Akıllı bina cephelerinin sürdürülebilir kalkınma bağlamında irdelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Sanayi devrimi sonrası, I. Dünya savaşı ve II. Dünya savaşı gibi zor dönemler geçiren ülkelerin hızlı bir büyüme ve kalkınma çabalarına girmeleriyle beraber üretimlerin artmasıyla, kömür gibi doğal kaynakların tahribatı ve bilinçsiz kullanılmasının sonucunda çevre sorunları ve ekolojik dengesizlikler ortaya çıkmıştır. Çevre sorunlarının sonrasında ortaya çıkan ekonomik krizler ve çevresel felaketler, kalkınmada izlenilen yolun doğru bir yol olmadığını göstermiştir. Çevreye verilen zararlar sonucunda, tepki olarak birçok konferans düzenlenmiş ve raporlar hazırlanmıştır. Bu çalışmalar sonucunda ''sürdürülebilir kalkınma'' kavramı ortaya çıkmıştır. Nüfusun hızlı bir şekilde artışı, doğal kaynakların bilinçsizce kullanımı sonucu tükenmeye başlaması gibi nedenlerle ortaya çıkan enerji krizinin bir sonucu olarak akıllı bina kavramı gündeme gelmiştir. Akıllı binalar, cephelerine eklenen rüzgar türbinleri, fotovoltaik paneller gibi yardımcı elemanlar ile enerji üretebilen, çatılarında toplanan su ile bina su ihtiyacının bir kısmını ve peyzaj alanlarının sulanmasını sağlayabilen, otomasyon sistemleri ve HVAC gibi alt sistemler ile daha verimli hala gelebilen ve bu sayede hem kullanıcı konforunu arttırabilen hem de bina işletim maliyetini ciddi oranda azaltabilen yapılardır. Cephe, binalarda en fazla yüzeye sahip kısım olması sebebiyle enerji kaybının da en çok yaşanabileceği alandır. Yapı cepheleri, akıllı cephe olarak tasarlandığında enerji kayıplarını önleyip aynı zamanda binanın enerji ihtiyacını da ciddi oranda karşılayabilmektedir. Özellikle çift kabuklu cephelerde, doğal havalandırma imkanı sağlanarak kullanıcı konforu da en üst düzeylere çıkarılabilmektedir. Ülkemizde ve dünyada kullanılan enerjinin yaklaşık %40'ının yapıların inşası ve işletim sürecinde kullanılıyor olması, sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleşmesinde akıllı bina cephelerinin de önemli bir rol oynadığını göstermektedir. Tez çalışması kapsamında, akıllı bina cephelerinin sürdürülebilir kalkınma kavramına etkileri incelenmiş, Türkiye'den ve dünyadan örneklerle değerlendirilmiştir. After industrial revolution, the countries which had difficult times during World War I and World War II, tried to enter a quick phase of growth and development which brought increased production. This caused environmental issues and ecological instability as a result of damaged natural resources like coal and improper usage. Economic depressions and environmental disasters which arised from environmental issues, showed procedures followed for development is not right. After these damages, as a reaction many conferences and reports are done. As a result of these works, `sustainable development` concept arised. Smart building concept arised as a result of energy crisis caused by rapid growth of population and running out natural resources because of imroper use. Smart buildings are the contructions that can generate energy with additional units which are added to their facades like wind turbines, photovoltaic panels, that can water landscapes and meet a portion of water needs, that can be more efficient with automation systems and HVAC. Hence, improves people's comfort and significantly reduce building operating costs. Facade is the most vulnerable area to energy loss because it has the most surface of the buildings. Facade of building, when designed as smart façade, can prevent energy-loss and meet the energy needed for the building. Especially, on double-shell facades, providing natural ventilation ability, people comfort is increased.Knowing that 40 percent of energy used in our country and world is used for construction and operating phase of the buildings, it shows how smart building facades play an important role in sustainable development.In this thesis scope, it is reviewed how smart building facades impact sustainable development and interpreted samples in Turkey and the world.
Collections