Nejad Melih Devrim yaşamı ve sanatı
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Çağdaş Türk resminde soyut anlayışın ilk önemli uygulayıcıları arasında sayılan Nejad Devrim'in öncelikle içinde yetiştiği sanat ortamının geçmişine kısaca göz atmak gerekirse: Batılı anlamda resim ortamının oluşumunun başında 1793'te askeri okullara konulan resim dersleri gelmektedir. Daha sonraki dönemlerde yabancı ressamlar, azınlıklar ve levanten ressamlarla birlikte Türk ressamların da yer aldığı sanat dünyası Saray'ın Batılı anlamda resim sanatıyla ilgilenmeye başlaması, 19. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren Batı'ya öğrencilerin yollanmaya başlanması, Osman Hamdi Bey'in girişimleriyle 1883'te Sanayi-i Nefise Mektebi'nin kurulması önemli gelişmeler olarak sıralanabilir. Anılan mektebin kurulmasıyla birlikte akademik temelli bir resim eğitimi başlamış ve buradan yetişmeye başlayan sanatçılar içinde özellikle ?1914 Kuşağı/Çallı Kuşağı? olarak adlandırılan ressamlar Türk resminde yeni bir dönem başlatmışlardır. Ardından, Cumhuriyet döneminin ilk sanatçı oluşumu olan 1929'da kurulan ?Müstakil Ressamlar ve Heykeltıraşlar Birliği? ile 1933'te bir araya gelen ?d Grubu? temsilcileri Türk resminde konstrüktif/inşacı anlayışa dayalı yeni anlayışıyla resmin kendi sorunlarını ön plana çıkaran bir tutum içinde olmuşlar; böylelikle, Türk resminde artık gözün gördüğü doğayı çeşitli yöntemlerle resim düzlemine aktarmak yerine, resmin kavramsal boyutlarıyla ele alındığı bir dönem başlamıştır. Ardından anılan bu iki gruba karşı bir söylem geliştirerek, resmin sadece teknik bir mesele olmadığını, sanatçının içinde yaşadığı çağın/ortamın sosyal boyutlarıyla da ilgilenmesi gerektiğini savunan bir düşünceyle ?Yeniler? hareketi/grubu ortaya çıkmıştır. İşte, Nejad Devrim'in de tam bu süreçte Türk resim sanatı tarihindeki yerini almaya başladığı görülmektedir. Nejad Devrim'in de içinde yer aldığı grup üyeleri önce `toplumsal gerçekçilik' çerçevesinde resimler gerçekleştirmeye; ardından, bazı temsilcilerin konstrüktif anlayışla, hatta bazı üyelerin soyutlamaya ve nihayetinde giderek soyut biçim diline evrilmeye başladıkları görülmektedir.Bu hareketin temsilcilerinden bazıları daha sonra soyut denemeleri sürdürmeyip yeni biçem arayışlarına girerken özellikle Avrupa yolunu tutan Selim Turan ve burada ele aldığımız Nejad Devrim gibi ressamlar Türk resminde soyut anlayışın önemli temsilcileri olmuşlardır.Türk resimde soyutlama girişimlerinin başlaması yaklaşık 1950'ler olarak kabul edilebilir. 1950'ler Türkiye'nin dış dünyaya daha çok açılmasıyla birlikte yabancı kültürlerle daha sık karşılaştığı ve sanatçıların Batı dünyasındaki gelişmeleri daha yakından izlediği bir dönem olarak görülmektedir. Geleneksel ile Modern arasındaki gidiş gelişlerin ilk kez Paris ortamıyla eşzamanlı bir diyaloğa girmiş olması ise Türk Sanat'ı içinde önemli bir gelişimdir.Yirminci yüzyılın ortasında Türk resim sanatının çağdaş bir devinim gösterdiği ortamın önemli bir aktörü olarak 26 Şubat 1995 tarihinde Polonya'da Nowy Sacz'da yaşama veda eden Nejad Devrim, ?Yeniler? hareketi içinde başlayan resim serüvenini önce soyutlama, ardından da Paris Okulu/Ekolü çerçevesinde oluşan kavramlarla soyuta taşıyarak gerek Batı resim sanatında, gerekse Türk resim sanatında önemli bir yer tutmuştur. If we take a glance at the art medium which Nejad Devrim, one of the first significant painters implementing abstract thinking in Contemporary Turkish Painting, is raised in: First step in establishing a western sense is the painting lessons given at military schools starting from 1793. Then comes remarkable developments as Turkish Painters proceeding in Turkish Art medium as well as painters of foreign countries, minorities or Levantines; the court getting interested in western painting; art students being sent to Europe for education and the establishment of ?Sanayi-i Nefise Mektebi? (School of Fine Arts) in 1883 by the attempts of Osman Hamdi. Foundation of this school has started an academic based education and its graduates, especially the ?1914 Kuşağı/Çallı Kuşağı? (1914/Çallı Generation), have started a new period in Turkish Art History. Afterwards, the exponents of the first artists? constitution of the Republic period ?Müstakil Ressamlar ve Heykeltraşlar Birliği? (The Autonomous Painters and Sculptors Union) established in 1929 and ?d Gurubu? (d Group) established in 1933 have underlined the problems of painting itself by their constructive attitude. Hereafter conceptual painting instead of nature imitation was discussed. An opponent art group ?Yeniler? (The Newests) stated that painting was not only a matter of technique and an artist should be involved in the social issues. Nejad Devrim took place in Turkish Art History just at these times. The group members, including Nejad Devrim, first accepted ?Social Realism?, then some of them favoured constructivism, even some preferred abstraction and gradually reached an abstract painting style. After a while as some gave up abstraction and searched for new styles, painters as Selim Turan and Nejad Devrim, who will be analyzed in this study, chose going to Europe and became significant representatives of abstraction in Turkish painting.These attempts for abstraction in Turkish painting have started around 1950?s. These years are regarded as the opening period of Turkey to the world and thus, the period of Turkish painters having the opportunity of meeting foreign artists and following the developments in Western world. The traditional and modern ambivalence concurrent with the Paris art media is an important development in Turkish Art.As a significant actor of the Turkish contemporary art movement in the midst of 20th century, Nejad Devrim died in Nowy Sacz, Poland on 26th of February, 1995. He has a considerable importance both in Turkish and Western Art.
Collections