Düzce ili Yığılca ilçesinde tiroid hastalıkları ve metabolik faktörlerin değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Tiroid bezinin en sık karşılaşılan hastalığı, tiroid bezi nodülleridir ve ülkemizde de yaygın olarak görülmektedir. Metabolik sendrom (MS), insülin rezistansı (IR) temelinde ortaya çıkan, klinik tablosunda glukoz tolerans bozukluğu, diyabetes mellitus (DM), santral obezite, esansiyel hipertansiyon, dislipidemi, proinflamatuar ve protrombotik öğeleri bulunduran, prematür aterosklerozun yer aldığı, kardiyovasküler hastalık riskinin artışı ile ilişkili olan bir risk faktörleri topluluğudur. Her iki patoloji (nodüler guatr ve MS) de endüstrileşmiş toplumlarda sıkça görülür ve yapılan çalışmalar MS komponentlerinin tiroid nodülü oluşumunu ve tiroid hacmini herhangi bir klinik ya da subklinik tiroid disfonksiyonu olmadan da etkileyebileceğini ve bu etkilerin tiroid hormonlarının etkilerinden bağımsız olabileceğini göstermektedir. Yapılan çalışmalar her iki durum arasındaki ilişkinin insülin etkisiyle ilişkili olabileceğini, yani tiroid bezinin IR sendromunun başka bir kurbanı olabileceğini göstermektedir. Bu çalışmada amacımız tiroid nodülaritesi ile metabolik sendrom arasındaki ilişkiyi değerlendirmektir.Materyal-metod: MELEN Çalışması Düzce ilinin kuzey-doğusundaki Yığılca ilçesinde yaşayan yaş ortalaması 50 olan 2298 kişiyi incelemeye alan ve Türk halkının kardiyometabolik risk faktörlerinin prevalansını değerlendirmeyi amaçlayan prospektif şekilde tasarlanmış bir çalışmadır. İlk değerlendirmeler Mayıs-Haziran 2010 tarihlerinde ilçe sosyal sağlık merkezinde yapılmış olup iki yılda bir takip yapılması planlanmıştır. Veriler anket, fizik muayene ve ölçümler, karotis intima media kalınlığı, vücut yağ kompozisyonu, tiroid ultrasonografi (TUS), elektrokardiografi, ekokardiografi (EKO) ve kan örnekleri aracılığı ile toplandı. Son çalışma grubunu 2233 katılımcı (1430 kadın, 803 erkek) oluşturdu.Bulgular: Katılımcıların % 30.5'inde guatr saptanırken, % 80'ninin ötiroid olduğu görüldü. Tiroid nodülü (MNG ve NG) saptanma oranı ise % 58.4 ile oldukça yüksekti. Guatr saptanan katılımcılarda ultrasonografik tiroid hastalığı, TSH bozuklukları ve komorbidite oranlarının anlamlı derecede daha yüksek olduğu gözlendi. Ötiroid alt grupta yapılan değerlendirmelerde nodülarite artışı ile metabolik parametreler arasındaki ilişkinin TSH değerinden bağımsız olduğu görüldü. MS varlığında guatr varlığı ve MNG oranı (% 61.5) anlamlı yüksek saptandı. MS grubunda VKI, ortalama tiroid hacmi, HOMA-IR değerlerinin anlamlı yüksek olduğu ve IR'nın tiroid nodülaritesi ve ortalama tiroid hacmi üzerinde anlamlı etkisinin olmadığı görüldü. Lojistik regresyon analizlerinde yaş, cinsiyet, aktif sigara kullanımı, alkol kullanımı ve MS varlığı değerlendirildiğinde, NG varlığını etkileyen tek faktörün yaş olduğu, MNG varlığının ise yaş, doğum sayısı ve MS varlığı ile ilişkili olduğu saptandı. Sonuç olarak MS varlığının NG'dan ziyade MNG varlığı ile ilişkili olduğu kanısına varıldı. MNG varlığı ile MS komponentlerinin ilişkisi değerlendirildiğinde ise sadece sistolik kan basıncı yüksekliğinin anlamlı olduğu, IR, bel çevresi ve lipid parametrelerinin anlamlı bir etkisinin olmadığı görüldü.Sonuç: Sonuç olarak MS'un TSH'dan bağımsız olarak tiroid hücre büyümesi üzerinde etkili olduğu görülmektedir. Her ne kadar bu etkileşim için etken olarak ana yolun insülin etkisiyle olduğu düşünülmüş ve bazı çalışmalarda gösterilmiş olsa da çalışmamızda tiroid nodülaritesi ve insülin rezistansı arasında anlamlı bir ilişki saptanamadı. Sonuçlar değerlendirildiğinde MNG varlığının yaş, sistolik kan basıncı ve doğum sayısında artış ve MS varlığı ile yakın olarak ilişkili olduğu görülmektedir. Sonuç olarak, özellikle MS saptanan kişilerde tiroid hastalığı taraması yapılmasının tiroid hastalıklarının erken tanısında faydalı olabileceği öngörülebilir.Anahtar Kelimeler: Metabolik sendrom, nodüler guatr, insülin rezistansı Introduction: The most common disease of the thyroid gland is thyroid gland nodules and it is also seen commonly in our country. Metabolic Syndrome (MS) is a cluster of risk factors related with increased risk for cardiovascular diseases including premature atherosclerosis, impaired glucose metabolism, diabetes mellitus (DM), abdominal obesity, essential hypertension, dyslipidemia and with proinflammatory and prothrombotic components. Both pathologies (nodular goiter and MS) are quite frequent in the adult populations of industrialized countries and studies showed that some constitutive traits of MS could influence thyroid size and the occurence of thyroid nodules in the absence of clinical or subclinical thyroid dysfunction and this may occur independently of the effects of thyroid hormones. And also studies showed that the relationship between the both pathology could be related with insulin effect, so thyroid gland could be another victim of the insulin resistance syndrome. In this study, our aim is to evaluate the relationship between the thyroid nodularity and metabolic syndrome.Material - Method: The MELEN Study is a prospectively designed survey on the prevalence of cardio metabolic risk factors in 2298 Turkish adults with a mean age of 50. The baseline visits were carried out in May and June, 2010 and biennial follow-up visits were planned. Datas were collected by questionnaires, pysical examination and measurements, doppler ultrasound examination of carotid intima media thickness, echocardiographic examination, ECG recording, bioempedance meter analysis of body composition, thyroid ultrasonography and various biochemical analysis. The final study cohort was included 2233 participants (1430 women, 803 men).Results: In our study, 30.5% of the participants had goiter and also 80% of them were euthyroid. Thyroid nodule (MNG ve NG) detection rate was very high with 58.4%. In participants with goiter, rates of ultrasonographic thyroid disease, TSH abnormalities and comorbidities were found to be significantly higher. The relationship between metabolic parameters and the increase in nodularity was almost independent of TSH value in the assessments of euthyroid sub-group. In the presence of MS, the presence of goiter and MNG rate (61.5%) were detected as significantly higher. In MS group, BMI, mean thyroid volume, HOMA-IR values were significantly higher and there was no meaningful effect of IR on the mean thyroid volume and thyroid nodularity. In logistic regression analysis, when age, gender, active smoking, alcohol use and the presence of MS evaluated, the only factor affecting the presence of NG was found to be as age, but in the presence of MNG, age, parity, and the presence of MS were found to be associated with. So the presence of MS suggested to be associated with the presence of MNG rather than NG. When the relationship between the presence of MNG and MS components were assessed only significant effect of systolic blood pressure elevation was detected but there was not any effect of IR, waist circumference, and lipid parameters.Conclusion: As a result, MS, regardless of TSH values, have effects on thyroid cell growth. Although the main pathway for this interaction was thought to be the effect of insulin and also has been shown in some studies, in our study there was no significant correlation between insulin resistance and thyroid nodularity. When the results are evaluated, the presence of MNG is seen to be closely associated with age, systolic blood pressure, increase in number of births and the presence of MS. In conclusion, especially in MS patients, screening of the thyroid diseases may be useful in early diagnosis of thyroid diseases.Key words: Metabolic syndrome, nodular guatr, insulin resistance
Collections