Farklı içeriklerdeki diş macunlarının mine demineralizasyonunu önleme etkinliklerinin in vitro olarak değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Çürük sürecinin ilk işareti olan ve insan gözü ile de ayırt edilebilen başlangıç çürük lezyonları, erken aşamada yani kavite oluşmadan farkedilebilirlerse remineralize olabilirler. Başlangıç mine çürüklerinin tedavisi, demineralizasyonun önlenmesi ve remineralizasyonun artırılmasıyla mümkün olmaktadır. Bu tez çalışmasınının amacı; mine demineralizasyonunu önleme etkinliğine sahip hidroksiapatit, biyoaktif cam ve arjinin içerikli floridli diş macunları ile kitosan içerikli floridsiz diş macununun başlangıç çürüklerini önleme etkinliklerini değerlendirmek ve birbirleriyle kıyaslamaktır.Çalışmada 60 adet çekilmiş insan molar dişi kullanıldı. Bütün dişlerin bukkal yüzeylerine 3×3 boyutlarında pencere oluşturacak şekilde dişlerin geri kalan kısımları tırnak cilası ile 2 kat kaplandı. Dişlerin başlangıç DIAGNOdent değerleri ölçüldükten, sonra 6 gruba (n=10) ayrıldı; 1. gruba arginin+florid, 2. gruba hidroksiapatit+florid, 3. gruba biyoaktif cam + florid, 4. gruba florid, 5. gruba kitosan içeren diş macunu uygulanırken, 6. gruba diş macunu uygulanmadı. Dişler 14 gün boyunca her gün 6 saat demineralizasyon solüsyonunda, 16 saat remineralizasyon solüsyonunda, 2 dakika da diş macunu karışımında bekletildikten sonra son DIAGNOdent ölçümleri yapılarak bukko lingual yönde kesildi. Minede gelişen demineralizasyon mikrosertlik testi sonunda elde edilen değerlerden mineral kayıpları hesaplandı ve kantitatif olarak değerlendirildi. Ölçümler mine dış sınırından derinlere doğru 300 µm'ye kadar olmak üzere 25 µm aralıklarla ölçüm yapıldı. Bu ölçümlerden elde edilen değerlerden mineral kaybı sonuçları elde edildi. Ayrıca her gruptan birer örneğin de SEM görüntüleri elde edildi. Elde edilen veriler istatistiksel olarak ve anlamlılık p<0,05 düzeyinde değerlendirildi.Bütün gruplarda, siklus öncesi ve sonrası elde edilen floresans değerleri arasındaki farkın anlamlı olduğu görüldü. Bütün diş macunu gruplarında DIAGNOdent değerlerinde artış gözlense de, DIAGNOdent ölçümlerinde gözlenen en fazla artış kitosan uygulanılan grupta, en az artış ise hidroksiapatit grubunda olduğu belirlendi. Tüm derinliklerde en yüksek sertlik değerleri hidroksiapatit grubunda, en düşük artışın ise kontrol grubunda olduğu belirlendi. Mineral kaybı sonuçları incelendiğinde sırasıyla hidroksiapatit+florid, arjinin+florid, biyoaktif cam+florid, florid gurubunda remineralizasyon meydana geldiği belirlendi. Kitosan ve kontrol grubunda demineralizasyon olduğu saptandı. Kitosan grubu kontrol grubu ile kıyaslandığında ise demineralizasyonu engellediği sonucuna varıldı.Başlangıç çürük lezyonlarının engellenmesinde florid ile sinerjik etki yapan hidroksiapatit, biyoaktif cam, arjinin içeren diş macunlarının düzenli olarak kullanılması faydalı olabileceği sonucuna varıldı. Initial caries lesions, which are the first sign of the caries process and can be distinguished by human eye, may be remineralized if they are realized in an early stage, namely before the formation of cavity. Treatment of the initial enamel caries is possible by preventing demineralization and increasing remineralization. Therefore, the objective of this thesis study is to evaluate the activities of the fluoride toothpastes containing hydroxyapatite, bioactive glass and arginine capable of preventing enamel demineralization and the non-fluoride toothpastes containing chitosan in preventing the initial caries and to compare these with each other. Sixty human molar teeth pulled out were used in the study. In a manner to form a window with a size of 3×3 in the buccal surfaces of all the teeth, the remaining sections of the teeth were coated with nail polish in two layers. After the initial DIAGNOdent values of the teeth were measured, they were divided into six groups (n=10); while toothpaste containing arginine+fluoride was applied to the 1st group, hydroxyapatite+fluoride to the 2nd group, bioactive glass + fluoride to the 3rd group, fluoride to the 4th group, and chitosan to the 5th group, toothpaste was not applied to the 6th group. After the teeth were kept in demineralization solution for six hours, remineralization solution for 16 hours and in toothpaste mixture for two minutes every day for 14 days, final DIAGNOdent measurements were made and they were cut in buccolingual direction. For the demineralization developed in enamel, mineral losses were calculated from the values obtained at the end of the micro-hardness test and were evaluated quantitatively. Measurement was made with 25 µm intervals such that the measurements were up to 300 µm toward the depths from the enamel outer border. Mineral loss results were obtained from the values obtained from these measurements. Moreover, SEM images were obtained from one each sample of every group. The data obtained were evaluated statistically and in a significance level of p<0.05.It is observed that the difference between the fluorescence values obtained before and after the cycle was significant. Although an increase was observed in the DIAGNOdent values in all the toothpaste groups, maximum increase observed in the DIAGNOdent measurements was in the chitosan-applied group and minimum increase was in hydroxyapatite group. Maximum hardness values in all the depths were in hydroxyapatite group while the minimum increase was in the control group. When the mineral loss results were examined, remineralization was detected to occur in hydroxyapatite+fluoride, arginine+fluoride, bioactive glass+fluoride, and fluoride groups, respectively. Demineralization was detected in chitosan and control group. When chitosan group was compared with the control group, however, demineralization was prevented.It is concluded that regular use of the toothpastes containing hydroxyapatite, bioactive glass and arginine making synergistic effect with fluoride may be useful in the prevention of the initial caries lesions.
Collections