Ortaokul öğrencilerinin psikolojik sağlamlık ile sosyal duygusal öğrenme becerileri arasındaki ilişkide otomatik düşüncelerin aracı rolü
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Araştırma ortaokul altıncı, yedinci ve sekizinci sınıf öğrencilerinde psikolojik sağlamlık düzeylerinin sosyal duygusal öğrenme becerileri ve otomatik düşünce ile ilişkisini incelemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Ön ergenlik; fiziksel, duygusal ve sosyal alanda değişimlerin yaşandığı dönemdir. Psikolojik sağlamlığın kazanılması, sosyal becerilerin öğrenilmesi bu evredeki önemli gelişmeler arasındadır.Örneklem, İstanbul ilinde Beylikdüzü, Büyükçekmece ve Esenyurt ilçelerindeki ortaokul öğrencilerinden, her ilçeden iki okul olarak, toplam altı okuldan, 442 kız, 564 erkek öğrenci olmak üzere 1006 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırma kapsamında, psikolojik sağlamlığı ölçmek amacıyla `Çocuk ve Genç Psikolojik Sağlamlık Ölçeği`, sosyal duygusal öğrenme becerisini ölçmek amacıyla `Sosyal Duygusal Öğrenme Becerileri Ölçeği`, otomatik düşünceleri ölçmek için `Çocukların Otomatik Düşünce Ölçeği`, sosyo demografik değişkenler için ise `Kişisel Bilgi Formu` kullanılmıştır. Verilerin analizinde sosyal bilimler için oluşturulmuş hazır paket program kullanılarak, t-testi, Tek Yönlü Varyans Analizi, Kruskal Wallis testi, Mann Whitney U testi, Pearson Korelasyon Analizi ve Yapısal Eşitlik Modeli uygulanmıştır.Araştırmada psikolojik sağlamlık düzeyleri, sosyal duygusal öğrenme becerileri ve otomatik düşünce puanlarının demografik değişkenlere göre (cinsiyet, yaş, sınıf düzeyi, kardeş sayısı, anne ve babanın; eğitim düzeyi, birliktelik durumu, çalışma durumu ve ailenin ekonomik durumu) farklılaşıp farklılaşmadığı incelenmiştir. Sosyal duygusal öğrenme becerileri ile otomatik düşünce arasında negatif, psikolojik sağlamlık arasında ise pozitif yönde ve orta düzeyde, otomatik düşünce ile psikolojik sağlamlık arasında negatif yönde ve orta düzeyde bir ilişki olduğu belirlenmiştir. Psikolojik sağlamlıklarının, doğrudan ve dolaylı bir şekilde (otomatik düşünce üzerinden) öğrencilerin sosyal duygusal öğrenme beceri düzeylerini açıkladığı belirlenmiştir. Araştırmanın sonuçları, ilgili literatür doğrultusunda tartışılmış, gelecek çalışmalar için önerilere yer verilmiştir. This research examines the relationship between resilience levels, social emotional learning abilities and automatic thoughts among the 6th, 7th and 8th grades students. Preadolescence is a period of important physical, emotional and social changes. Learning social abilities and gaining resilience are the most important developments of this period.Participants were 1006 (442 female, 564 male) students attending in middle schools from Beylikdüzü, Büyükçekmece and Esenyurt municipalities in İstanbul. Study was conducted in two schools from each region, totally in 6 schools. `Child and Adolescent Resilience Scale` was used to assess their resilience's level, `Social Emotional Learning Abilities Scale` was used to assess their social emotional learning abilities, `Automatic Thought Scale for Children` was used to assess their automatic thoughts and `Personal Information Form` was used for their socio-demographic variables. ANOVA, t-test, Kruskal Wallis Test, Mann Whitney U Test, Pearson Correlation Analyze and Structural Equation Models were applied via social science statistics program to analyze the data. In the study, it was investigated whether students' resilience level, social emotional ability and automatic thoughts are differentiated by their demographic variables that are sex, age, grade, number of siblings, parents' degree of learning, parents' marital status, parents' employment statu and economic statu of the family or not. There was negative correlation between social emotional learning abilities and automatic thoughts, positive moderate correlation between resilience and social emotional learning abilities, negative moderate correlation between automatic thoughts and resilience. Students' social emotional learning abilities level was directly and indirectly identified by their resilience levels according to their automatic thoughts. Results were discussed in the accordance with related literature. Some suggestions were made for future research.
Collections