Klinik örneklerden izole edilen enterokokların antibiyotik direnç özellikleri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Enterokoklar insan ve hayvanların normal barsak florasında yaygın olarak bulunan gram pozitif bakterilerdir. İnsanlarda en sık idrar yolları enfeksiyonlarına neden olurlar. Son yıllarda giderek artan sıklıkta hastane enfeksiyonlarına da neden oldukları gözlenmektedir. Enterokoklar antibiyotiklere direnç özellikleri bakımından en çok sorun yaratan bakterilerdendir. Enterokoklar doğal olarak sahip oldukları intrensek direnç nedeniyle birçok antibiyotiğe dirençli olmalarının yanı sıra, enfeksiyonlarında kullanılabilecek antibiyotiklere karşı hızla direnç geliştirebilmeleri ve bu direnci yaybilmeleri açısından da büyük bir problem haline gelmişlerdir. Konvansiyonel mikrobiyolojik yöntemlerle klinik örneklerden izole edilen enterokok suşları biyokimyasal özelliklerine göre tanımlanmıştır. Daha sonra tür düzeyindeki tanımlanmaları Vitek-2 GP Sistemi yöntemiyle tür düzeyinde tanımlanmıştır. Beta-laktamaz yapımları nitrosefin kromojenik substrat yöntemi ile araştırılmıştır.Yüksek düzeyli aminoglikozit dirençlilikleri 120 µg?lık gentamisin ve 300 µg?lık streptomisin diskleri kullanılarak disk diffüzyon tekniği ile incelenmiştir. Değişik antibiyotiklere karşı duyarlıkları CLSI önerileri doğrultusunda Kırby Bauer Disk Diffüzyon Tekniği kullanılarak araştırılmıştır.İncelenen enterokok suşlarının % 15.3?ü yatan hasta örneklerinden, % 84.7?si ise poliklinik hasta örneklerinden izole edilmiştir. İncelenen 72 enterokok suşundan 58 tanesi (%80.5) E.faecalis, 14 tanesi (%19.5) ise E.faecium olarak tanımlanmıştır. Bu bakterilerden sadece ikisinde (%2.8) nitrosefin yöntemiyle beta-laktamaz yapımı belirlenmiştir. İncelenen enterokokların % 47?sinde streptomisin için, % 43?ünde ise gentamisin için yüksek düzeyli aminoglikozit direnci belirlenmiştir. İncelenen enterokok suşlarının tamamı vankomisin ve teikoplanine duyarlı bulunmuştur. Sadece bir suşta linezolide karşı direnç bekirlenmiştir. Fosfomisine karşı % 4 oranında dirençli suş bulunmuştur. Ampisiline karşı % 22, penisiline karşı ise % 20 oranında dirençli enterokok belirlenmiştir. Levofloksasşne karşı % 43, siprofloksasine karşı % 47 ve tetrasikline karşı % 50 oranında dirençli enterokok belirlenmiştir.İncelenen enterokok suşlarında VRE belirlenmemiştir. Bu çalışmada incelenen enterokok suşları içinde VRE saptanmamıştır. İncelenen enterokoklar büyük ölçüde idrar örneklerinden ve poliklinik hastalarından izole edilmişlerdir. Bu nedenle bu çalışmada enterokok antibiyotik direnç problemi beklenen büyüklükte saptanmamıştır. Buna karşılık, enterokoklarda antibiyotik direncinin gelişip yayılmasının önüne geçilebilmesi için, hastane enfeksiyon komiteleri ve mikrobiyoloji laboratuvarlarının işbirliği içinde olması, enterokok enfeksiyonlarının tedavisinde yüksek düzeyli aminoglikozit direnç özelliği ve antibiyotiklere duyarlılık test sonuçları göz önüne alınarak tedavinin planlanması gerekmektedir. VRE olduğu belirlenen ciddi antibiyotik direnç profiline sahip enterokoklarla enfeksiyon geçiren hastaların izole edilmesi ve bu hastalardan diğer hastalara bakterilerin yayılmasının önlenmesi büyük önem taşımaktadır. Enterococci are gram-positive bacteria commonly found in normal intestinal flora of humans and animals. They frequently cause urinary tract infections in humans. In recent years, it is observed that they also cause hospital infections increasingly. Enterococci are the most problematic bacteria due to their resistance to antibiotics. Enterococci have become a major problem for they are resistant to many antibiotics due to their natural intrinsic resistance, they develop resistance to antibiotics quickly and they spread this resistance. The strains of enterococci isolated from clinical specimens by conventional microbiological methods are identified according to their biochemical characteristics. Then their species-level identifications are identified at specie-level by Vitek-2 GP system method. Beta-lactamase-productions are examined by means of nitrocefin chromogenic substrate method. Their high level aminoglycoside-resistance is examined by disc diffusion technique using 120 µg gentamicin and 300 µg streptomycin discs. Their susceptibilities to various antibiotics are studied by using Kirby-Bauer disk diffusion technique in line with CLSI recommendations.15.3% of enterococcal strains examined are isolated from in-patient samples and 84.7% of enterococcal strains examined are isolated from outpatient samples. 58 (80.5%) of 72 enterococcal strains examined is defined as E.faecalis and 14 (19.5%) of 72 enterococcal strains examined is defined as E.faecium. Construction of beta-lactamase is determined through nitrocefin method in only two of these bacteria (2.8%). High level amino glycoside resistance to streptomycin is determined in 47% of enterococci examined and to gentamicin in 43% of enterococci examined. All strains of enterococci examined are found to be susceptible to vancomycin and teicoplanin. Resistance to linezolid is determined in only one strain. Strain resistant to phosphomycine by 4% is found. Enterococci resistant to ampicilline by 22% and to penicillin by 20% are determined. Enterococci resistant to levofloxacin by 43%, to ciprofloxacin by 47% and to tetracycline by 50% are determined.No VRE is determined in enterococcal strains examined in this study. Enterococci examined are largely isolated from urine samples and outpatients. Thus, the problem of enterococcal antibiotic resistance is not determined in an anticipated extent in this study. On the other hand, in order to prevent the spread and development of the antibiotic resistance in enterococci, it is required that hospital infection committees and microbiology laboratories are in cooperation with each other; treatment is planned by taking into consideration the high-level resistance to aminoglycoside and the antibiotic susceptibility test results in the treatment of enterococcal infections. It is of paramount importance to isolate the patients undergoing infections by enterococci identified as VRE and with serious antibiotic resistance profile and to prevent the spread of bacteria from such patients to other patients.
Collections