Kliniğimizde preeeklampsi ve eklampsi hastalarında yoğun bakımda kalma süresine etki eden faktörlerin araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Çalışmamızın amacı Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum kliniğinde Ocak 2015 ve Ekim 2016 tarihleri arasında kliniğimizde yatmakta olan preeklampsi ve eklampsi hastalarından yoğun bakımda kalma süresinin araştırılmasıdır.Materyal ve Metod: ocak 2015 ve ekim 2016 tarihleri arasında kliniğimizde yatmakta olan preeklampsi ve eklampsi hastalarından toplam 77 hastanın retrospektif olarak analizi yapıldı. Çalışma planımız hastanemiz etik kurulu tarafından incelenerek onaylandı. Hastanemiz elektronik kayıt sisteminden retrospektif olarak analiz yapılarak hastaların bilgilerine ulaşıldı. Hasta dosyalarından preeklampsi ve eklampsi hastalarının klinik başvuru anındaki şikâyetleri, klinik muayene bulguları, ultrasonografi bulguları kaydedildi. Olguların demografik özellikleri (yaş, gravida, geçirilmiş cerrahi sayısı, gebelik haftası ), hasta epikrizinde klinik başvuru anındaki laboratuar bulguları (hemoglobin, ast, alt, ldh, ggt, trombosit değerleri ), hastalardan alınan anamnez ve klinik ve sonografik muayeneye göre ek hastalık olup olmadığı (nöbet geçirme, dekolman plesanta, gestasyonel diyabetus mellitus), hastalara uygulanan tedavi şekli(tek başına perlinganit kullanımı, perlinganit tedavisine ek olarak esmolol kullanımı ) ve tedavi süresi (tek başına perlinganit kullanımının saat olarak süresi, perlinganit tedavisine ek olarak esmolol kullanımının saat olarak süresi ) retrospektif olarak kaydedildi. İstatistiksel çalışmalar için SPSS sotware proğramı kullanıldı. P değeri < 0.05 altında olanlar istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir.Bulgular: Hastalar yoğun bakımda verilen tedavi süresi ile yoğun bakımda total kalma süresi değerlendirilerek iki ayrı gruba ayrıldı. Tedavi süresinin hastanın yoğun bakımda kalma süresindeki etkisine göre gruplandırıldı. İstatistikleri çıkarılarak tablo tedavi süresi ile yoğun bakımda kalma süresi arasında anlamlı bir ilişki tespit edildi. Hastalar yaş, gebelik sayısı, gebelik haftası ve geçirilmiş sezaryen öyküleri açısından değerlendirildiğinde ise anlamlı bir fark bulunamadı. Çalışmaya alınan hasta grubunda mevcut olan ek hastalığa bağlı olarak yoğun bakımda kalma süresinin uzadığı görüldü.Sonuç: Çalışmamızdan elde edilen veriler değerlendirildiğinde; kliniğimiz yoğun bakımında yatmakta olan preeklampsi ve eklampsi hastalarından yoğun bakımda kalma süresine etki eden faktörler açısından tedavi şekli ile uygulananan tedavi süresine bağlı olarak yoğun bakımda kalma süresinin anlamlı düzeyde uzadığı görülmüştür. Aynı zamanda hastada ek hastalık varlığı ve laboratuar parametrelerinin(ast, alt, ldh, idrarda proteinüri düzeyi) de yükselmesine bağlı olarak yoğun bakımda kalma süresinin arttığı tespit edilmiştir.Anahtar Kelime: Preeklampsi, eklampsi, yoğun bakım, tedavi süresi, tedavi şekli, yoğun bakımda kalma süresi Purpose: The purpose of our study is to investigate the duration of intensive care from preeclampsia and eclampsia patients in our clinic between January 2015 and October 2016 in Harran University Medical Faculty Obstetrics and Gynecology Clinic.Materials and Methods: A retrospective analysis of 77 patients from preeclampsia and eclampsia patients who lived in our clinic between January 2015 and October 2016 was performed. Our study plan was reviewed and approved by our hospital ethics committee. Patient information was obtained by retrospectively analyzing the patient's electronic record system.Complaints, clinical examination findings, ultrasonography findings of patients with preeclampsia and eclampsia were recorded from patient files. The demographic characteristics of the cases (age, gravida, number of previous surgeries, gestational week), laboratory findings (hemoglobin, ast, alt, ldh, ggt, platelet values) at the time of the clinical presentation in the patient epicrisis, anamnesis from the patients and clinical and sonographic examination (Paroxysm, gestational diabetes mellitus, ablatio plasenta), disease-treated treatment (alone perlinganide treatment, esmolol treatment in addition to perling- nite treatment), and duration of treatment (time per hour of perling- nite treatment alone, esmolol treatment in addition to perling- Duration) were recorded retrospectively. SPSS sotware program was used for statistical studies. P <0.05 was considered statistically significant.Findings: Patients were divided into two groups by evaluating the duration of treatment in intensive care unit and total stay in intensive care unit. The duration of treatment was grouped according to the effect of the patient during intensive care. Statistical analysis revealed that there was a significant relationship between the duration of the treatment and the duration of intensive care. When the patients were assessed in terms of age, number of pregnancies, gestational week, and previous cesarean section stories, no significant difference was found. There was a prolonged period of intensive care due to the additional disease present in the study group.Results: When evaluating the data obtained from our study; The duration of intensive care unit was found to be significantly longer, depending on the duration of treatment with the type of treatment in terms of factors affecting the duration of intensive care from preeclampsia and eclampsia patients in our clinic. It has also been found that the duration of intensive care is increased due to the increase in the presence of additional disease in the patient and laboratory parameters (ast, alt, ldh, urinary proteinuria)Key words: Preeclampsia, eclampsia, intensive care, duration of treatment, type of treatment, duration of intensive care
Collections