Acil servise kronik obstruktif akciğer hastalığı (KOAH) atağı ile gelen hastalarda depresyon değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH), tüm dünya ülkelerinde önemli bir morbidite ve mortalite nedenidir. Kronik solunum sistemi hastalıklarında kaygı ve depresyon en yaygın görülen ruhsal bozukluklardır. Çalışmamızın amacı acil servise KOAH atağıyla gelen hastalarda depresyonun şiddetinin değerlendirilmesidir. KOAH atağıyla gelen hastaların atak sayısı, solunum fonsiyonları ve kan gazının depresyon üzerine olan etkisi araştırılmıştır.Temmuz 2011-Mart 2012 tarihleri arasında Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Kliniği'ne ambulansla ve ayaktan KOAH alevlenmesiyle başvuran daha önce KOAH tanısı almış ardışık 67 KOAH'lı hasta çalışmaya alındı. Vakaların atak sayısı değerlendirildi. Portabl solunum fonksiyon cihazı ile FEV1, PEF değerlerine bakıldı. Her vakanın radial arterden alınan kan örneğinden kan gazı çalıştırıldı. KOAH alevlenme tedavisi takibi ikinci saat sonunda ise Beck Depresyon Ölçeği uygulandı.Çalışmamızda ki hastaların atak sayıları 1-2, 3-4 ve ?5 olmak üzere 3 gruba ayrıldı. Atak sayısı 3-4 olanlarda orta ve şiddetli depresyon oranı 25 (%37) hasta ile en yüksek seviyede idi. Orta depresyon şiddetine ait 35 hastada FEV1 değeri ortalaması 0,92, şiddetli depresyon değerine ait 15 hastada PEF değeri 1,28 ile en iyi değer olarak bulundu. pH, SO2, PCO2, PO2 değerleri baz alınarak depresyon şiddeti ile kıyaslandı ancak anlamlı bir ilişki saptanmadı.Literatürde yer alan poliklinik ve servis şartlarında gerçekleştirilmiş olan benzer çalışmaların aksine çalışmamızda ki sonuçlar istatiksel olarak anlamlı değerlendirilmemiştir. Alevlenme tedavisinden hemen sonra acil serviste gerçekleştirdiğimiz solunum fonksiyon testlerini ve yine hasta bağımlı olan depresyon ölçek yanıtlamasının hastalar tarafından etkili bir şekilde gerçekleştirilememiş olabileceğini düşünmekteyiz. Beck depresyon ölçeğinin acil şartlarda hemen tedavi sonrası uygulanması sonuçları olumsuz etkilemektedir; bu nedenledir ki acil serviste KOAH atak tedavisi takiben 2 saat sonra gerçekleştirilen beck depresyon ölçeğinin daha ileri saatlerde yapılmasının sonuçları daha anlamlı olarak yansıtacağı kanaatindeyiz. Chronic obstructive pulmonary disease is a major couse of morbidity and mortality in all world countries. Anxiety and depression is the most common psychiatric disorders in COPD. The purpose of this study was to evaluate the severity of depression in patients with COPD exacerbation. The effect of exacerbations, respiratory function and blood gasses was evaluated on depression.Between July 20011- March 2012 in Düzce University School of Medicine Emergency Departmant consecutive 67 patients, previously diagnosed with COPD, were enrolled who admitted with exacerbation by ambulance or outpatient. The number of attacks were evaluated. FEV, PEV values were evaluated with portable devices. Radial artery blood gasses were exacuted. At the end of the second hour monitoring the treatment of COPD exacerbation, the beck depression scale was applied.The number of attacks in our study were devided into three groups as 1-2, 3-4 and >5. Moderate to severe depression ratio was highest in 25 (37%) patients which have 3-4 attack numbers. In 35 patients who have modarate depression severity, mean FEV1 value was 0.92, and in 15 patients who have sever depression values PEF value which was 1.28 was found to be the best value. Depression severity were compared based on pH, SO2, PO2 values, but was not corralated.Unlike the studies in the literature carried out in clinic and service conditions, our study was not considered statistically significant. We believe that, it might not be performed effectively by the patients that we carried out the respiratory functions and patient dependent depression scale answers immediately after exacerbation therapy. To implement the beck depression scale in the ER eftsoon adversely affect the results that is why we believe that to perform the beck depression scale further time after therapy would reflect significant results.
Collections