35 yaş üstü, ilk siklus IVF denemesinde FSH değeri <10 IU/L olan hastalarda kullanılan tedavi protokollerinin karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Son 20 yıldır aile kurmaya karar veren kadınların yaşları yükselmekte, böylece asiste reprodüktif terapi yardımı alan kadın yaşı ve 35 yaşın üstünde tedavi ihtiyacı olan kadın sayısı artmaktadır.Kontrollü ovaryen hiperstimülasyonda amaç, sağlıklı bir kadının her ay yaşadığı tek bir dominant follikül seçiminin aksine, gonadotropinlerle çok sayıda büyüyegelen follikül elde etmektir. GnRH agonist/antagonist kullanılarak pitüiter gonadotropin salınımı inhibe edilip, folliküler gelişim eksojen gonadotropinlerle sağlanarak siklus kontrolü ele geçirilir. Otuzbeş yaştan sonra follikül kaybındaki hızlı artış, oosit kalitesindeki düşüş, reprodüktif yaşlanma ve beraberinde kontrollü ovaryen hiperstimülasyona zayıf cevabı getirir.Çalışmamızda, retrospektif olarak Gazi Üniversitesi Tüp Bebek Merkezinde 2004-2012 yılları arasında tedavi görmüş, 35 yaş üstü, ilk siklus in-vitro fertilizasyon tedavisi alan, FSH düzeyi <10 IU/L olan ve herhangi bir endokrinolojik ek hastalığı olmayan hastaların uzun protokol, antagonist protokol ve mikrodoz flare-up protokollerle ovaryen hiperstimülasyona verdikleri cevap; klinik gebelik ve canlı doğum oranları incelenmiştir. 35 yaş üstü hastalarda ilk gelişte en etkin tedavi protokolü bulunmaya çalışılmıştır.Hasta dağılımına bakıldığında uzun protokol alanların daha genç ve antral follikül sayılarının daha fazla olduğu görülmüştür. Elde edilen olgun follikül sayısı, embriyo sayısı, hCG günü östradiol seviyesi, endometrium kalınlığı, klinik gebelik ve canlı doğum oranları da diğer protokollerden daha yüksek saptanmıştır.Antagonist protokolün, gebelik oranı ve canlı doğum oranları açasından sonuçları uzun protokole benzer ve mikrodoz flare-up protokolden daha olumlu izlenmiştir. Total gonadotropin miktarı ve stimülasyon süresi göz önüne alındığında da mikrodoz protokolden daha avantajlı olduğu tespit edilmiştir.İleri istatistiksel analizde uygulanan tedavi protokolleri arasında gebeliği elde etmek üzerine, bir fark saptanmamıştır. Gebelik üzerine direkt etkisinin olduğu saptanan faktörler; antral follikül sayısı, yaş, toplanan oosit sayısı ve hCG günü endometrium kalınlığıdır. Bu faktörleri olumlu etkileyen uzun protokolü daha genç, antral follikül sayısı fazla hastalarda tercih edebilirken, ileri yaştaki antral follikül sayısı düşük hastalarda daha kısa stimülasyon günü, daha az gonadotropin miktarı ile antagonist protokolü tercih edebiliriz.Bu bulgular ıığında her olgu için en yüksek başarının elde edilebileceği, bireysel özellikler, over rezervi, endokrinolojik tablo ve yaş gibi kritik faktörlerin göz önüne alınacağı, kontrollü ovaryen hiperstimülasyon protokolü seçimi önerilebilir. In last 20 years a significant group of women who postponed their desire for pregnancy and now requesting reproductive treatments are getting older than 35 years.Controlled ovarian hyperstimulation is gonadotrophin induced stimulation of the ovaries for purposes of in vitro fertilisation treatment, which specifically aims at inducing ongoing multiple follicle development rather than a single dominant follicle in ovulatory women. The strategy behind using GnRH agonist/antagonist is to suppress pituitary gonadotrophin secretion and then to stimulate the follicular growth with gonadotrophins, thus facilitating cycle control. After age 35, decrease in oocyte quality and increase in follicle loss, brings reproductive aging and poor response to ovarian hyperstimulation.We included patients? initial IVF cycles retrospectively in Gazi University IVF Centre from 2004 to 2012. Patients were included who were over 35 years old and had no endocrinologic disorder, whose FSH level was <10 IU/L. Clinical pregnancy and live birth rates compared between hyperstimulation protocols; luteal long, antagonist and microdose flare-up. We tried to find the best stimulation protocol for women over 35.The patients who are under long protocol treatment were found more young and had more antral follicle. Number of oocyte and embriyo, hCG day estradiol level, endometrial thickness, clinical pregnancy rate and live birth rate was found higher in long protocol than the other protocols.Antagonist protocol results on clinical pregnancy and live birth rate was found similar with long protocol and beter than microdose protocol. If we consider total gonadotropin dose and days of stimulation, antagonist protocol was found favourable than microdose protocol.In advanced statistical analysis none of the protocols were found to have power to predict pregnancy. We found the factors; antral follicle count, age, number of oocytes retrieved and hCG day endometrial thickness, have power to predict the clinical pregnancy. Under these results we can use long protocol for patients who have more antral follicle and young, antagonist protocol for advanced age patients with short duration of stimulation and less gonadotropin dose.Because of these results, we advise to choose suitable ovarian hyperstimulation protocol under consideration of patients? characteristics like age, ovarian reserve and endocrinologic profile.
Collections