Kemâni Hızır Ağa ve Tefhîmü`l-Makâmât fî Tevlîdi`n-Nağamât çevirisindeki perdelerin, dönemi edvârları ile mukayesesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışma Türk müziği tarihinin yazılı kaynakları arasında yer alan Hızır Ağa'nın Tefhîmü'l-makamât fî tevlîdi'n-nagamât ( Nağmelerin Doğuşunda Makamların Açıklanması) adını taşıyan osmanlıca musiki el yazması konu edilmektedir. Hızır Ağa 18. yüzyıl müzikolog ve bestecilerinden olduğu kadar Osmanlı sarayı defterinde kemani olarak kayıtlı bir müzisyendi. Sultan III. Selim'in müsahipliğini yapmış, makam ve usul icad etmiş bir besteci olan Hızır Ağa'nın bu ?Musiki Risalesi? sayesinde 18. Yüzyıl Osmanlı müzik anlayışını anlayabilmekte, kendinden önceki edvar geleneği ve çağdaşları ile farklılığını perdeler düzleminde kıyas yapılabilinmektedir.Çalışmanın ilk bölümü Hızır Ağa'nın yaşamı, müzisyenliği, müzik çevresi, öğrencileri konularından oluşmakta; ikinci bölümde Tefhîmü'l-makamât fî tevlîdi'n-nagamât'ta yer alan perdeler üzerinde durulmaktadır. Hızır Ağa ses sistemi konusunda Safiyyüddin Abdülmümin'in 17 perdeli sistemden etkilenmiş ve geleneği devam ettirmiştir. Eskilerin ana perdesi olan rast perdesini ifade ederken kendi dönemindeki en çok makam türetilen perde olan dügâh perdesi olduğunu da belirtmektedir. Makamlar konusunda vermiş olduğu bilgiler ve makamların tarifleri incelendiğinde dügâh perdesinde karar kılan makamların sayısının çok olduğu dikkat çekmektedir.Bu bölümün sonunda18.yy'ın müzikologlarından Kantemiroğlu'nun?Kitabu Ilmi'l Musıki ala Vech'i Hurafat ? ve Abdülbaki Nasır Dede'nin ?Tedkîk u Tahkîk? isimli eserlerindeki perdeler mevzu ele alınmıştır.Sonuç bölümünde ise Arel-Ezgi Uzdilek sistemi kullanılarak her üç müzikoloğun kullandıkları perdeler belirlenip farklılıklar gösterilmiştir.Çalışma boyunca mümkün olduğu kadar çok sayıda 18. Yüzyıl eserleri incelenerek çalışmanın zenginleştirilmesi sağlanmıştır. Böylelikle perdeler konusunda bir dönemin nasıl bir düzlem kurduğuna dair fikir sahibi olunmuştur.Anahtar Kelimeler: perde, makam, Hızır Ağa This study is about Hızır Ağa?s Tefhîmü?l-makamât fî tevlîdi?n-nagamât, which is an Ottaman music(al) manuscript and which is documented in sources of Turkish music history. Hızır Ağa is one of the musicologists and composer of the 18th century as well as a violinist registered in the ottoman palace. In addition, he is a müsahip (confabulation on the same table) of Sultan III.Selim and a composer who has invented Makam and Usul. Owing to Hızır Ağa?s ?Music(al) tract the contemporaries of the 18th century are able to comprehend Ottoman music understanding and they have the chance to compare differences between ?edvar? tradition and contemporaries.The first part of the study is about Hızır Ağa?s life in general and his life as a musician as well as his music fellows and his students; in the second part the ?perdeler? in the Tefhîmü?l-makamât fî tevlîdi?n-nagamât is analyzed. Concerning voice system Hızır Ağa is influenced by Safiyyüddin Abdülmümin?s system with ?17 perde? so he continues the tradition. While he expresses the main ?perde? ?rast perde? of the past, he stresses that ?dügah perde? is the ?perde? which the most makam are reproduced with. While analyzing the descriptions of the makams and because of his transferred information we can point out that there is a considerable number of makams which prefer ?dügah perde?. In addition, this part analyzes the ?perdes? in ?Kitabu Ilmi?l Musıki ala Vech?i Hurafat ?by Kantemiroğlu and in ?Tedkîk u Tahkîk? by Nasır Dede. The conclusion part deals with the ?perdes? which these three musicologists use and emphasizes the differences between them by using Arel note.Keywords: Perde, Makam, Hızır Ağa
Collections