Farklı biyomateryallerin maksiller sinüs ogmentasyonundaki etkinliklerinin histolojik olarak değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Diş çekimi sonrasında oluşan kemik kaybı ve maksiller sinüs pnömatizasyonu nedeniyle dental implant yerleştirilmesi için yeterli kemik yüksekliği bulunmadığı durumlarda maksiller sinüs membranının elevasyonu ve bölgenin greftlenmesi işlemi uygulanmaktadır. Otojen kemik grefti kullanımı altın standart olarak kabul edilse de yüksek morbidite oranı ve bu greftin limitli miktarda elde edilmesi nedeniyle farklı materyaller geliştirilmiştir. Bu çalışmanın amacı, tavşanlara uygulanan çift taraflı maksiller sinüs membran elevasyonunun ardından yerleştirilen farklı biyomateryallerin etkinliklerini histolojik ve immunohistokimyasal olarak değerlendirmektir. Çalışma, 9-12 aylık 36 adet Yeni Zelanda tavşanı üzerinde gerçekleştirildi. 6 grup oluşturularak birinci grup boş bırakıldı, ikinci gruba geliştirilmiş trombositten zengin fibrin (G-TZF), üçüncü gruba emilebilen kollajen koni olan Collacone® (Botiss Biomaterials, Zossen, Almanya) isimli materyal, dördüncü gruba venöz kan, beşinci gruba Collacone® ve trombositten zengin plazma (TZP) kombinasyonu, altıncı gruba ise Collacone® ve mine matriks türevi olan Emdogain® (Straumann, Basel, İsviçre) isimli materyalin kombinasyonu uygulandı. 4. ve 12. haftalar sonunda her gruptan 3'er tavşan yüksek doz anestezik uygulanarak sakrifiye edildi ve örnekler histolojik ve immunohistokimyasal olarak incelendi. 1 ay sonunda kemik oluşumu açısından G-TZF ve Collacone®+TZP grupları ile boş ve kan grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu. 3 ay sonunda ise Collacone®, Collacone®+TZP ve Collacone®+ Emdogain® grupları ile boş grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark görüldü. 1 ay sonunda immunohistokimyasal incelemede Collacone®+TZP ve G-TZF gruplarının osteokalsin skoru ile boş grubun osteokalsin skoru arasında anlamlı fark bulundu. Osteopontin skor analizinde ise gruplar arasında anlamlı bir fark görülmedi. Sonuç olarak, farklı biyomateryallerin maksiller sinüs ogmentasyonunda farklı zamanlara göre birbirlerine üstünlükleri histolojik ve immunohistokimyasal olarak gösterilmiştir. Bu materyallerin klinikte rutin kullanımını sağlamak için daha fazla çalışma yapılmasına ihtiyaç vardır. Membrane elevation of maxillary sinus and grafting procedure is done when there is not enough bone height for implant placement due to bone loss and sinus pneumatization after tooth extraction. Autogenous bone graft is accepted as a gold standart but because of its high morbidity rate and limitation of harvesting, different types of materials have been developed. The aim of this study is to assess histologically and immunohistochemically the effectiveness of various biomaterials which are used after bilateral maxillary sinus elevation. The study was performed on 9-12 months old 36 New Zeland rabbits. 6 groups were created and first one was left empty, second was filled with advanced platelet rich fibrin (A-PRF), third was filled with absorbable collagen cone called Collacone® (Botiss Biomaterials, Zossen, Germany), fourth was filled with venous blood, fifth was filled with combination of Collacone® and platelet rich plasma (PRP) and sixth group was filled with combination of Collacone® and enamel matrix derivate called Emdogain® (Straumann, Basel, Switzerland). At the end of 4th and 12th week, 3 rabbits from each group were sacrificed by applying high dose anesthetic and samples were examined histologically and immunohistochemically. Bone formation in the defect area of A-PRF and Collacone®+PRP groups were statistically significant compared with empty and blood groups after 1 month. After 3 months, A-PRF, Collacone®, Collacone®+PRP and Collacone®+Emdogain® groups was statistically significant compared with empty group. After 1 month, immunohistochemical examination showed significant difference between the osteocalcin scores of Collacone®+PRP and A-PRF groups and osteocalcin scores of empty group. Osteopontin scores analysis showed no significant difference between groups. As a result, the efectiveness of various biomaterials in maxillary sinus augmentation has been shown histologically and immunohistochemically in different times. More studies are needed to ensure the routine use of these materials in the clinic.
Collections