Akciğer kanseri ve sigara içimi ile soluble human leucocyte antıgen-g seviyeleri arasındaki ilişkinin araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Akciğer kanseri 20. yüzyılın sonlarında itibaren önlenebilir ölümler arasında giderek artan bir orana sahip olmaya başlamıştır (1). Global olarak akciğer kanseri erkeklerde en fazla tanı konan ve en sık ölüme neden olan kanserdir. Bayanlarda ise en sık tanı alan dördüncü kanserdir ve en sık ikinci kanser kaynaklı ölüm nedenidir. (2). HLA-G ilk kez trofoblastlarda gösterilmiştir. İmmun sistemi baskılayıcı özelliği nedeniyle dolaşımdaki formu sHLA-G birçok araştırmacı tarafından farklı malignitelerde biobelirteç özelliği yönüyle araştırma konusun olmuştur. Çalışmamızda gruplar arasında sHLA-G seviyelerini karşılaştırarak akciğer kanseri için bir biyobelirteç olup olamayacağını ve sigara kullanımının sHLA-G seviyeleri üzerine etkisini belirlemeyi amaçladık.Çalışmaya kabul ve red kriterlerine göre akciğer biyopsi materyali patolojik olarak malign sonuçlanan 62, benign sonuçlanan 18 hasta ve sigara kullanan 40 ve kullanmayan 31 sağlıklı birey dahil edilerek dört grup oluşturulmuştur. Gruplar arasında ve grup içinde sHLA-G seviyeleri ile hastların sigara içme alışkanlıkları, yaşları ve patoloji sonuçları ile ilişkileri araştırılmıştır.Yapılan analizler sonucunda sigara kullanmayan kontrol grubu ile malign tanı almış hasta grubu arasında sHLA-G seviyeleri bakımından istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur. Diğer değişkenler için ise gruplar arasında anlamlı fark elde edilememiştir.sHLA-G ile ilgili birçok malign hastalıkta çalışmalar yapılmış olup akciğer kanserleri üzerinde etkisi ile ilgili çalışmalar kısıtlıdır. Çalışmamız sonucunda elde ettiğimiz verilere göre sHLA-G akciğer kanseri tanısını kolaylaştıracak bir biyobelirteç olarak görülmektedir ve seviyeleri sigara kullanımından bağımsızdır. From the ends of 20th century lung cancers began to have an increasing ratıo on preventible deaths. Globally lung cancers is the most diagnosed and death caused malign desase on men. On wonem it is the fourth in diagnosed malign desease and the second in malign reasoned deaths. HLA-G was shown on trophoblasts firstly. Cause of its immunsupressor capability the circulatiıng form sHLA-G was focused ın many studies as a biomarker for malignancies. In our study we aimed to investigate if sHLA-G is a prober biomarker for the diagnosis of lung cancers and the effect of smoking on the levels of sHLA-G. 62 individual diagnosed as malign, 18 individuals diagnosed as benign, 40 individual having smoking habbit and 31 individual as non smoker are accepted to the study according to the criterias of accaptance and formed four groups. It is tried to ınvastigate in the study the releation of smoking habbit, age, pathologic diagnose and the sHLA-G levels between and in the groups. As the result of statistical analyses sHLA-G levels found markedly higher on patients groups when compared with non smoker controls. The was no differance between groups on other criterias. sHLA-g levels was investigated on other malign diseases but only a few study had been made on lung cancers. Based on the results of our study sHLA-G seems to be a helpfull biomarker for diagnosis of lung cancers and its serum levels are intependent from smoking habbit
Collections