Boşanma davalarında nafakalar
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Tez çalışmamızın konusunu, Türk Medeni Kanunu'nda düzenlenen Boşanma davasında Nafakalar oluşturmaktadır. Boşanma davasında nafakalar, Türk Medeni Kanunu'nun 169. Maddesinde Geçici önlemler başlığı altında Tedbir Nafakası, 175. Maddesinde Yoksulluk Nafakası başlığı altında Yoksulluk Nafakası ve 329. Maddesinde, Soybağının Hükümleri kısmında, Dava Hakkı başlığı altında İştirak Nafakası düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunu'nda düzenlemeye göre, Boşanma davalarında, Tedbir Nafakası, İştirak Nafakası ve yoksulluk nafakası düzenlenmiştir. Kanunda, Boşanma veya ayrılık davası açıldığında, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri alma şeklinde olan Tedbir nafakası, Boşanma durumunda yoksulluğa düşecek kusuru daha az olan tarafın geçimi için süresiz olarak diğer taraftan mali gücü oranında isteyebileceği Yoksulluk Nafakası ve çocuk adına, çocuğa fiilen bakan ana veya babanın isteyebileceği İştirak nafakası düzenlenmiştir. Boşanma davasında nafakalar , ahlaki ve sosyal düşüncelere dayanmakta olup, evlilik birliği süresi içerisinde eşler arasında geçerli olan dayanışma ve yardımlaşma yükümlülüğünün, evlilik birliğinin sona ermesinden sonra da kısmen devam etmesi gerektiğinden nafakalar öngörülmüştür. Yürürlükte olan 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu ile eşler arasında `eşitlik` ilkesi benimsenmiştir. Evlilik birliği ile ilgili tüm hükümler eşlerin eşitliği ilkesine göre düzenlenmiştir. Güncel düzenlemenin, 743 sayılı eski Medeni Kanun'dan farkı, erkek olan eşin birinci derecedeki bakım sorumluluğu sona ermiş ve eşitlik ilkesi gereği eşlerin birbirlerine karşı ve yine müşterek çocuklara karşı bakım sorumluluğunda eşit derece sorumluluğu esası benimsenmiştir. Bakım nafakasının bir türü olan tedbir nafakası, eşler arasında evlilik birliği devam ederken ya da evlilik birliğinin boşanma ile veyahut ayrılık davası ile sona ermesi halinde, ya da mutlak veya nisbi butlan ile evliliğin geçersiz olması için açılan davada istenebilir. Evlilik birliğini sona erdirmek için açılan dava esnasında, eşler arasında evlilik birliği de hukuken devam etmekte ve evlilik birliğinin ii kurulması ile eşlere yüklenen yardımlaşma yükümlülüğü de bunun neticesi olarak devam etmektedir. Boşanma veya ayrılık davasının açılmasıyla maddi açıdan zor duruma düşecek olan eş lehine, dava sürdüğü sürece, hakim tarafından zorunlu olarak hükmedilen nafaka türü tedbir nafakasıdır. Tedbir nafakası, tarafların iradesinden tamamen ayrı olarak, kanun maddesinde aranan şartların gerçekleşmesi ile doğan ve hakimin talep aramaksızın, resen zorunlu olarak hükmetmesi gereken bir alacaktır. . Eşlerin evlilik birliği süresi içindeki sorumlulukları sadece eşe karşı değil, çocuklara karşıda boşanma davası açılması ile devam etmektedir. Eşler arasında açılmış boşanma ve ayrılık davasında , çocuk fiilen kendisine bırakılan eşin talebi halinde, eşlerin bu yönde açılmış davada talebi olmasa dahi, davaya bakan hâkim tarafından dava devam ettiği sürece re'sen tedbir nafakasına hükmedilebilir. Ana ve babanın temel yükümlülüklerinden olan çocuğun bakım ve eğitimi için gerekli olan masrafların karşılanması, zorunluluğundan doğan İştirak Nafakası, küçüğe fiilen bakan ana ya da baba, ayırt etme gücüne sahip olmayan küçük için gerekli durumda atanacak kayyım veya vasi ve ayırt etme gücüne sahip olan çocuk tarafından açılabilecek nafaka türüdür. İştirak nafakası, bakım nafakası niteliğini taşır ve eşlerin mali güçleri oranında müşterek çocuğun ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlamaktadır. Boşanma davasında çocuğun velayetinin hangi tarafa verileceği belirlendiğinde, iştirak nafakasına da hâkim tarafından re'sen karar verilir. Eşlerin evlilik birliğinden kaynaklı yardım yükümlülüğünün evlilik birliğinin sona ermesinden sonraki bir uzantısı olan Yoksulluk nafakasına, yürürlükte olan düzenleme gereği, süresiz olarak hükmedilmektedir. Öğretide bu konu üzerinde bir takım farklı görüş ve düşüncelerin olması, söz konusu düzenlemeye yapılan eleştiriler bu yönde kanun değişikliği tasarısı hazırlanmasına neden olmuştur. İlgili Kanunu hükmünün değişiklik teklifinde, nafakanın belli bir süre ile sınırlandırılmasını öngörmüş, eşlerin evli kalma süresi, çocuk olup olmaması, boşanan kadının yaşı, gelir durumu ve kusur durumu göz önüne alınarak hesaplanması gerektiği belirtilmiştir. Yargıtay uygulamasında ise, bu hususta içtihat birliği söz konusu olup yoksulluk nafakasına süresiz olarak hükmedilmesi hukuka aykırı olarak görülmemektedir. Yoksulluk nafakası, hukuki niteliği bakımından bir bakım nafakası olup, kusura dayanmamaktadır. Bu nedenle ceza veya tazminat niteliği taşımamaktadır. iii İlgili düzenlemeye göre, nafaka yükümlüsünün kusurlu olması aranmaz. Ancak, belirtmek gerekir ki yoksulluk nafakası talebinde bulunan eşin kusuru, diğer eşin kusurundan daha ağır olmamalıdır. Tez çalışmamızda, öncelikle nafakaların dayanağı olan eşler arasındaki boşanma davasından ve sebeplerinden bahsedilmiştir. Daha sonra, Tedbir ve İştirak nafakası ayrı bir bölüm altında, ayrı ayrı başlıklar halinde incelenmiş, genel özellikleri, miktarlarının belirlenmesi, ödenme şekillerinden bahsedilmiştir. Niteliği ve kapsamlı olması nedeniyle, Yoksulluk Nafakasına ayrı bir bölümde yer verilerek, Yargıtay uygulamaları ışığında, şartları, miktarının hesaplanmasında esas alınacak kriterler, yoksulluk kavramında anlaşılması gerekenin ne olduğu ve bunun tespitinde dikkate alınacak hususlar, miktarının tespiti ve sona erme halleri detaylı olarak anlatılmıştır. 744 sayılı eski Medeni Kanun ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu arasındaki farlardan bahsedilmiş, öğretide tartışmalı konular üzerinde durulmuş, bunun uygulamadaki yansımalarının neler olduğuna güncel yerel mahkeme ve Yargıtay kararları ile ışık tutulmuştur. Çalışmamızın son bölümü olan dördüncü bölümünde, Boşanma davasındaki nafakaların genel olarak hukuki özelliklerinden ve talebin kabulüne dair verilen hükmün yerine getirilmesinin özellikleri anlatılmıştır. The subject of our thesis is formed by the alimony in the divorce case which is organized in Turkish Civil Code. In the divorce case, alimony, Article 173 of the Turkish Civil Code under the heading of Temporary Measures Alimony Support, 175-item Poverty Alimony under the title of Poverty Alimony and Article 329, in the provisions of the Paternity, under the title of Right to Claim under the title of child support. According to the Turkish Civil Code, in the case of divorce cases, Alimony of Measure, Child Support and poverty alimony were arranged. In the law, divorce or separation case is opened, during the continuation of the case is necessary, especially for the accommodation of spouses, livelihoods, management of the property of spouses and children taking care of the temporary measures in the form of care measures, divorce in the case of poverty in case of divorce in the event of the On the other hand, for the alimony of the child and the child, which can be demanded at the rate of financial power, the child support that the mother or father can actually ask for is arranged. In the case of divorce, alimony is based on moral and social considerations and foreseen that solidarity and aid obligation between spouses during the marriage union should continue partially after the termination of the marriage union. The `equality ılı principle was adopted between the Turkish Civil Code and the spouses. All provisions concerning the marriage union are arranged according to the principle of equality of spouses. The difference between the current regulation and the former Civil Code no. 743, the first degree of care of the male partner has ended and the principle of equality is based on the principle of equal responsibility of the spouses against each other and in the responsibility of care for the common children. The maintenance alimony, which is a type of maintenance alimony, may be requested in the case of the marriage unity between the spouses, or in the case where the marriage union ends in divorce or in case of separation, or in the case of an annulment with the absolute or relative wholeness. During the lawsuit filed to end the marriage unity, the marriage union between the spouses is being continued v legally, and the obligation of assistance established by the establishment of the marriage union and the spouses loaded on the spouses continues as a result. It is the alimony type alimony which is mandated by the precautionary judge as long as the case continues, in favor of the spouse who will be in financial difficulty by opening the case of divorce or separation. The alimony of the measure shall be a completely separate form of the will of the parties, which shall arise upon the realization of the conditions sought in the article of law and the judge shall be obliged to rule without compulsion. . The responsibilities of the spouses within the duration of the marriage union are continued not only against the spouse, but also for divorce proceedings against the children. In the case of divorce and separation between spouses, in case of request of the spouse who is actually left to the child, even if the spouse does not request the case opened in this direction, realization of the measure alimony may be governed if the case is continued by the judge. The expenses of the child's care and education are covered by the obligation of the parent or father, the minor who does not have the power to discriminate with the child or the guardian and the power of the child to be appointed. type of child support. The child support is the maintenance alimony and aims to meet the needs of the common child in proportion to the financial strength of the spouses. In the case of divorce, when the custody of the child is determined, the decision of the judge shall be decided upon by the judge. Poverty alimony, which is an extension of the obligation of the spouses from the marriage union after the termination of the marriage union, is ruled indefinitely by the regulation in force. Teachers have some different opinions and opinions on this subject, criticism of the regulation in question has led to the drafting of a law amendment in this direction. In the amendment proposal of the related law, it is foreseen that alimony should be limited for a certain period of time, and the spouses should be calculated by considering the duration of marriage, whether they are children, the age of divorced women, income status and defect status. In the case of the Supreme Court of Appeals, there is a case of jurisprudence in this regard and it is not considered illegal to rule in poverty indefinitely. Poverty alimony is a maintenance alimony in terms of its legal nature and is not based on defect. Therefore, it does not qualify as a penalty or compensation. vi According to the related regulation, the child supporter is not required to be defective. However, it should be noted that the defect of the spouse who requested poverty alimony should not be more severe than the other spouse's fault. In our thesis, we first mentioned the divorce case and the reasons among the spouses who are the supporters of the alimony. Subsequently, the measures and the alimony of the subsidy were examined under separate headings. Due to its nature and comprehensiveness, Poverty Alimony is given in a separate section, in the light of the Supreme Court applications, conditions, the criteria to be taken into account in the calculation of the amount, what is to be understood in the concept of poverty and the issues to be taken into account in this determination, the amount of detection and termination are explained in detail. The headlines of the former Civil Code No. 744 and the Turkish Civil Code No: 4721 have been mentioned, and the controversial issues in the teaching have been emphasized, and the reflections of this practice have been shed with the decisions of the local court and Supreme Court. In the fourth section, which is the last section of our study, the characteristics of the fulfillment of the legal characteristics of the alimony proceedings and of the fulfillment of the demand are explained.
Collections