Biyofilik tasarım ve iyileştiren mimarlık: çocuk hastaneleri üzerine bir değerlendirme
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Biyofili kavramı insanın doğaya ve doğada bulunan canlılara karşı hissettiği doğuştan gelen duygusal yakınlık olarak tanımlanmaktadır. Bu hipotez insanların diğer tüm yaşam sistemlerine içgüdüsel olarak bağlı olduğunu iddia etmektedir. Mimarlık alanında ise, yapılı çevrelerde insan-doğa etkileşiminin ve doğanın yararlı etkilerinin sürdürülmesine olanak veren tasarım olarak ifade edilmektedir. Bu tez çalışmasında, biyofilik tasarımın mimarlık alanında uygulanması adına geliştirilen tasarım parametrelerinin çocuk hastanelerinde mekanlara nasıl aktarılabileceği araştırılmıştır. Çalışmada, öncelikle biyofilik tasarım yaklaşımı ile tasarlanan mekânların tedavi edici özelliği üzerine literatür araştırması yapılarak kavramsal bir alt yapı oluşturulmuştur. Ardından yapılan farklı biyofilik tasarım sınıflandırmalarına kısaca değinilmiş ve çalışmanın asıl strüktürünü oluşturan on dört maddeden oluşan biyofilik tasarım parametreleri açıklanmıştır. Daha sonra seçilen beş çocuk hastanesi projesi on dört maddeden oluşan biyofilik tasarım parametreleri kapsamında incelenerek, teorik bilginin uygulamaya nasıl aktarıldığı değerlendirilmiştir. Bu tasarım yaklaşımının mimarlık ve çocuk sağlığı alanında birleştirici bir faktör olarak hangi mekanlarda nasıl kullanılabileceği tartışılmıştır. Sonuçta elde edilen veriler ışığında çocuk hastanelerinde biyofilik tasarım parametrelerinin mekanın işlevi, arazi alanı, çevresel faktörler gibi sınırlandırıcıların izin verdiği ölçüde uygulanabileceği tespit edilmiştir. Bu konuda yapılan öncü niteliğindeki projelerin başarıları göz önünde bulundurulduğunda çocuk hastanelerinin geleceği için biyofilik mimarinin önemli bir tasarım yaklaşımı olacağını söylemek mümkündür. The concept of biophilia is defined as the innate emotional intimacy that one feels towards nature and living things in nature. This hypothesis claims that people are instinctively connected to all other life systems. In the field of architecture, it is expressed as a design that enables the continuation of human-nature interaction and beneficial effects of nature in built environments. In this thesis, how the design parameters developed for the application of biophilic design in the field of architecture can be transferred to places in pediatric hospitals. In this study, firstly, a conceptual infrastructure has been formed by conducting literature research on the therapeutic properties of the spaces designed with biophilic design approach. Then, different biophilic design classifications are briefly mentioned and biophilic design parameters consisting of fourteen items which form the main structure of the study are explained. Then, the selected five children's hospital projects were examined within the scope of fourteen items of biophilic design parameters and how the theoretical knowledge was transferred to practice was evaluated. How this design approach can be used as a unifying factor in the field of architecture and child health is discussed. As a result of the data obtained, it has been determined that the parameters of biophilic design in pediatric hospitals can be applied to the extent permitted by limiters such as function of the place, land area and environmental factors. Considering the success of pioneering projects in this field, it is possible to say that biophilic architecture will be an important design approach for the future of children's hospitals.
Collections