Kentsel dönüşüm üzerine bir araştırma

Abstract

Kentsel dönüşüm, en bilinen tarihiyle Endüstri Devrim'inden sonra başlayıp günümüzde de hala devam etmektedir. İnsanlar gibi, kentlerde gündelik yaşamın içinde zamanla yaşlanırlar. İnsanların kötü kullanımından, bakımsızlıktan, doğal afetlerden, kırsal alanlardan kentlere aşırı göçler ile birlikte artan nüfus yoğunluğundan, ya da çeşitli sebeplerden dolayı terkedilmiş olan kentlerde bir süre sonra yenileme ihtiyacı doğmaktadır. Kentsel dönüşüm uygulamasında sadece yeni bina yapılmaz, aynı zamanda, kentte yaşayacak insanların ihtiyaçlarına uygun olarak (trafik, su, elektrik, kanalizasyon, ulaşım, yeşil alanlar, sosyal-kültürel alanlar, dini yapılar, sağlık yapıları, ticari yapılar, eğitim yapıları) kentin fiziksel, ekonomik ve sosyal yönünden de özellikleri göz önünde bulundurularak kenti yenilemek, değiştirmek, canlandırmak ve değiştirmektir.

Urban regeneration, best known from the start after the industrial revolution in the history of today still remains. People in everyday life in cities, such as age over time. The use of bad people, lack of care, from natural disasters, rural areas with excessive migration to cities increasing population density, or abandoned due to various reasons, the city needs to refresh after a few minutes. Urban regeneration is not made only in new buildings, but also, in accordance with the needs of the people to live in the city (traffic, water, electricity, sewerage, transportation, green spaces, social-cultural fields, religious buildings, health structures, commercial structures, educational structures) in terms of the city's physical, economic and social features into consideration to renew, change, and the city is to change.