normogramların, özellikle Türk toplumunda RSLT kalınlığının değerlendirilmesinde daha sonraki çalışmalar için referans olarak kullanılabileceği düşünülmektedir.
Collections