Seyyid Şerif Cürcânî`nin Şerhu`l-Mevâkıf`ında varlık düşüncesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Seyyid Şerif el-Cürcânî'nin varlık düşüncesi, diğer filozof ve kelamcılarda olduğu gibi, varlık kavramının bedihi, bütün kavramların en geneli ve en bilineni oluşuna dayalıdır. Bu sebeple varlık hakkında her türlü tarif teşebbüsü, varlığı kendisinden daha kapalı bir şeyle tarif etmekle neticelenir ve kısır döngüye yol açar. Cürcânî'ye göre, varlık ile mevcudun hüviyetlerinin aynılığından bahsedilemez. Zira varlığın bir hüviyeti yoktur. Varlık yüklemesi olumlu bir sıfattır. Ama varlığın olumlu sıfat olması, onun mefhumunda bir olumsuzluğun bulunmaması anlamına gelmemektedir. Cürcânî'ye göre, varlığın mahiyete zait olup olmadığı sorusuna verilecek cevabın, zihni varlığı kabul edip etmemekle yakından ilişkisi vardır. Eğer varlığın mahiyete zait olduğu görüşü ileri sürülüyorsa zihni varlığı kabul etmek gerekecektir. Cürcânî'ye göre, tümelin dış mevcutların parçası olması dış varlıkta değil, zihindedir, yani tümel dış mevcudun zihni parçasıdır. Diğer bir deyişle şahıslardaki terkip, dış dünyada değil zihindedir. Just as Jurcani is in the thought of being, in other philosophers and theologians, the essence of the concept of being is based on the most general and most informal form of all concepts. For this reason every attempt to describe the folk song about the entity results in describing the entity as something more closed than itself, leading to a vicious cycle. According to Jurcani, there is no mention of the identity of being and presence. Because there is no identity of existence. Asset placement is a positive adjective. But the fact that existence is a positive adjective does not mean that there is no negativity in its conception. According to Jurcani, the answer to question whether existence is zaid is closely related to whether or not to accept mind existence. If it is assumed that the entity is a zaid, then it will be necessary to accept the mind's existence. According to Jürcan, the universal part of the outer being is not the outer being, but the mind, that is, the mind is the mind part of the outer being. In other words, the composition in the person is not in the outer world but in the mind.
Collections