Gebelikte doğum beklentisinin postpartum depresyon geliştirme üzerine etkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Gebelik ve doğum sonrası dönem psikiyatrik sorunların görülebilmesi açısından riskli dönemlerdir. Önleyici çalışmaların yapılması ile risk azalacaktır. Bu çalışmanın amacı gebelikte doğum kaygısının postpartum depresyonla ilişkisini incelemektir. İki aşamada yürütülen araştırmanın ilk adımında İstanbul Gaziosmanpaşa Asya Tıp Merkezi Kadın Doğum Polikliniği'ne başvuran 211 kadının doğumla ilgili kaygı özellikleri Wijma Doğum Beklentisi Deneyimi Ölçeği ile değerlendirilmiştir. Gebelerin %10'unun klinik olarak anlamlı düzeyde doğum kaygısı taşıdıkları belirlenmiştir. Bu kaygı ile gebelik haftası ve gebelik sayısı arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Bu bulgular, 10 gebeden 1'inin anlamlı doğum kaygısı olduğunu ve gebeliğin başlı başına bir stres faktörü olduğunu göstermiştir. İkinci aşamada, araştırmanın ilk aşamasına katılan kadınlardan doğum yapan 77'si doğumdan en az 4 hafta sonra Edinburg Postpartum Depresyon Ölçeği ile değerlendirilmiştir. Doğum korkusu şiddeti ile postpartum depresyon belirtileri şiddeti arasında küçük kuvvette ama istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki görülmüştür. Doğum korkusu postpartum depresyon belirtilerindeki varyansın %11'ini açıklamıştır. Bireysel ve ailede psikiyatrik hastalık öyküsü olanlar, aşk evliliği yapanlar, gebelik sırasında gebelikle ilişkili düşük memnuniyet, cinsel yaşamın olumsuz etkilenmesi, doğumla ilgili endişe düzeyi, doğum sonrası kendine zaman ayıramayacağı ve eşiyle ilişkisinin eskisi gibi olamayacağı korkusu, doğum sonrası annelik rolüne uyum sağlayamama postpartum depresyonla anlamlı ilişki gösteren faktörlerdir. Normal doğum yapanlar zorunlu olarak sezeryan geçirenlere oranla daha fazla depresyon belirtisi gösterse de aradaki fark küçük ve istatistiksel olarak anlamlı değildir. Bu bulgular postpartum depresyonu belirleyen çok sayıda faktör olduğunu göstermiştir. Gebelikte doğum korkusunun postpartum depresyonda anlamlı varyans açıklaması, gebelik süresince sağlanacak psikolojik yardımın bazı kadınlarda postpartum depresyonu engelleyebileceğini düşündürmüştür. The risk for psychiatric problems is increased during pregnancy and postnatal period. Such risk will be minimized if preventative measures are taken. The aim of this study is to examine the relationship between fear of childbirth (FoC) and postpartum depression (PD). In the first phase, 211 consecutive self-referrals to the Delivery Clinic of the Istanbul Gaziosmanpaşa Asya Tıp Merkezi, were screened with Wijma Delivery Expectancy/Experience Questionnaire. Ten percent of pregnant women experienced FoC at clinically significant levels. Such fear was not associated with the number of pregnancies and duration of gestation. In the second phase, 77 of first-part participants who gave birth were assessed with the Edinburg Postnatal Depression Scale at least four weeks after delivery. There was a small but statistically significant correlation between FoC and PD, where the former explained 11% of the variance in the latter. Personal and familial history of psychiatric illness, love marriage, low level of satisfaction with pregnancy, negative impact of pregnancy on sexual life, worry about delivery, anticipatory fear of not having spare time for oneself and deterioration of marital relationship, and low adaptation to the motherhood role showed significant association with PD. Although women who had normal birth had lower levels of PD than those who had compulsory caesarean section, the difference between scores were small and not statistically significant. These findings suggested that multiple factors determine PD. The significant amount of variance explained by FoC suggests that psychological assistance during pregnancy may play a role in preventing PD in some women.
Collections