Gazi Üniversitesi Hemodiyaliz Ünitesi`ndeki hastalarda depresyon sıklığı ve kan basıncı ile ilişkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Hipotansiyon, hemodiyalizin en sık (%20-30) karşılaşılan komplikasyonudur. İntradiyalitik hipotansiyonun (IDH) otonom nöropati ve uygunsuz santral sempatik düzenlenme nedeni ile oluştuğu düşünülmektedir. Depresyon ise diyaliz hastalarında en sık karşılaşılan psikolojik komplikasyondur. Selektif serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI) depresyon tedavisinde ilk tercih olarak kullanılmaktadır. SSRI grubunun önemli bir üyesi olan sertralinin IDH'un iyileştirilmesinde kullanılabileceği gösterilmiştir. Bu çalışmada amaç; hemodiyaliz hastalarında depresyon sıklığını ortaya koymak ve depresyon tedavisinin kan basıncı üzerindeki etkisini değerlendirmektir. Vaka sayısı sınırlı olmakla birlikte; bu çalışmada, hemodiyaliz hasta grubunun sık rastlanılan bir hastalık olan depresyon açısından değerlendirilmesinin, hastaların yaşam kalitesini arttırmanın yanısıra, intradiyalitik hipotansiyonun tedavisi ve Kt/V oranlarına olan olumlu etkisi açısından da önemli olabileceğini göstermektedir. Hypotension is the most common complication of hemodialysis (20-30%). Intradialytic hypotension (IDH) is thought to be caused by autonomic neuropathy and inappropriate central sympathetic regulation. Depression is the most common psychological complication in dialysis patients. Selective serotonin reuptake inhibitors (SSRIs) are the first choice in the treatment of depression. Sertraline has been shown to be useful in the treatment of IDH. In this study; our aim is to determine the frequency of depression in hemodialysis patients and to evaluate the effect of this treatment on blood pressure. With the limited number of cases; this study suggests that evaluating the hemodialysis patient group for depression, may be important in terms of improving the quality of life of patients, as well as the positive effect on treatment of intradialytic hypotension and Kt/V ratios.
Collections