Mukozal immünomodülasyonun barsakta anastomoz iyileşmesi üzerine etkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
46 ÖZET Bu çalışmada, ratlara gastrik entubasyon yoluyla verilen ovalbumin ve kolera toksini ile barsakta T helper lenfositlerinin alt tiplerinde aktivasyon ve/veya inhibisyon oluşturulmuş, meydana gelen sitokin değişiminin kolonik anastomoz iyileşmesi üzerine olan etkisi incelenmiştir. TH1 ve TH2 lenfositlerin baskı lanması amacıyla yüksek doz OVA (25mg/rat) 14 gün arayla 2 defa, TH1 lenfosit inhibisyonu ve TH2 ve TH3 lenfosit aktivasyonu için düşük doz kolera toksini (10ngr/rat) 10 gün arayla ve 3 dozda gastrik entübasyonla verilmiş ve son dozdan 24 saat sonra sol kolon anastomozu uygulanmıştır. Mukozal immünomodülasyonun gerçekleştiğini göstermek amacıyla anastomoz dışından (sağ kolon ve terminal ileum), yaradaki sitokin değişimini test etmek amacıyla perianastomotik bölgeden 0.5 gr'lık barsak dokusu alınmıştır. Lenfositlerin selektif olarak salgıladıkları sitokinlerden: TH1 lenfositlerini temsil eden IFN-y, TH2 lenfositlerini temsil eden IL-6 ve TH3 lenfositlerini temsil eden TGF-p düzeyleri, homojenize edilen doku süpernatantlarından ELISA yöntemiyle ölçülmüş ve gruplar karşılaştırılmıştır. Anastomoz dışındaki doku sitokin düzeyleri; OVA grubunda TH1 ve TH2 tip lenfositlerin baskılandığını, KT grubunda ise TH2 ve TH3 lenfositlerin aktivasyonu ile birlikte TH1 lenfositlerinin baskılandığını göstermiştir. Kontrol gruplarına göre patlama basınçları OVA ve KT grubunda daha yüksek bulunmuş (sırasıyla p=0.001 ve p<0.001), ancak KT grubundaki artış OVA grubundan daha yüksek tespit edilmiştir (p<0.05). Perianastomotik bölgede, tüm gruplarda TGF-p düzeyi artmış, ancak OVA ve KT grubundaki artış kontrol gruplarından sırasıyla 1.6 ve 2.8 kat daha fazla olmuştur (p<0.001). KT grubunda TGF-p OVA grubundan anlamlı miktarda yüksek bulunmuştur (p<0.001). IFN-y düzeyi KT grubunda düşük, IL-6 yüksek bulunmuş (sırasıyla p<0.05, p<0.001); OVA grubunda ise bir fark bulunamamıştır. Patlama basıncı ile IFN-y arasında negatif, TGF-p arasında pozitif anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir (sırasıyla r= <-0.5 ve r>0.05). Bu bulgular; immün sistemin yara iyileşmesinde önemli rolü olduğunu ve bu dengeyi bozan klinik durumlarda benzeri immünomodülatör ilaçlar yada yöntemlerin kullanılabileceğini göstermiştir.
Collections