Hemodializ hastalarında gelişen vasküler komplikasyonların endovasküler yöntemlerle tedavisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
86 ÖZET: Amaç: Hemodiyaliz amacıyla kullanılan santral venöz kateterler ve arterio- venöz fistüllere bağlı gelişen komplikasyonlar ile bunların tedavisinde kullanılan endovasküler girişimsel yöntemlerin değerlendirilmesi. Gereç ve Yöntem: Anjiografi ve Girişimsel Radyoloji ünitesine çeşitli nedenlerle başvuran toplam 44 hemodiyaliz hastasındaki 58 lezyona girişimsel işlemler uygulandı. Kateteri uygun pozisyonda olmayan 13 olguda katetere en uygun pozisyon verildi, tıkalı olduğu saptanan 10 kateteri açmak için tPA kullanıldı. Hastalardan santral venöz stenoz / oklüzyon gelişen 20'sine sadece PTA ve sekiz olgudaki 10 lezyona 11 stent uygulanmıştır. Stent uygulanan lezyonlar, elastik rekoil oluşan ve balon dilatasyona yetersiz yanıt verenlerdi. Arteriovenöz fistül disfonksiyonu olan dört ve graft disfonksiyonu olan bir olguya PTA uygulandı. Graft olgusunda PTA ve tPA ile trombolitik tedavi yapıldı Bulgular: Tanımlanan 13 olgudaki malpozisyonlar %100 başarı ile düzeltilmiştir. Tıkalı kateterler % 80 başarı oranı ile açılmıştır. Sadece PTA uygulanan hastalarda işlem hemen sonrasındaki teknik başarı oranı %70, PTA ve stent uygulanan olgulardaki işlem sonrası teknik başarı oranı %100'dür. Arteriovenöz fistül disfonksiyonu olan dört olgu ve bir graft olgusunda PTA sonrası %100 teknik başarı sağlanmıştır. Çalışmamızda sadece PTA uygulanan hastalarda Kaplan Meier yaşam analizine göre değerlendirilen altı ayda primer açıkkalım oranları %85.7±9.3, bir yılda ise %71.4 ±15.1; sekonder açıkkalım oranları ise altı ayda %40±13, bir yılda %27±14 olarak saptanmıştır. Stent uygulanan ve tekrar eden balon anjioplastilerle takip edilen hasta grubumuzda altı ayda primer açıkkalım oranları %50±17.6, bir yılda %33.3±18; sekonder açıkkalım oranları altı ayda %90±19, bir yılda %79±13 olarak saptanmıştır. Erişim yollarında ise altı ayda primer ve sekonder açıkkalım oranlan %60±22 olarak hesaplanmıştır. Sonuç: Hemodiyalize giren hastalarda gelişen vasküler komplikasyonların tedavisinde endovasküler yöntemler etkin, ucuz, güvenilir ve minimal invazif oluşuyla tercih edilmelidir. 87 SUMMARY: Purpose: To assess the complications formed because of central venous catheters and arteriovenous fistula in hemodialysis patients and to assess the efficacy of endovascular interventions made to treat these complications. Materials and Methods: Fortyfour hemodialysis patients with different vascular complications were treated with interventional methods. Thirteen catheters were not placed properly. These catheters were revised under fluoroscopy using guidewires. tPA is used to treat 10 occluded central venouz catheters. Twenty patients with central venous stenosis are treated only by PTA. Eight patients' ten stenotic lesions were treated by 11 stents and PTA. The indications for stent placement were elastic recoils and refractory stenosis to PTA. Four dysfunctinal native arteriovenous fistula and one dysfunctional graft were treated by PTA. The occluded graft was also treated with tPA application along with PTA. Results: The technical successes were %100 in revising malpositioned catheters, %80 in tPA application for occluded catheters, %70 in central venous stenosis treated by PTA alone, %100 in central venous stenosis treated by both PTA and stents, %100 in PTA for arteriovenous fistula and graft. According to the life survival analysis of Kaplan Meier the primary patency rate after PTA for central venous stenosis; after PTA and stenting for central venous stenosis; after PTA for arteriovenous fistula and grafts at 6 months were respectively: %85.7±9.3, %50±17.6, %60±22. The secondary patency rate after PTA for central venous stenosis; after PTA and stenting for central venous stenosis; after PTA for arteriovenous fistula and grafts at 6 months were respectively: %40±13, %90±9, %60±22. Conclusion: in treatment of vascular complications in hemodialysis patients endovascular interventional therapies should be preferred, because they are not only minimal invasive, but also effective, cheap and reliable methods.
Collections