Sevr ve Lozan`da sınırlar ve toprak meselesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Osmanlı Devleti Göben ve Breslau adlı iki Alman savaş gemisinin 29 Ekim1914'te Enver Paşa'nın bilgisi dâhilinde Karadeniz'e açılması ve Rus Limanları'nı topatutması gibi bir oldu bittiyle Birinci Dünya Savaşı'na Almanların yanında girmiş oldu.Karadeniz çatışmasını takip eden ilk iki günde İtilaf Devletleri Almanların ülkelerinegeri dönmelerini istemişti. Osmanlı Hükümeti ise Almanları geri göndermeyi kabuletmedi ve savaş başladı. Bu olay üzerine Ruslar 1 Kasım'da Kafkasya sınırımızataarruza geçtiler. İngiltere ise 5 Kasım 1914'te Osmanlı Devleti'ne savaş ilan ederekKıbrıs'ı ilhak ettiğini ilan etti. İtilaf Devletleri'nin Osmanlı Devleti'ne savaş ilan ettiğibu tarih toprak ve sınır meselelerinin başladığı tarihtir. Daha sonra son OsmanlıMeclis-i Mebusan'ının ilan ettiği Misak-ı Milli de söz konusu tarih itibariyle OsmanlıDevleti'nin sahip olduğu sınırlar temelinde hazırlanmıştır. Yine Lozan Barışgörüşmelerinde de Türk heyeti sınır ve toprak meselelerinde hep bu tarihi ve Misak-ıMilli'yi esas almıştır. Bu ?Misak?, Yeni Türk Devleti'nin sınırlarını ve güdülecek dışpolitikanın hedeflerini belirlediği için, yapılan antlaşmaların ve sınırların tespitininaltyapısını oluşturmuştur.Bu çalışmada, Sevr ve Lozan'da sınırlar ve toprak meselesi; Birinci DünyaSavaşı, Mondros Mütarekesi ve Sevr'e kadar olan gelişmeleri içeren giriş bölümündensonra dört bölümde incelenmiştir.Birinci bölümde Misak-ı Milli'nin kabulü, İstanbul'un işgali ve Türkiye BüyükMillet Meclisi'nin açılması konuları genel hatlarıyla ele alındıktan sonra San RemoKonferansı ve Sevr Antlaşması irdelenmiştir.İkinci bölümde Sevr sonrası gelişmeler, Anadolu'daki hareketler ve KurtuluşSavaşı'ndaki cephe gelişmeleriyle savaş sonrası yapılan Mudanya Ateşkesi anlatıldıktansonra Lozan Konferansı ele alınmıştır. Lozan Konferansı; konferans öncesi gelişmeler,Lozan görüşmelerine gidecek heyetin oluşturulması, konferansın gelişimi veantlaşmanın imzalanarak uygulanması konularıyla ayrıntılı olarak ortaya konmuştur.Üçüncü bölümde sınırlar ve toprak meseleleri Sevr Antlaşması ile karşılaştırmalıolarak; Trakya sınırı, Adalar, Asya kıtasındaki sınırlarla diğer sınırlar, Musul meselesive Boğazlar meselesi başlıkları altında kısım kısım ele alınmıştır. Her kısım Sevr öncesidurum, Sevr Antlaşması'yla oluşturulmak istenen durum ve Lozan Barış Antlaşması'ylaIVoluşan durum olmak üzere detaylandırılmıştır. Hatta Lozan sonrası meydana gelen sınırgelişmeleri de genel hatlarıyla izah edilmiştir.Dördüncü ve son bölümde ise Lozan Barış Antlaşması hakkında olumlu veolumsuz değer yargılarına yer verilmiş ve bu değer yargıları her biri kendi açısındansebepleriyle birlikte açıklanmıştır.Lozan Barış Antlaşması Misak-ı Milli ile karşılaştırıldığında birtakım eksikleriolduğu aşikârdır. Ancak o günün koşullarıyla ve ülkenin içinde bulunduğu durumladeğerlendirilirse daha sağlıklı sonuçlara ulaşılabilecektir. En nihayetinde, yapılan MilliMücadele neticesinde şartları çok ağır olan Mondros Ateşkesi yerine şartlarıtarafımızdan belirlenmiş Mudanya Ateşkesi; yine Türk vatanının tasfiyesi niteliğindekiSevr Barışı yerine Türkiye'nin bağımsızlığını kabul eden Lozan Barışı gelmiştir.Lozan Barışı büyük bir başarı olarak değerlendirildiği gibi başarısızlık vebeceriksizlik olarak da değerlendirilmiştir. Olumsuz değerlendirmelerin çoğunluğu dasınırlar meselesiyle ilgilidir ve Misak-ı Milli temeline dayandırılmaktadır. Ancak her nekadar kabul edilmemiş olsa da Sevr Antlaşması ve bunun altında yatan batılı devletlerinniyet ve maksatları bir gerçektir.V The Ottoman Empire's entry into World War I on side of Germany occurred onOctober 29, 1914 within personal knowledge of General Enver as an accomplished factwhen German military vessels--the battleship Göben and the heavy cruiser Breslau --put to sea and shelled Russian ports. In next two days following Black Sea clash AlliedStates had demanded Germans return to their country. Ottoman Government refused toaccept remanding Germans back and war started. In view of these facts, Russiansswitched over to offensive our Caucasian border on November 1, 1914. And GreatBritain declared war against Ottoman Empire annexing Cyprus on November 5, 1914.This date of Allied States declaration of war against Ottoman Empire is the date ofbeginning territorial and border issues. Later declared National Pact by OttomanParliament had been established on basis of Empire borders as per said date. Again, inLousanne Peace Talks Turkish commission always predicated this date and NationalPact on border and territorial issues. As this ?Pact? designates the borders of NewTurkish State and the destination of foreign policy to be conducted, it maintains theinfrastructure of the establishment of the treaties and determining the borders.In this paper, matters of borders and territories in Sevres and Lausanne havebeen examined in four chapters after the introductory chapter containing of theimprovements before the First World War, the Mondros Armistice and the SevresTreaty.San Remo and Sevres Treaty were examined after the issues such as acceptanceof National Pact, occupation of Istanbul and opening of the Grand National Assemblyof Turkey had been addressed in general terms in the first chapter.In the second chapter, the Lausanne Conference was addressed after post-Sevresimprovements, movement in Anatolia and activities in front-line of Turkish War ofIndependence and Armistice of Mudanya made after war had been explained. TheLausanne Conference was set forth in detail by the issues such as pre-conferenceprogresses, constitution of the commission to go to Lausanne negotiations, developmentof the Conference and execution of the Treaty by being signed.VIIn the third chapter, matters of borders and territories were addressed in partsunder the headings ?border of Trace, the Islands, borders in Asia Continent and otherborders, the Mosul Issue and the Straits Issues? in comparison with the Treaty ofSevres. Each part was detailed as pre-Sevres state, the state desired to be formed by theTreaty of Sevres and the state formed by the Lausanne Peace Treaty. Even post-Lausanne progresses of borders were explicated in general terms.In the fourth and the last chapter, however, affirmative and negative valuejudgments about the Lausanne Peace Treaty were included and these value judgmentswere explained in terms of their separate own tales together with their reasons.It is obvious that the Lausanne Peace Treaty has certain deficiencies whencompared with National Pact. However, healthier results will be able to be reachedwhen it is assessed with the conditions of that period and the state which the countrywas in. Once for all, as result of the national struggle, the Mudanya Armistice, the termsof which were determined by us, appeared instead of the Mondros Armistice, the termsof which were so hard; similarly, the Lausanne Peace which accepts the independenceof Turkey appeared instead of the Treaty of Sevres which meant the liquidation of theTurkish homeland.The Lausanne Peace was considered as also failure and ineptitude as well asbeing considered as a success. Most of negative considerations are related to the matterof borders and are based upon National Pact. However, the Treaty of Sevres andintentions and goals of westerns countries underlying this is a fact even though thiswasn?t admitted.VII
Collections