Türk basınında lotarya ve promosyon olgusu
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
TEZ OZETI Türk Basını'nın tiraj yetersizliğini gidermek üzere yöneldiği lotarya ve promosyon, 1980'lerden bu güne değin farklı yoğunluklarda kullanılmakta, yazılı basın kuruluşları sadece promoson ile tiraj almaya çalışmaktadırlar. Promosyonla gelen tirajı başarı olarak kabul eden gazeteler, sözde başarılarını tamamıyla pazarlamacılara borçludurlar. Bir sorunu çözmek için başvurulan lotarya ve promosyon literatürdeki amacına uygun olarak kullanılmadığından, başlı başına bir sorun haline gelmiştir. Gazetelerin hediyesi için satılmaya başlamasıyla birlikte imajları değişmiş, gazetecilik mesleğinin onur ve haysiyeti ayaklar altına alınmıştır. Personel giderlerinin yerini promosyona bırakmasıyla, pek çok basın emekçisi işten çıkartılmış, kalanlar ise, karın tokluğuna çalışmak zorunda bırakılmıştır. Promosyonun maliyetinin gazete fiyatına eklenebilir olmaktan çıkması gazete fiyatlarının astronomik rakamlara ulaşmasına ve sık sık zam görmesine yol açmış, gerçek okurların okuma özgürlükleri kısıtlanmıştır. Ayrıca gazetelerin aslî işleri olan haberciliği bırakarak başkalarının işlerine göz dikmesi, haksız rekabete neden olmuş, ticari hayata büyük bir darbe vurmuştur. Promosyon toplum ve okur üzerinde olumsuz etkiler bırakmış, sosyol ve ekonomik değer yargılarında büyük bir dönüşüm gözlemlenmiştir. Başka nedenlerle birlikte, insan emeğine duyulan saygının azalması, adeta hiçleştirilmesi bireylerin emek vermeden zahmet çekmeden `sahip olma` yi arzulamaları, gazetelerin gazete dışında herşeyi veren araçlar olarak görülmeleri, promosyonun beraberinde getirdiği olumsuzluklardan sadece birkaçıdır. Gazete sahiplerinden üst düzey yöneticilerine, basın meslek kuruluşları temsilcilerinden basın dışı kuruluşların temsilcilerine, akademisyenlerden okurlara kadar tüm ilgililer promosyon hakkında olumsuz görüş belirtmelerine -170-rağmen ortak bir karar alınıp uygulayamayan medya patronları, en sonunda devlet müdahalesi ile karşılaşmışlardır. Yazılı basın kuruluşlarına gönderilen, Sanayi ve Ticaret Bakanı'nın geniş yetkilerle donatıldığı tebliğin sorunu çözmede yetersiz kaldığını gören hükümet yetkilileri, promosyona getirilen sınırlamayı Tüketici Koruma Kanunu bağlamında ele alarak oluşturmuşlardır. Lotarya ve promosyon uygulamalarının bazı sonuçlan, Tüketici Koruma Kanunu'nun yanısıra, Basın Kanunu, Borçlar Kanunu, Türk Ticaret Kanunu, Vergi Mevzuatı ve Anayasa'nın ilgili hükümleri çerçevesinde değerlendirilerek, sorunun yasal boyutu bir bütün şeklinde ortaya konulmuştur. Sonuç olarak, basın özgürlüğünü sınırladığını kabul etmekle birlikte, promosyonun kültürel ürünlerle sınırlandırılmış olması memnuniyet verici bir gelişme olarak görülmekte, geç alınmış bir karar olarak telakki edilmektedir. -171-
Collections