The effect of explicit instruction of formulaic sequences on l2 oral fluency
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kalıplaşmış dil kullanımının ikinci dilde konuşma akıcılığını artıran rolü geniş kabul görmektedir. Ancak, kalıplaşmış ifadeler eğitiminin ikinci dilde konuşma akıcılığını nasıl etkileceyeği henüz açık değildir. Bu araştırmanın amacı, kalıplaşmış söz dizini eğitiminin ikinci dilde konuşma akıcılığı üzerindeki etkisini incelemektir. Akademik amaçlı İngilizce öğrencisi araştırma grubu ve karşılaştırma grubuna atanmıştır. Beş hafta boyunca araştırma grubu, açık öğretim ile kalıplaşmış söz dizini eğitimi almışken, karşılaştırma grubu açık öğretim ile akademik sözcük eğitimi almıştır. Her gruptaki hedef öğeler, bir akademik amaçlı İngilizce eğitimi programında concordance adlı sorgu yöntem ile tanıtılmış ve iletişimsel grup ve tartışma etkinlikleri ile pekiştirilmiştir. Her iki gruptan öntest, sontest ve gecikmeli sonttest puanları toplanmış ve aldıkları eğitim hakkında görüşleri hakkında sontestte yarı-yapılandırılmış mülakatlar yapılmıştır. Katılımcıların ikinci dilde konuşma akıcılığı puanları, Skehan'nın konuşma akıcılığı sınıflandırılmasına göre değerlendirilmiştir (Skehan, 2003; Tavakoli and Skehan, 2005): konuşma hızı, duraklama akıcılığı ve tamir akıcılığı. Verilen eğitimin ikinci dilde konuşma akıcılığı üzerindeki etkisi ayrıca birinci dilde konuşma akıcılığı ve ikinci dilde çalışan hafıza kapasitesi açısından kontrol edilmiştir. Niceliksel veriler Tekrarlı Ölçümler için Çoklu Varyans Analizi (MANOVA) ve Tekrarlı Ölçümler için Çoklu Kovaryans Analizi (MANCOVA) ile analiz edilmiştir. Sonuçlar, kalıplaşmış söz dizini eğitimi aldıktan sonra araştırma grubunun toplam akıcılık puanında ve seslendirme hızı puanında, karşılaştırma grubuna göre anlamlı bir artış görülmüştür ve verilen eğitimin uzun süreli etkisi ise, yalnızca konuşma hızı puanında gözlemlenmiştir. Ancak, sontestteki ikinci dilde konuşma akıcılığı puanları ile konuşma örneklerinde kullanılan kalıplaşmış söz dizini sayısı ile konuşmada akıcılık puanları arasında anlamlı bir ilişki yoktur, bu da hız akıcılığındaki artışın yalnızca kalıplaşmış söz dizini kullanımı ile açıklanamayacağına işaret etmektedir. Araştırmada ayrıca, kalıplaşmış söz dizini eğitiminin araştırma grubunun ikinci dilde konuşma doğruluğu üzerinde anlamlı bir etkisinin olmadığı, ama araştırma grubunun ikinci dilde konuşma karmaşıklığı puanlarından birini (Tip-Belirteç Oranı Kesitsel Ortalaması) anlamlı şekilde arttırdığı da bulunmuştur. Diğer taraftan, karşılaştırma grubu, akademik sözcük eğitimi aldıktan sonra, ikinci dilde konuşma karmaşıklığı puanlarından birinde (sözdizimsel çeşitlilik) anlamlı bir kazanım elde etmiştir. Yarı yapılandırılmış görüşmelerden toplanan niteliksel veriler her iki grubun da concordance adlı sorgu yöntemi ile eğitim almanın olumlu sonuçlarından bahsettiğini ortaya koymuştur. Özellikle araştırma grubu, kalıplaşmış söz dizini eğitiminin özgüvenlerini ve ikinci dilde konuşma performanslarını arttırdığını vurgulamıştır. The role of formulaic language use in promoting L2 oral fluency is widely recognized. However, how instruction of formulaic language affects L2 speaking is still not clear. This study examined the effect of explicit instruction of formulaic sequences on L2 oral fluency. Two groups of English for academic purposes (EAP) students were assigned as experimental group and comparison group. The experimental group (N=18) received explicit instruction of formulaic sequences (FS) and the comparison group (N=19) received explicit instruction of academic vocabulary for 5 weeks. The target items in both groups were introduced through concordancing and practiced in communicative group activities and discussions in an EAP program. Pretest, posttest and delayed posttest scores of both groups were collected and they were interviewed about their opinions on the instruction they received on posttest. L2 oral fluency scores of the participants were evaluated according to Skehan's classification of oral fluency (Skehan, 2003; Tavakoli and Skehan, 2005): speed fluency, breakdown fluency and repair fluency. The effect of the instruction on L2 oral fluency was also adjusted for L1 fluency and L2 working memory capacity. Quantitative data were analyzed via Repeated Measures Multivariate Analysis of Variance (MANOVA) and Repeated Measures Multivariate Analysis of Covariance (MANCOVA). Results showed that there was a significant increase in pruned speech rate and articulation rate of the experimental group compared to the comparison group after receiving explicit instruction of FS and the long term effect of the FS instruction as compared to the academic vocabulary instruction was only observed in speed fluency. However, there was no significant relationship between the L2 oral fluency scores and the number of FS used in oral elicitation tasks on posttest, indicating that the increase in speed fluency cannot be attributed to the use of FS alone. It was also found that FS instruction did not have a significant effect on L2 oral accuracy of the experimental group, but it significantly facilitated one of the experimental group's L2 oral complexity scores (Mean segmental type-token ratio). On the other hand, the comparison group made a significant gain in another L2 oral complexity score (syntactic variety) after receiving academic vocabulary instruction. Qualitative data coming from semi-structured interviews showed that both groups expressed positive learning outcomes from the instruction through concordances. The experimental group specifically emphasized the positive effect of the FS instruction on boosting their confidence and speed in their L2 oral performance.
Collections