Habituel ve spontan abortuslardaki etiyolojik faktörlerin karşılaştırlıması

Abstract

ÖZETAbortus, gebeliğin en sık görülen komplikasyonlarından biridir (1). Reprodüktif çağdaki kadınların yaklaşık olarak %25'i en az bir kere gebelik kaybı yaşamıştır. Tekrarlayan gebelik kaybı, gebe kadınların yaklaşık olarak %1'inde görülmektedir. Etiyolojide birçok faktör rol almaktadır.Tekrarlayan gebelik kaybının en belirgin sebepleri arasında antifosfolipid antikorlarının varlığı, uterin anomaliler, anormal karyotip, partnerlerden birinde translokasyon olması sayılabilir (45, 46, 47). Tekrarlayan gebelik kaybının nedenini belirlemek için yapılan konvansiyonel araştırmaların sonucunda yaklaşık yarısının sebebi açıklanamamaktadır (6, 48).Bu çalışmada tekrarlayan ve spontan düşüklerdeki tüm etiyolojik nedenlerin araştırılması amaçlanmıştır. Bu amaçla kliniğimizde düşük tedavisi almış ve abortus mateyalinden genetik inceleme yapılmış olan 499 hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Bu hastalardan üç ve üzeri düşük yapan 86 hasta habitüel abortus olarak kabul edilmiştir.Habituel abortus öyküsü olan annelerin abortus materyalinin %27,1'inde anoploidi tespit edilmiştir. Anoploidi tiplerinden trizomiler %47,8 oranı ile en sık olarak saptanmıştır. Abortus materyallerinin patolojik olarak incelenmesiyle %85,5'inin patoloji sonucu desidua ve plasental doku olarak bulunmuştur. Habituel abortus öyküsü olan annelere yapılan HSG'lerin %82,7'si ve histeroskopilerin %23,7'si normal saptanmıştır. Tekrarlayan gebelik kaybı etiyolojisinde en temel tetkikler arasında olan HSG, histeroskopi ne yazık ki son yıllarda kliniğimizde bu gibi olgularda etiyoloji araştırılırken biraz ihmal edilmişgözükmektedir. Bütün bu olumsuzluklara rağmen habituel abortus öyküsü olan toplam 46 hastamıza ilgili tetkikler uygulanabilmiştir. Bizim çalışmamızda uterin anomali prevalansı %10'un altındadır.Olgularımızda habituel abortuslarda da yaklaşık olarak %27 düzeyinde sitogenetik anomali saptanmıştır. Spontan abortus öyküsü olan vakalarda anöploidi %25,2 nispetindedir. Bu iki grup arasında istatistiksel bir fark izlenememiştir.Literatürde olduğu gibi bizim bu travayımızda da de tekrarlayan gebelik kayıplarında etiyolojik nedenler yaklaşık %50 oranında değerlendirilmiştir. Elde edilen oran literatürlerle paralellik göstermekte ve o bulgularda olduğu gibi bizim tarafımızdan da açıklanmaya muhtaç gözükmektedir. İleri çalışmalara ihtiyaç vardır kanısındayız.

SUMMARYSporadic pregnancy loss is perhaps the most common medical problem in reproductive-aged women. An estimated 25% of women attempting pregnancy have at least 1 spontaneous abortion. Recurrent pregnancy loss (RPL) occurs in an estimated 1% of women attempting pregnancy. Many factors are involved in the etiology.Established causes of RPL include the presence of antiphospholipid antibodies, uterine anomalies and abnormal chromosomes, particularly translocations, in either partner. According to do previus reports, in about half of the cases seen at research centers, the cause of RPL remains unexplained despite conventional examinations conducted to identify the cause.In this study, all of the etiologic factors in recurrent spontaneous abortion were aimed to investigate. For this purpose, 499 patients who have been treated in our clinic and whose abortion material was genetically analyzed were included in the study. Of these, 86 patients with the loss of three or more consecutive pregnancies were considered to be habituel abortion.Aneuploidy was detected in 27,1% of abortion products of mothers with a history of habitual abortion. Trisomy was the most frequent type of the aneuploidy with a rate of 47.8%. Pathological examination showed normal decidua and placental tissue in 85.5% of abortion products. HSG and hysteroscopy were normal in 82,7%23,7% of cases with a history of habitual abortion, respectively. For testing etiology of recurrent pregnancy loss HSG, histeroscopy were the most used tests. A total of 46 patients with a history ofhabitual abortion these tests were applied. In our study, the prevalence of uterine anomalies was under 10%.In our study, mothers with a history of habitual abortion, cytogenetic abnormality was detected in approximately 27% of abortion products. The aneuploidy incidence was also similar (25,2%) in patients with a history of spontaneous abortion.Similar to the data in the literature, the cause of approximately 50%of RPL's could not be explained in our clinic.