Ceza infaz kurumları personelinin farklı birimlerde çalışmalarının duygu durumları üzerindeki etkisi

Abstract

Bu araştırma ceza infaz kurumunda görev yapan personelin depresyon ve anksiyete düzeylerini belirlemek; bu duygu düzeylerinin deneklerin bazı kişisel özelliklerine göre anlamlı farklılık gösterip göstermediğini ortaya koymak amacı ile yürütülmüştür. Araştırmada ceza infaz kurumu çalışanların görüşlerinin birimlere göre, bulundukları birimlerde çalışma sürelerine göre, cinsiyet durumlarına göre ve eğitim düzeylerine göre anlamlı farklılık gösterip, göstermediği; depresyon ve anksiyete düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki olup olmadığı da incelenmiştir.Araştırma ceza infaz kurumlarında farklı birimlerde görevli kişiler üzerinde yapılmıştır. Ölçekleri uygulamaya alınan 398 çalışan araştırmanın örneklemini oluşturmuştur. Katılımcılara araştırmacı tarafından hazırlanan `Kişisel Bilgi Formu` ve `Beck Depresyon Ölçeği` ile `Beck Anksiyete Ölçeği` uygulanmıştır. `Beck Depresyon Ölçeği`, Beck ve arkadaşları (1961) tarafından geliştirilmiş olup, ülkemizde geçerlilik ve güvenilirlik çalışması, Hisli (1988) tarafından yapılmıştır. `Beck Anksiyete Ölçeği`, Beck ve arkadaşları (1988) tarafından geliştirilmiş olup Türkçeye uyarlaması ise Ulusoy ve arkadaşları (1998) tarafından gerçekleştirilmiştir. Araştırmadan toplanan verilerin analizi `SPSS 22.0 for Windows` alt testleri ile yapılmıştır. Grup normal dağılım göstermediğinden dolayı çalışma verileri değerlendirilirken nonparametrik testler kullanılmıştır. Aritmetik Ortalama, Mann-Whitney Test-U Testi, Kruskal Wallis-Testi ve Spearman Korelasyon Testi kullanılmıştır. Anlamlılık p<0.05 düzeyinde değerlendirilmiştir.Yürütülen araştırmanın sonucunda çalışanların hafif düzeyde depresyona, hafif düzeyde anksiyeteye sahip olduğu bulgulanmıştır. Kadınların erkeklere göre depresyon ve anksiyete düzeylerinde anlamlı farklılığın olduğu; kadınların erkeklere göre daha depresif ve daha kaygılı olduğu bulunmuştur. Farklı birimde görev yapmaları ile depresyon ve anksiyete düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık ortaya çıkmamıştır. Bulundukları birimde çalışma sürelerinin depresyon ve anksiyete düzeyleri arasında anlamlı faklılığın olduğu, çalışma sürelerinin artmasıyla depresyon düzeylerinin de arttığı ortaya çıkarken, 25 ay-5 yıl süresinde çalışanların, 0-24 ay ve 5 yıl üstü sürelerde çalışanlara göre anksiyete düzeyleri daha yüksek bulunmuştur. Eğitim düzeyleri ile depresyon ve anksiyete düzeyleri arasında anlamlı farklılığın olup olmadığı incelendiğinde eğitim düzeyleri ile depresyon arasında anlamlı bir farklılık olmadığı ancak anksiyete düzeyleri arasında anlamlı bir farklılığın olduğu, eğitim düzeyi üniversite ve yüksek lisans düzeyinde olanların daha kaygılı olduğu bulgulanmıştır. Depresyon düzeyleri ile anksiyete düzeyleri arasındaki ilişki açısından incelendiğinde; depresyon düzeyleri ile anksiyete düzeyleri arasında pozitif yönde yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki olduğu görülmekte, depresyon düzeyleri arttıkça/azaldıkça, anksiyete düzeyleri de artış ya da azalma göstermekte; benzer durumda anksiyete düzeyleri arttıkça/azaldıkça depresyon düzeyleri de artış veya azalma göstermektedir. Anahtar kelimeler: Depresyon düzeyi, anksiyete düzeyi, birim, ceza infaz kurumu çalışanları.

This research is aimed to determine the levels of depression and anxiety of the staff working in the penitentiary institution; It was carried out with the aim of revealing whether these levels of emotion differed significantly according to some personal characteristics of the subjects.According to the survey, the opinions of the prison staff showed that there was a meaningful difference according to the units, according to the working time, gender status and education level in the units they were in; Depression and anxiety levels were also examined.The research was carried out on people in different units in the penal execution institutions. The sample of 398 researchers who took the scales into practice was created. `Personal Information Form` and `Beck Depression Scale` and `Beck Anxiety Scale` prepared by participant researchers were applied. The Beck Depression Scale was developed by Beck et al. (1961) and validity and reliability study in our country was carried out by Hisli (1988). The `Beck Anxiety Scale` was developed by Beck et al. (1988) and Turkish adaptation was performed by Ulusoy et al. (1998). Analysis of data collected without research was done with the sub-tests `SPSS 22.0 for Windows`. Because the group did not show normal distribution, nonparametric tests were used when the study data were evaluated. Arithmetic Mean, Mann-Whitney Test-U Test, Kruskal Wallis-Test and Spearman Correlation Test were used. Significance was assessed at p <0.05.As a result of the research conducted, it was found that the employees had mild depression and mild anxiety. There was a significant difference in depression and anxiety levels among females compared to males; Women were found to be more depressive and more anxious than men. There was no significant difference between depression and anxiety levels in different units. While the working time in the units where they were working showed a significant difference between the levels of depression and anxiety, depression levels were found to increase with increasing working time, whereas those who worked between 25 months and 5 years had higher anxiety levels than workers who worked between 0-24 months and over 5 years. When there was a significant difference between education levels and depression and anxiety levels, it was found that there was no significant difference between education levels and depression, but there was a significant difference between anxiety levels and education level was more worried than university and graduate level. When we examine the relationship between depression levels and anxiety levels, It is seen that there is a high level of positive correlation between depression levels and anxiety levels. As depression levels increase / decrease, anxiety levels increase or decrease; Depression levels increase or decrease as anxiety levels increase / decrease in a similar situation.Key words: Depression level, anxiety level, unit, employees of penitentiary institution.