Anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörleri ve anjiyotensin 2 reseptör antagonistlerinin nitrik oksit üzerine olan etkileri

Abstract

54 ÖZET Bu çalışmada esansiyel hipertansiyonlu hastalarda bir ACE inhibitörü olan enalapril ile bir ATİ reseptör antagonisti olan losartanın plazma, soluk havası ve idrarda nitrik oksit düzeylerine olan etkileri araştırıldı. Çalışmaya 19 kadın, 9 erkek,toplam 28 hasta kabul edildi. Hastaların yaşları 32 ile 66 (ortalama 46.9 ±8.8) arasında değişmekteydi. Hastalar iki gruba ayrıldılar. Birinci gruba enalapril 20 mg/g, 2. gruba losartan 50 mg/g dozdan başlandı. 4 hafta sonra SKB 140 mmHg, DKB 90 mmHg'nın üzerinde olan olgularda ilaç dozları iki katına çıkıldı. Olguların tedavi öncesi ve tedavi sonrası 8. haftada plazma ve idrarda nitrat, soluk havasında NO ölçümleri yapıldı. Her iki ilaç ile klinik kan basınçlarında anlamlı düşme kaydedildi ve önemli yan etkiye rastlanmadı. Enalapril alan hastalarda tedavi öncesi plazma nitratı, soluk havası, idrar nitratı düzeyleri sırası ile 13.20 + 4.75 nM/L, 33.03 + 40.84 ppb, 325.99 ± 273.7 p.M/L tedavi sonrası bu değerler sırası ile 13.71 + 5.71 ^ıM/L, 26.71 ± 33.87 ppb, 277.08 ± 238.60 ^M/L olarak bulundu. Losartan alan grupta ise tedavi öncesinde sırası ile 14.09 ± 5.21 M.M/L, 49.28 ± 67.75 ppb, 235.25 ± 197.88 jıM/L olan değerler tedavi sonrasında 15.12 ± 8.77 nM/L, 31.71 ± 39.42 ppb, 252.62 ± 244.7 jıM/L olarak bulundu ve her iki gruptada tedavi öncesi ve sonrası anlamlı fark tespit edilmedi. Tedavi öncesi ve sonrasında plazma nitrat seviyeleri ile soluk havası NO ölçümleri arasında anlamlı korelasyon (r2 =0.571) vardı. Bu sonuç soluk havasında NO ölçümlerinin hipertansiyon gibi sistemik hastalıklarda yeri olabileceğini düşündürmektedir.55 NO seviyelerinin ölçülmesi ile dolaylı yolla endotel fonksiyonları hakkında hakkında bilgi edinilebileceği düşüncesindeyiz. Bizim olgularımızda NO seviyelerinde tedavi ile anlamlı değişiklik olmaması olgularımızda başlangıçta belirgin endotel disfonksiyonu olmadığını veya bu ilaçların kullandığımız dozlarda endotelden nitrik oksit salınımını etkilemediklerini ya da doğrudan NO tayininin NO kararsız bir molekül olduğu için sağlıklı sonuçlar vermediğini düşündürmektedir. Sonuç olarak hipertansiyon fizyopatolojisinde NO'in yerinin değerlendirilmesi amacı ile daha büyük ve kapsamlı araştırmalara ihtiyaç olduğu görüşüne varıldı.